Özel Okullara destek artmalı
Toplantının ev sahipliğini üstlenen Mektebim Okulları Kurucusu Ümit Kalko, yaptığı açılış konuşmasında Türk eğitim sistemindeki değişimleri değerlendirerek, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yürüttüğü çalışmaların olumlu sonuçlarını vermeye başladığını, uygulamaların ve değişikliklerin oturması için sürece ihtiyaç olduğunu söyledi. Kalko, “Bakanlığımızın son yıllarda yaptığı birçok yenilik meyvelerini vermeye başladı. Değişimlerin sonuçlarını görebilmek için zaman vermek ve beklemek gerekir. Fatih Projesi, Türk eğitim sisteminin teknolojiyle tanışmasına öncülük etti. Bizlerde Özel Okullar olarak bu projeyi en iyi şekilde devam ettirmeye çalışıyoruz. Son yıllarda özel okullarla ilgili Bakanlığımızdan aldığımız destekler var. Bu destek ve teşviklerin arttırılmasıyla Devletimizin üzerindeki eğitim sorumluluklarını daha iyi paylaşacağımızı düşünüyorum. Dershanelerin dönüşümü sürecinde özel okulların mağdur edilmemesi hususunda özellikle hassasiyet bekliyoruz. Ülkemizde özel okullaşma oranı % 4 seviyelerinde OECD ülkelerinde bu oran %25’dir. Eğitim sistemimizde özel okulların 6 kat bir büyüme göstermesi öngörülüyor. Bu süreçte özel okullar olarak tüm varlığımızı ortaya koyuyoruz” dedi.
Toplantıya "onur konuşmacı" olarak katılan Prof. Dr. Nabi Avcı, herkesin öğrenciliğinden, hatta doğumundan başlayarak eğitim sürecinin içinde yer aldığını belirtti. Eski Maarif Nazırı Emrullah Efendi'nin "Şu mektepler olmasaydı, ben bu maarifi ne güzel idare ederdim" sözünün yanlış anlaşıldığını ifade ederek konuşmasına başlayan Prof. Dr. Nabi Avcı, bu sözü Hasan Ali Yücel'e atfedenlerin de bulunduğunu söyledi.
Eğitimi yazboz tahtasına çevirmekle suçlanıyoruz.
Milli Eğitim Bakanı Avcı, eğitimde yapılanmayı, günün yeni sorularına ve muhtemel cevaplarına göre yeniden örgütlemeleri gerektiğini ifade ederek, 10-12 yıldır bunu yapmaya çalıştıklarını anlattı. “Bunu yapmaya çalıştığımız için de sık sık eğitimi yazboz tahtasına çevirmekle suçlanıyoruz, eğitim dâhil pek çok alanda her gün ortaya çıkan yeni sorulara eski yapılar, alışkanlıklar, teamüller ve müesseselerle cevap vermenin yeterli olmayabildiğini görüyoruz. Bazı olgular değişiyor, özellikle bu olgular doğrultusunda eğitimi yeniden tasarlamak ve yapılandırmak gerekiyor. Eğitimde kullanılan bütün teknolojiler değişiyor ve değişmeye de devam edecek” dedi.
Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı, "eğitim felsefesi" ve "eğitim politikası" gibi büyük sözlerin günümüzde çok anlamlı olmadığını, 18. ve 19. yüzyılda anlaşılabilir ifadeler olan bu tür büyük sözlerin, günümüzün değişken beklentilerini karşılamakta yetersiz kaldığını söyledi. Avcı, "O yüzden daha pragmatik olmak zorunda bulunduğumuzu, bunun sadece eğitimde değil, tüm toplumsal süreçlerde ideolojilerin yaşadıkları toplumsal buhranlardan da görülebildiğini düşünüyorum" dedi.
İmam hatip liselerindeki artışın meslek ve teknik liseler içinde yapılması gerektiğini, konuyla ilgili çalışmaların olup olmadığını soran katılımcıya, soru-cevap kısmında yanıt veren Bakan Avcı, “liselerimizdeki dönüşümün sadece imam hatip şeklinde olduğu konusunda bir algı var, hâlbuki ki meslek liselerimize imam hatip liselerinden daha fazla öncelik veriyoruz. %54lük bir artış söz konusu, imam hatiplerde ise bu oran %20 lerde… Ayrıca OSB bölgelerinde yer alan teknik liselerimizde öğrenciler için kişi başına uygulanan bir teşvikimiz söz konusudur. Bu anlamda OSB ile önemli işbirliklerimiz var. Teknik ve meslek liselerimizde bölümleri revize ederek programlarımızı arttırıyoruz” dedi.
Bakanlığımızın desteğini suistimal edenler oldu
Sağlık meslek liselerinin staj ve hastanelerle olan işbirlikleri konusunda gelen soruya yanıt veren Avcı, “Sağlık meslek liseleri ile ilgili özel bir durum söz konusu. Özel okulların sağlık meslek liselerinde hastanelerle yapılacak ve staj çalışmasında kullanılacak ücretlerle ilgili bazı okullarımız çalışmamızı suistimal etti. Bu sebeple sağlık liseleri için yeni düzenlemeler yapıldı. Tabi ki hiçbir çocuğumuzun mağdur olmasını istemiyoruz” şeklinde konuştu.
Çocuklarımızı İmam Hatip Liselerine zorunlu yönlendirmiyoruz
TEOG ve yerleştirme ile ilgili gelen soruları da yanıtlayan Bakan Nabi Avcı, “TEOG sonrası öğrencilerimiz 15 tercih yaparak yerleştirmeye katılıyordu. Bu yıl 25 tercih yapabilecekler. İmam hatiplere yerleştirilen çocuklarımızla ilgili birçok spekülasyon oldu ama bu yanlışlıkların çoğu yanlış tercih kaynaklıdır. Hiçbir öğrencimizi zorla imam hatip liselerine yerleştirmiyoruz. Bir örnek vermek gerekirse bir hahamın çocuğu imam hatip lisesine yerleştirilmiş ama sanki bu yerleştirilme kasıtlı yapılmış gibi görüldü. Hâlbuki çocuğumuz tercih hakkını kullanmadığı için sistem kendisini otomatik olarak atamıştır. Zaten yerleştirme sonrası gerekli düzeltmeler yapıldı. Bu yıl daha dikkatli olunmasını tavsiye ediyoruz. Böylelikle sağlıklı bir yerleştirme süreci geçirebiliriz” dedi.
Bab-ı Ali Toplantıları, Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı’nın ev sahipliğini üstlenen Mektebim Okulları Kurucusu Ümit Kalko ’ya teşekkür belgesi vermesiyle son buldu.