Sivil Haber

Hizb-ut Tahrir'e Baskı Ve Haksız Operasyonlar Durmuyor

MEDYA

İstanbul, Ankara, Adana, Bursa ve bir çok ilde Hizb-ut Tahrir ile çalışan Müslümanlara yönelik ağır cezalar verilmeye devam edilirken Erzurum’da Terörle Mücadele Şubesi tarafından 09.04.2013 Salı sabah şafak vaktinde Hizb-ut Tahrir gençlerinin evlerine baskınlar düzenlendi.

 Evlere yapılan baskınlar sonucunda gözaltına alınan Mehmet Hanifi ERGİN, Rıfat ESEN, Cengiz KARAKUŞ, Murat GENÇ, Hacı KAYA, Ferhat İNCEKAN, İsmail KAYA, Erdem AYDIN, Adem ve Ferhat isimli Müslümanlar Erzurum Terörle Mücadele Şubesine götürüldü. Gözaltına alınan gençlerin ailelerinin emniyete gelerek hangi gerekçe ile bu göz altıların yapıldığını sormaları üzerine Erzurum emniyetinin herhangi somut bir açıklama yapmadığı bildirildi.



Köklü Değişim Dergisi olarak bu meşum hadiseyi şiddetle kınıyoruz. Daha dün “terörist” olarak sıfatladığınız kişilerle kol kola barış görüşmeleri yaparken; hiç kimsenin malına, canına kast etmemiş Müslümanları terör yaftasıyla tutuklayıp zindanlara göndermek iz'an sahibi hiç kimsenin kabul edebileceği bir durum değildir.



Bu son hadise de açık bir şekilde göstermiştir ki;



Irak’ta neredeyse bir milyon Müslüman'ın kanını akıtan, kadınlarına tecavüz, erkeklerine işkence eden ABD dost, Mavi Marmara’da savunmasız kardeşlerimizi katleden İsrail dost, hiçbir terör eylemine karışmamış Müslümanlar düşman!



Türkiye'de 28 Şubat sürecinde Müslümanlar çok ağır uygulamalara maruz kaldılar. Bir çok Müslüman haklarından mahrum edilirken birçoğuda haksız yere ağır cezalara mahkum edildi. Şimdi ise 28 Şubat sürecindeki bu hukuk dışı yargılamalara benzer durum Hizb-ut Tahrir'e mensup müslümanlar üzerinde hala devam ediyor. Hiç bir suçları olmamasına rağmen bu Msülümanlar haksız yere göz altına alınıp cezaevlerine gönderiliyorlar. Ve tüm bu hukuk dışı uygulamalardan hükümet sorumludur.



Hizb-ut Tahrir’i kasıtlı olarak, “silahlı terör örgütüymüş” gibi göstermenin ve çalışanları üzerinde bu tür baskı ve yıldırma politikası güderek terörist muamelesi yapmanın ne insani, ne hukuki, ne de siyasi hiçbir açıklaması olamaz. Çünkü 50 ülkede çalışan bu siyasi hareket şimdiye kadar hiç bir ülkede cebir ve şiddete başvurmamıştır. Fikri ve siyasi bir çalışma yapan Hizb-ut Tahrir birçok ülkede siyasi parti olarak tanınmaktadır. Türkiye'de Hizb-ut Tahrir'in fikri ve siyasi çalışmasının terör örgütü olarak lanse edilmesi 28 Şubat zihniyetinin değişmediğini ve hala devam ettiğini göstermektedir.



Devam eden bu hukuksuzluk ve Erzurum'da gerçekleştirilen bu haksız operasyonlar karşısında tüm müslümanları, medyayı ve özellikle İslami camiayı duyarlı olmaya ve dayanışmaya çağırıyoruz.



Haber: www.kokludegisim.net

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.