Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Dr. Abdullah Sevim, yerel gazetecilerle bir araya geldi. “Yerel Medya Buluşması” adılı toplantı Bağcılar Golden Way Otelde gerçekleşti. Düzenlene program da gazetecilere seslenen Sevim, “ülkemiz OHAL çerçevesinde KHK’lar ile yönetiliyor. Son olarak biliyorsunuz ki, adeta insanımızı sokakta kavgaya, dövüşe, çatışmaya yönlendirecek bir KHK yayınlandı. Bu 696 sayılı KHK’ya göre; “Resmi güvenlik görevlisi olamasa da Teröre sıradan insanlarda müdahale edebilir ve bu müdahale neticesinde yargılamaya da tabi olmaz” anlamına gelecek bir karar alındı” dedi.
Saadet Partisi İstanbul İl Başkanlığı “Yerel Medya Buluşması” düzenlendi. Program Bağcılar Golden Way otelde gerçekleşti. Yerel medya mensupları ile tanışma yemeğine Saadet Partisi İl Başkanı Abdullah Sevim, Saadet Partisi İl Başkan Yardımcısı Bilal Ay, Saadet Partisi İl Başkan Yardımcısı Abdulkadir Çelebi, Saadet Partisi İl Başkan Yardımcı Şaban Aydın, İl Komisyon Üyeleri, çok sayıda yerel medya mensubu ve ilçe tanıtma başkanları katıldı.
“2019 YILINDA YAPILMASI PLANLANAN SEÇİMLERE HIZLA HAZIRLANIYORUZ”
Saadet Partisi İstanbul İl Başkanlığı Tarafından İstanbul’daki yerel medya mensuplarına verilen yemekte gazetecilere hitap eden Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Dr. Abdullah Sevim, “Evvela tüm basın mensuplarına hoş geldiniz diyorum. Bildiğiniz üzere kısa bir süre önce İstanbul İl Kongremizi gerçekleştirdik. Kongrenin ardından başkanlık divanımızı ve il başkan yardımcılarımızı oluşumunu sağladık. Özellikle yaş ortalaması olarak 39 yaş seviyesi ile İstanbul’un problemlerini tespit etmek ve bunların çözümünü sağlamak amacıyla yola çıktık. Ardından “Bekle Bizi İstanbul” sloganıyla sadece teşkilat mensuplarımızın katıldığı program gerçekleştirdik. Daha sonrasında da İstanbul’un 23 ilçesin de ilçe kongrelerimizi gerçekleştirdik ve gerçekleştirmeye devam ediyoruz. Bir taraftan hem ülkemizin hem de İstanbul’un sorunlarını tespit ederek, bu sorunlara nasıl çözümler üretebiliriz, diyerek çalışmalar yürütüyoruz. Allah’ın izniyle 2019 yılında yapılması planlanan seçimlere hazırlanıyoruz” dedi. Milletimizin Milli Görüş belediyeciliğine hasret kaldığına da vurgu yapan Dr. Abdullah Sevim, ilk seçimde İstanbul'da başta Büyükşehir olmak üzere 40 belediyenin tamamında zafer elde ederek, özlenen hizmetleri geri getireceklerini söyledi.
ÇIKARTILAN KHK İNSANIMIZI BİRBİRİNE DÜŞÜRÜR
Gazetecilere yeni “Kanun Hükmündeki Kararnameyi” değerlendiren Sevim, “Ülkemiz OHAL çerçevesinde KHK’lar ile yönetiliyor. Son olarak biliyorsunuz ki, adeta insanımızı sokakta kavgaya, dövüşe, çatışmaya yönlendirecek bir KHK yayınlandı. Bu 696 sayılı KHK’ya göre; “Resmi güvenlik görevlisi olamasa da Teröre sıradan insanlarda müdahale edebilir ve bu müdahale neticesinde yargılamaya da tabi olmaz” anlamına gelecek bir karar alındı. Ardından hükümet yetkilileri bu kararı sadece 15-16 Temmuz tarihleri arasında bir sınırlama yaptıklarını dile getirdiler. Ama kanun metninde böyle bir ibare olmadığını görüyoruz. Yarın bir provokasyon neticesinde bir terör olayına üstüne vazife sayan sıradan bir halk müdahale ederse, ülkenin ne hale geleceğini siz düşünün. Gerçekten ülkemiz son derece sıkıntılı bir süreçten geçiriliyor. Özellikle ‘Geçiyor’ demiyorum çünkü gerçekten geçiriliyor. Bu durumunun müsebbibi ülkeyi yöneten iktidardır” şeklinde konuştu.
“SAADET PARTİSİ OLARAK ASLA KUTUPLAŞMANIN YANINDA OLMAYACAĞIZ”
Konuşmalarına Sürekli ülkeyi, milletimizi, muhalefeti sokaktaki herhangi bir insanın kullanmayacağı bir şekilde eleştirerek her geçen gün biraz daha kutuplaşmayı arttırıyor diye devam eden Sevim, “ Bunun neticesinde sadece sokakta değil evlerde bile aynı ailenin fertlerinin adeta düşmanlaştığını görüyoruz. Bizler Saadet Partisi olarak asla herhangi bir kutuplaşmanın yanında olmayacağız. Biz daima bugüne kadar olduğu gibi hak neyse doğru neyse, ülkemiz için ne yapılması gerekiyorsa onu savunacağız. Kim ortaya bir proje koyuyorsa, doğru ise doğru, yanlış ise yanlış demeye devam edeceğiz. Ama maalesef Genel Başkanımızın da ifade ettiği gibi; İktidar, bu ikazlarımızı sanki kendilerine düşman olduğumuz için yapıyormuşuz gibi bir mantıkla algılıyorlar. Hâlbuki biz onların dostuyuz. Türkçe de bir söz vardır: “Dost acı söyler.” Eğer biz alkışlarsak onlara düşmanlık etmiş oluruz. Keşke bütün parti liderleri ve mensupları da böyle düşünmüş olsa. Genel başkanımız yine diyor ki; “Biz diğer partilerin, hasmı değiliz rakibiyiz.” Hasım olmak demek düşman olmak demektir. Biz düşman değiliz ki rakibiz” şeklinde ifade etti.
BU KÖTÜ GİDİŞE DUR DİYECEK SADECE SAADET PARTİSİ’DİR
Tabi ki bu ülkeyi biz yönetmek istiyoruz. Neden mi yönetmek istiyoruz? İfadelerine vurgu yapan Sevim, “Çünkü biz yönetirsek ortaya koyduğumuz yönetim tarzıyla bu ülkenin sorunlarının çözüleceğine inandığımız için bunu istiyoruz. Dolayısıyla sanki iktidar partisi ‘Saadet Partisi’ bir parti değilmiş gibi davranıyor. Mesela yerel yönetim seçimlerinde Kartal’ı, Ataşehir’i kaybettiler, suçlusu biz olduk. Böyle bir mantık olur mu? Yani biz partimizi kapatalım, size destek olalım. O zaman biz neden parti kurduk. Böyle bir mantık olmaz. Bu iş o kadar ileri noktalara götürülüyor ki şaşıp kalırsınız. En yakın kardeşler birbirine şunu söylüyor; “Siz farkında değilsiniz ama siz CHP’ye benziyorsunuz. Sanki onun fikirlerini savunuyorsunuz. Dolayısıyla millet sizden nefret ediyor.” Ben bugüne kadar bizden hiç kimsenin nefret ettiğine şahit olmadım. Ama AKP’li olan ve Cumhurbaşkanımızın her dediğini savunan, sabah ak dediğine akşam kara demiş olsa da onu tasdik eden, adeta büyülenmiş insanlarımız maalesef var. İnsanlarımız doğruları, yanlışları göremiyorlar. Bu mantıkla Cumhurbaşkanına, ülkemize iyilik yapmış olmayız. Dolayısıyla ülkemizde en önemli sorunlardan bir tanesi kutuplaşmadır. Bunun çaresi de bizim anlayışımız bizim zihniyetimizdir” dedi.