AKP iktidarının 4. senesinde 26 Nisan 2006 tarihinde 5491 sayılı Çevre Kanununda değişiklik yapılmasına dair Kanun'un 11. Maddesinde "Büyükşehir Belediyeleri ve Belediyeler evsel katı atık bertaraf tesislerini kurmak, kurdurmak, işletmek veya işlettirmekle yükümlüdürler. Bu hizmetten yararlananlardan belediye meclisince belirlenecek tarifeye göre, katı atık toplama taşıma ve bertaraf ücreti alınır." ifadesi eklenerek vatandaşa yeni bir yük getirilmiş ama hemen uygulamaya geçilmemişti. Uygulamaya geçilmesi için Yönetmeliğin çıkması beklenmiş ve AKP iktidarının 8. Senesinde 27 Ekim 2010 tarih ve 27742 sayılı Resmi Gazete’de bu bedelin ne şekilde vatandaştan tahsil edileceğinin usulleri belirlenmiş oldu. Bu Bedel Çevre Temizlik Vergisine (ÇTV) ilave olarak getirilmiştir ve yine Su faturalarına ilave edilmek sureti ile tahsil edilecektir. Yönetmenlikte uygulamanın bir yıl içerisinde yürürlüğe gireceği şartı vardır ve bu yılın başından itibaren Belediye meclislerinde kullanılan su miktarına bağlı olarak her ilçede farklı olmak üzere ücret tarifeleri tespit edilmiştir. Ortalama 0,45TL/m3 olarak tespit edilen ücret belki bizlere küçük bir rakammış gibi gelebilir ancak aylık ve yıllık bazda hesaplandığında Vatandaşımıza ek bir külfet olduğu ortadadır. Ortalama bir ailenin 15 m3 su kullandığı düşünülürse, bu yeni uygulama ile birlikte aylık vergisi ile birlikte ortalama 8TL bir bedel ödenme durumunda kalınacaktır. ÇTV için ödenen aylık ortalama 2 TL ilave edildiğinde artık vatandaşımız çöpleri toplandığı için aylık 10 TL, yıllık ise 120 TL bedel ödeyecektir.
AKP tarafından bundan 6 sene önce planlanan bu bedel ne hikmetse bugün vatandaşa yansıtılmıştır. Bu uygulama ile beraber su faturalarında zaten Çevre Temizlik Vergisi (ÇTV) adı altında belediyelere iletilmek üzere toplanan miktar bu kanun gerekçe gösterilerek beşe katlanmış oluyor. Uygulamada her ilçe belediyesi meclisi aldığı kararla Büyükşehir Belediyesi tarafından kendilerine bildirilen toplam miktarı kendi abone sayıları uyarınca faturalara yansıtacak. Partimiz Belediye Meclis üyelerinin İlçe belediye meclislerinden geçirilen bu yeni bedele karşı çıkarak tepki göstermelerine Belediye yöneticilerinden gelen cevap “Kanun böyle, uygulamamız gerek” şeklinde olmuştur.
Şimdi tam da bu noktada Belediyelere, bu kararı alarak vatandaşımızın sırtına yeni bir yük ekleyenlere çok açık bir şekilde sormak isteriz;
Belediyelerin asli görevi olan ve AKP iktidarına kadar karşılığında bir bedel alınmayan Çöp toplama hizmeti için bedel alınması uygulaması getiren kanunu 2006 yılında kim çıkardı? Çöplerimiz toplandığı için bizden ek bedel istiyorsanız, kaldırımlarımızı yenilediğinizde, yollarımızı asfaltladığınızda katılım bedeli adı altında karşılığını vatandaşa fatura ediyorsanız, o zaman topladığınız diğer vergilerle hangi hizmetleri yapıyorsunuz?
Yine Dünyanın birçok bölgesinde, mesela Almanya'da vatandaşa katı atık getirmesi karşılığında para ödeniyorken, biz de zaten çöp vergisi su faturaları vasıtası ile tahsil ediliyorken, tekrar ek bir bedelin vatandaşa yüklenmesinin mantığı nedir?