Toronto Star yazarı, Türkiye'de demokratik bir mucizenin gerçekleştiğini ancak Batı'nın bunu anlamakta zorlandığını söyledi.
Türkiye'nin, Arap Baharı'nın yaşandığı ülkelerin modeli haline geldiğini söyleyen Harun Sıddıki, Başbakan Erdoğan için de, "korkusuz ve hiç kimsenin gözardı edemeyeceği lider" yorumunda bulundu.
2011'in son 3 ayını Türkiye'de geçiren Toronto Star Gazetesi Yazarı Harun Sıddıki, Türkiye ve Ortadoğu'yu AA'ya değerlendirdi. "Türkiye'nin şu anki konumundan çok etkilenerek döndüm" diyen Sıddıki, şunları söyledi:
"Dünyadaki en hızlı gelişmekte olan ekonomilerden birisi. Avrupa'da şu anda ekonomik kriz yaşanırken Türkiye'nin durumu çok iyi hatta birçok Avrupa vatandaşı kendi ülkelerinde iş bulamadıkları için Türkiye'ye çalışmaya gidiyorlar. Bu yüzden biz ekonomik bir mucizenin yaratılışına şahit oluyoruz. İkinci olarak ise, Batı'nın tam da anlayamadığı Türkiye'nin demokratik mucizesi, şu anki hükümetin arka arkaya 3 defa seçilmesi ki bu başlı başına bir rekordur. Peki Erdoğan neler yaptı? İlk olarak ülkeyi otoriter bir yönetimden demokratik bir konuma getirdi. Önceden ordu ayaklanmalar planlardı. Bunu yapmasa da halkın üzerindeki ağırlığını hissettirirdi. Başbakan Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül masaları çevirdi ve rolleri değiştirdi. Yani artık halk söz sahibi oldu ki bu demokrasi olan bir ülkede olması gereken bir şey. Ayrıca Türkiye'nin NATO'daki tek Müslüman ülke olması Doğu'nun Batı ile bağlanmasını gerçekleştiriyor. Şu anda dünyada yaşanan olaylarda Türkiye'nin jeopolitik konumu çok önemli. Sadece Ortadoğu için değil Batı için de çok önemli. Türkiye adeta Doğu ve Batı arasındaki bir köprü ve Türkiye'nin demokratik konumu çok önemli. Arap ülkelerine gittiğimde hepsi Türkiye'nin sistemini istiyordu. Peki bu sistem nedir? Bu sistem İslami demokrasi değil laik demokrasidir. Yani İslam ile yönetilen bir ülkenin başka inançları barındırmasıdır. Başbakan Mısır'a gittiğinde de bu modeli, bu sistemi tanıtmıştı. Türkiye şu anda çok güzel bir konumda ve tüm Müslüman ve Arap ülkelerine çok iyi bir rol modelidir."
"Erdoğan korkusuz ve Washington'ın kuklası değil"
Başbakan Erdoğan'ın, halkın dilinden iyi anlayan karizmatik bir lider olduğunu söyleyen Sıddıki, "O, doğruları söylemekten korkmayan biri. O, hiç kimsenin görmezlikten gelemeyeceği bir lider" dedi.
Sıddıki şöyle konuştu:
"Erdoğan son derece karizmatik bir kişilik. Konuşmalarında sanki halkın kendisinden neler duymak istediğini biliyormuş gibi açıkça konuşuyor ve halkı da bundan hoşlanıyor. Daha da önemlisi, yaptıklarıdır. 2002'de Türkiye'de ekonomik kriz yaşanırken, Dünya Bankası ve IMF yardıma geldiğinde aldıklarını geri ödemek için kullandığı formüldü. Bu formül, neo-laiklik formülüydü. Bu sayede 2002'den bu yana Türkiye'nin ekonomisi yüzde 3, yüzde 5 hatta geçen yıl yüzde 9 büyüdü. Bu inanılmaz bir şey ve bunun tüm kredisi de Erdoğan'a ait. Ayrıca Erdoğan korkusuz bir lider. Türkiye ve Türkler adına konuşmaktan korkmayan ve hatta Filistin, İran, Amerika ve Arap Baharı ile ilgili rahatlıkla konuşabilen biri. Erdoğan'ın söyleyecekleri herkes için büyük bir önem taşıyor çünkü demokratik mantık ile konuşuyor. Genelde hep haklı ve doğru konuşuyor, sözleri güven veriyor. Batı Erdoğan'ı görmezlikten gelemez. Batı Mübarek'i ya da petrol şeyhlerini görmezden gelebilir çünkü hepsi Amerikalıların cebinde. Ama Erdoğan konuşurken güvenirliliğini ve otoriterliğini bırakmıyor. Bu Türkiye ve çevresi için çok önemli bir şey. Çünkü bizlerin halkı adına demokratik bir konumda konuşabilen liderlere ihtiyacımız var, Washington'dan emir alanlara değil. Tunus'a baktığımızda lider bir şey diyordu halk başka bir şey, Mısır'da, Libya'da aynı. Şimdi bir lider var ve bu lider Washington'ın kuklası değil ve onlardan emir filan almıyor. Bu Washington ve Batı için de iyi birşey çünkü artık eşit anlamda görüşmeler yapılabilecek bir lider var. O yüzden Erdoğan Arap ülkelerine gittiğinde adeta bir rock yıldızı gibi karşılanıyor."
"Arap Baharı'nı Türkiye tetikledi"
Ortadoğu'da, Batı'nın dizayn ettiği 40 yıllık rejimlerin değişmeye başladığını anlatan Harun Sıddıki, Arap Baharı'nı Türkiye'de yaşanan gelişmelerin tetiklediğini savundu. Yanı başlarındaki Müslüman bir ülkede, kalkınma, demokratik haklar ve özgürlükleri gören ülkelerin, aynı güzelliklere sahip olmak istediklerini belirten Yazar Sıddıki, "eski Batı'nın belirlediği 40 yıllık Arap Modeli kalkıyor artık. Bu eski modelde Batı, güçlü bir kişiliği başa geçirir, onlar da tamamen ahlaksızca ve acımasızca halkını ezerdi. Batı, bunun oradaki insanlar için iyi olduğunu düşünürdü. Neden? Çünkü o ülkenin istikrarı ve de İsrail'in güvenliği için. Ama hiçbir diktatörlüğün, ABD ya da demokratik Batı için iyi olacağını düşünemeyiz. Orada yaşayan insanlar, yanı başlarında demokratik, laik ve Müslüman Türkiye'yi gördü. Şimdi her yerde model Türkiye" dedi.
"İran ve Türkiye düşman olamazlar"
Batının İran konusunda Türkiye'den beklentilerinin gerçekçi olmadığını anlatan Toronto Star Yazarı Harun Sıddıki, 500 yıldır hiç savaşmamış hep dost kalmış iki ülkenin düşman olamayacaklarını kaydetti.
Sıddıki, "Amerika ve Batının İran-Türkiye ilişkisinin bir anda biteceğini düşünmesi sadece hayal ürünüdür. Çünkü Türkiye, İran ile ticaret anlaşmaları yapıyor ve her yıl milyonlarca İranlı turist Türkiye'ye geliyor. İran Türkiye'nin kapı komşusudur, Washington'ın değil. Ayrıca İran'da bir savaş çıksa bu Türkiye'yi de yakından etkileyecektir ve bu yüzden Başbakan Brezilya'da İran'ı savunmuştur. İran, Kuveyt değil, Bahreyn değil ve hatta Suudi Arabistan bile değil. İranlılar 3000 yıllık tarihleri ve kendi dünya görüşü olan bir medeniyettir. Ben İran'ın destekçisi değilim ama Türkiye-İran ilişkilerinin de biteceğine inanmıyorum" diye konuştu.
AA
Haber Kaynağı : Haber7.com