Zaman, gelişmeleri dünkü nüshasında, "e-pasaport çipleri ihalesi 'güvensiz' Fransız şirketinin" başlığı ile duyurmuştu. 2007 yılında kurulan Ar-Ge birimi, sadece pasaportlar için değil genel anlamda kullanılacak bütün kimlikler için sistem üretecekti. e-devlet projesinin önemli bir ayağını bu e-kimlikler oluşturacaktı. TÜBİTAK bunun için Nüfus Genel Müdürlüğü, SGK, Sağlık Bakanlığı gibi kurumlarla birlikte çalıştı. Altyapı başarıyla kuruldu. AKİS (Akıllı Kart İşletim Sistemi) testi geçti ve kullanıma hazır hale getirildi.
Darphane Genel Müdürlüğü, geçtiğimiz ekim ayında 5 milyon adet çipli pasaport ihalesine çıktı. İhaleye katılan 5 firmadan 3'ü, TÜBİTAK'ın geliştirdiği bu sistemi kullanacağını açıklayarak teklif sundu. Bunlar; Malezyalı IRIS, ABD'li HID ve Fransız Arjowiggins'ti. Diğer iki firma ise Fransa Ulusal Meclisi ile Cumhurbaşkanlığı'nın ana hissedar olduğu Gemalto firması ile Alman-Tayland ortaklığı Smartrec'ti. İhale şartnamesine göre, yerli ürünle katılan firmalara yüzde 10 indirim sağlanacaktı. En düşük teklifi de TÜBİTAK'la birlikte çalışan Arjowiggins sundu. Fakat ihale, 'hiç bir firmanın liyakatli bulunmadığı' gerekçesiyle iptal edildi. İkinci ihaleye 22 Aralık 2011 tarihinde çıkıldı. Ancak bu kez büyük bir değişiklik vardı. İhale şartnamesi değiştirilerek 'yerli ürün indirimi' kaldırılmıştı. Gerekçe olarak, hangi ürünün ne kadar 'yerli' olduğunun tam olarak tespit edilemeyeceği gösterildi. TÜBİTAK'a Sanayi Bakanlığı tarafından verilen 'yerli ürün belgesi' de yeterli görülmedi. Bu ihaleye de aynı firmalar girmesine rağmen bu kez teklifleri kabul edildi. Sonuçlar, 12 Ocak 2012'de açıklandı. Buna göre Gemalto firması, ürün başına 1.54 Euro önererek birinci kabul edildi. 10 yıllık bir süreyi kapsayan ihaleye göre 5 milyon adet pasaport karşılığı, toplamda 7,7 milyon Euro ödeme yapılacak. Ancak Zaman'ın dün duyurduğu bilgilere göre, bu firmanın önerdiği çipler dünya çapında 'güvensiz' bulunan türden. Şifresi kırılmış durumda. Bu nedenle güvenlik sertifikası alamıyor. Oysa teknik şartnamede, önerilecek çipin dışardan müdahaleye karşı koruma sağlaması isteniyor. 2010 yılında Washington'da düzenlenen ve kendi alanında dünyanın en önemli konferanslarından biri olarak kabul edilen 'BlackHat Conference'da Gemalto'nun ürettiği çiplerin 'güvenlik zaafı' taşıdığı açıkça ortaya konmuştu. Fransa devletinin, Gemalto'yu sübvanse ettiği ve yurtdışı ihalelerde şirket lehine lobi yaptığı belirtiliyor.