Başkentteki olağanüstü hale rağmen kitlelerin sokaklara inmesine izin verildiğini, buna karşın güney bölgelerde aynı yasaların oldukça sert uygulandığına dikkat çeken Müslümanlar, hayal kırıklığına uğradıklarını ve ayrımcılığa maruz kaldıklarını belirtiyor.
Ülkede, başbakan Yinglak Şinavatra hükümetinin istifası talebiyle başlayan ve siyasi krize dönüşen protestolar devam ediyor. Hükümetin istifası talebiyle başlayan gösteriler, 2 Şubat’ta yapılacak seçim protestolarıyla sürüyor.
Ülkenin güneyinde yaşayan Müslümanlar ise yaklaşık 10 yıldır şiddet ortamı içinde yaşamalarına rağmen hükümetin politikaları nedeniyle kendilerinin unutulduğunu ve ayrımcılığa maruz kaldıklarını belirtiyor.
Analistler ve Müslüman toplum liderleri, hükümetin tüm gücünü başkent Bangkok ve çevresinde aylardır devam eden gösterilerin sonlandırılmasına harcadığını ancak ülkenin güneyindeki silahlı grupların ayaklanmalarına yönelik çaba göstermediğini belirtiyor.
Hükümet destekli Ulusal Haber Bürosu'nun verilerine göre, 2004'ten bu yana bölgedeki şiddet olayları nedeniyle 5 bin 926 kişi öldü, yaklaşık 10 bin kişi yaralandı.
Bangkok'taki siyasi kriz, barış umutlarını askıya aldı
Güneydeki Pattani, Yala ve Narathiwat bölgelerinde barışın sağlaması amacıyla faaliyet gösteren bir sivil toplum kuruluşunun başkanı olan Ahmed Somboon Bualuagn, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hükümetin yaklaşımlarında çifte standart olduğunu, başkentteki gösteriler nedeniyle kısa süre önce olağanüstü hal yasasının çıkarıldığını ancak halen sokaklarda gösterilerin devam ettiğini belirtti.
Bualuagn, Müslümanların yaşadığı bu bölgede ordunun herhangi şüpheli birini görmesi halinde hemen gözaltına aldığını belirtti.
Bangkok'taki siyasi krizin, barış umutlarını askıya aldığını ifade eden Bualuang, ''Güney bölgelerinde şiddet hareketleri ve insan hakları ihlalleri her zaman yaşanıyor ancak tüm haberlerin içeriği Bangkok'taki siyasi durumla alakalı'' dedi.
Başkent Bangkok'taki şiddet olayları nedeniyle tüm basın organlarındaki haberler gösterilerle ilgili olduğu için güneydeki saldırılara ilişkin bilgiler medyada yer almıyor. Geçen hafta güneydeki saldırıda 6 kişi hayatını kaybetmişti.
Güneyde huzursuzluk devam ediyor
Hükümetin başkent Bangkok'taki şiddet olaylarının artması üzerine olağanüstü hal ilan etmesine rağmen, güneydeki Müslümanların yoğun olarak yaşadığı üç bölgede polis ve askerin elini güçlendirmek amacıyla 2005'ten bu yana aynı yasa hakim ancak bu yasanın güneyde zaman zaman keyfi gözaltılar yapılması amacıyla kullanıldığı belirtiliyor.
Güney Müslümanları Sivil Toplum Konseyi Başkanı Mansur Saleh de güneydeki olağanüstü hal yasasının başkent Bangkok'taki uygulanmadığını, mevcut yasanın şiddet unsuru ve ayrımcılık içeren şekilde hayata geçirildiğini dile getirdi.
Tayland siyasetini direkt etkileyen güneydeki şiddet olaylarının çözüme kavuşturulması amacıyla geçen yıl isyancılarla hükümet arasında başlayan ve 11 ay süren resmi müzakereler, başkentte başlayan gösterilerin şiddetlenmesiyle hükümetin siyasi krize yoğunlaşması üzerine askıya alınmıştı.
Güney bölgelerini temsil eden Senatör Worawit Baru ise olumlu bir havada giden görüşmelerin sonlandırılmasıyla Müslüman toplumunun barışı yakalamak için son şansını da kaybettiğini söyledi.
Pattani'deki Prenses Songkla Üniversitesi İslami Çalışmalar Başkanı İbrahim Narongraksaket de hükümetin görüşmeleri ertelemesinin bölgede yeniden güvenlik odaklı yaklaşıma dönülmesine neden olduğunu, bu nedenle huzursuzluğun bölgede halen devam ettiğini belirtti.
Ülkede 1960'lardan bu yana çok sayıda ayrılıkçı örgütün faaliyet alanı olan Müslümanların yoğun yaşadığı güney bölgesi, Malezya sınırına yakın olduğu için yoğun olarak Malay kültürünün etkisi altında.
Müslümanların toplam nufüsun yüzde 5'ini oluşturduğu Tayland'da, özellikle 2004'ten bu yana şiddeti giderek artan isyancı hareketlere karşı ordu ve örgüt arasındaki çatışmalar halen devam ediyor.
Müslüman toplumun güneyde yaşadıklarına ilişkin görüşlerinin sorulduğu Tayland'ın Ankara Büyükelçiliği yetkilileri ise işlerinin yoğunluğu nedeniyle açıklama yapamayacaklarını belirtti. /AA