Belgesini Millî Gazete Ortaya Çıkardı
Millî Gazete bundan 1.5 yıl önce Karaman’da yaşanan bu korkunç rezaleti belgesiyle ortaya çıkarmıştı. Bir firmanın patronu, diğer firmalara gönderdiği yazıda, “işyerinde sorun yaşanan personelin listesi aşağıdadır. Firmanıza başvurması halinde işe alınmaması rica olunur” ifadeleri yer alıyordu.
Bakanlık neden işlem yapmadı?
Karaman’daki “Patron Derebeyliği”ni açıkça ortaya koyan bu skandal belgeye rağmen Çalışma Bakanlığı’nın en ufak bir işlem başlatmamış olması dikkat çekici. Bu skandal belge ile ilgili 1.5 yıl boyunca en ufak bir adım atmayan ve bu korkunç fişlemeyi görmezden gelen Çalışma Bakanı’nın, şimdi Karaman Maden Faciası’ndan sonra “Patronları eleştirmesi” samimiyet sorununu gündeme getirdi.
Lütfen adımı yazmayın!
Adının verilmesini istemeyen Karamanlı bir işçinin; “Lütfen adımı yazmayın. Çünkü yarın bakanlar buradan gidecek. Biz yine patronlarla karşı karşıya kalacağız. Üç çocuk babasıyım. Adım gazetelerde çıkarsa bir daha bu bölgede hiçbir yerde iş bulamam” sözleri bölgede yaşanan bu dramı anlatmaya yetiyor.
Sadettin İNAN
Maden faciasıyla gündeme gelen Karaman’da, “hakkını arayan işçilerin!”, “Problemlidir” denilerek fişlendiği, fişlenen isimlerin de, patronlar tarafından birbirlerine bildirilerek, diğer ocaklarda işe girmelerinin engellendiği ortaya çıktı. Karaman’daki kanunsuzluğu, keyfiliği ve işverenlerin derebeyliğini 1,5 yıl önce belgesiyle ortaya çıkarmıştık ama Bakanlık oralı bile olmamıştı. Karaman’daki “Patron Derebeyliği”ni açıkça ortaya koyan bu skandal belgeye rağmen Çalışma Bakanlığı’nın en ufak bir işlem başlatmamış olması dikkat çekici. Bu skandal belge ile ilgili 1.5 yıl boyunca en ufak bir adım atmayan Çalışma Bakanı’nın, Karaman Maden Faciası’ndan sonra, şimdi “Patronları eleştirmesi!” samimiyet sorununu gündeme getirdi.
Bu işçileri almayın!
Karaman’ın Ermenek ilçesindeki maden ocağı kazası sonrası maden işçilerinin anlattıkları, işveren derebeyliğinin acı yüzünü bir kez daha ortaya çıkardı.
Yaşanan acının içinde anlatılan bir durum var ki Karaman gerçeğini tekrar gündeme getirdi. Maden işçileri, işverene karşı gelmelerinin mümkün olmadığını, çünkü böyle bir durumda işten çıkarıldıkları gibi bir başka maden ocağında da iş bulmalarının imkânsız olduğuna dikkat çekmişlerdi. Bu psikolojik baskının bir benzerinin de bisküvi, gofret ve çikolatada Türkiye’nin önemli markalarının üretim yeri olan Karaman Organize Sanayi Bölgesi’ndeki işçilerin de yaşadığını ortaya çıkarmıştık. Organize Sanayi Bölgesi’ndeki işverenler, birbirlerine ‘özel ricalı’ fakslar göndererek, kendilerinin sorun yaşadığı işçileri işe almamalarını rica ediyorlar. Kişilerin Anayasa güvencesi altında bulanan çalışma hürriyetini engelleyen bu uygulamayı işverenler öyle alenileştirmişler ki, Türk Ceza Kanunu’na göre suç olmasına rağmen bu özel ricalı fakslar elden ele dolaşıyor.
Bakanlıktan 1.5 Yıldır Ses Yok
Rüşvetin belgesi niteliğinde olan bu belgeleri, geçtiğimiz yıl Nisan ayında ‘Derebeylikleri Belgelendi’ başlığı ile kamuoyu ile paylaşmış ve Çalışma Bakanlığı’nı göreve davet etmiştik. Türk Ceza Kanunu’na göre kişilerin çalışma hürriyetini engelleyenlerin 6 aydan 2 yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılması gerekiyor. Bu skandal belge karşısında Bakanlığın harekete geçerek gerekli işlemleri yapması gerekiyordu. Ancak ne acıdır ki aradan 1.5 yıl geçmesine rağmen çalışanların çalışma hürriyetini gasp eden bu işverenlerle ilgili olarak Bakanlık hiçbir işlem yapmadı.
GÖRMEZDEN GELMENİN ACI SONU
Karaman Organize Sanayi Bölgesinde yaşanan işveren derebeyliğinin, Ermenek ilçesindeki maden işçilerinin yaşadıkları ile birebir örtüşmesi, bu skandal belgeyi daha anlamlı kılıyor. Çalışma Bakanlığı, bu belgenin üzerine gidip, gerekli işlemleri yapmış olsaydı, işverenler işçilerini çalışma hürriyetleri ile tehdit edemeyecekti. Bu durum maden işçilerine de yansıyacaktı. 29 Nisan 2013 tarihli haberimizde şunlar kaydedilmişti: “Gelinen noktada başta Çalışma Bakanlığı olmak üzere işçi sendikalarının harekete geçerek belge niteliği taşıyan bu skandal faksın üzerine gitmesi gerekiyor. Bu faksın gerçekten bu firma üzerinden gönderilip gönderilmediği çok rahat bir şekilde tespit edilebilir. Bunun araştırılarak gerçeklerin ortaya çıkarılması sadece Karaman Organize Sanayi Bölgesi’nde çalışan 15 bin işçi için değil bütün çalışanlar için hayati önem taşıyor.”
Kaynak: //www.milligazete.com.tr/