Sivil Haber

'Apo kabul etseydi PKK'nın adı İP olacaktı'

SİYASET

Gizli tanık Kıskaç, Birinci Ergenekon Terör Örgütü davasının tutuklu sanıklarından İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek’in, kendisini hedef alan sözlerine tepki gösterdi.

Muhammed Emin'in haberi

“ÖCALAN PERİNÇEK’İN TEKLİFİNİ KABUL ETSEYDİ, PKK’NIN ADI BUGÜN İŞÇİ PARTİSİ OLACAKTI”

Eski jandarma istihbaratçısı gizli tanık Kıskaç; İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde verdiği ifadelerin ardından Doğu Perinçek’in, Aydınlık gazetesinde yer alan yazısında, “Hiçbir düşman psikolojik harekatçısı, gizli tanık Kıskaç’ın eline su dökemez” dediğini hatırlattı.

Gizli tanık Kıskaç; Abdullah Öcalan’ın, DGM savcıları tarafından İmralı Cezaevi’nde alınan ilk ifadesinde, “Doğu Perinçek’in 1991 yılında kampımıza geldiği ve benimle görüşmeler yaptığı doğrudur. Doğu Perinçek bana ‘Siz bu şekilde muvaffak olamazsanız, benim siyasi yapılanmam içinde yer almanız daha doğru olur’ şeklinde telkinde bulunuyordu” dediğine dikkat çekerek, “Demek ki, Abdullah Öcalan bunu kabul etseydi, PKK’nın adı bugün İşçi Partisi olacaktı. 5 Mayıs’ta gerçekleşecek duruşmada Doğu Perinçek’e çok güzel süprizlerim olacak” dedi.

Gizli Tanık Kıskaç; “Psikolojik savaşı ancak Doğu Perinçek bilir. Perinçek, 1972’de bir ahırda çoban kıyafeti ile yakalanınca 120 sayfalık ifadesinde bütün dava arkadaşlarının bir bir isimlerini veren kalleştir. 1974’te Kıbrıs sorunu ile ilgili yazdığı kitabında ‘Türk Ordusu işgalcidir. Rauf Denktaş faşisttir’ diyen kişidir. 1991 yılında PKK kamplarına giderek Abdullah Öcalan denilen hainin hareminde güller, çiçekler ile karşılanmış, teröristin hareminde ağırlanmıştır” diye konuştu.

“TÜRK ORDUSU’NU SAVUNMAK SANA MI KALDI?”

Doğu Perinçek’e, “Türk Ordusu’nu savunmak sana mı kaldı?” diyen gizli tanık Kıskaç, “Birinci Ergenekon davasında ifadelerime namus ve şeref üzerine yemin ederek başladım. Ben Türk Ordusu’nun en iyi askerlerinden biriyim. Vatan övünç, üstün başarı ve feragat madalyası ile ödüllendirildim. Vatanın bölünmez bütünlüğü, toprak, namus ve şeref için bu mücadeleyi yıllarca verdim” şeklinde konuştu.

“VERİLEN ŞEHİTLER FAKİR FUKARA ÇOCUKLARI...”

Ergenekon davasının yapıldığı İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde TSK’nın hatalarını anlattığını, verilen şehitlerin fakir fukara çocukları olduğunu söylediğini aktaran gizli tanık Kıskaç, “1993’te her yirmi teröristten birinde Kanas suikast silahları varken, Komando taburunda bir kişi de Kanas suikast silahı vardı. TSK’nın yanlışları vardı, profesyonel birlikleri yoktu. 15 günlük askerlerle teröriste karşı nasıl çarpışılır bilinmiyordu. Verilen şehidler kimin umurundaydı” dedi.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.