Soruşturma Komisyonu’na “beni Yüce Divan’a sevk etmeyin!” Diye rica eden Muammer Güler’den çok acı bir itiraf: faizle geçiniyorum
Ankara Milli Gazete
İslam’ın kesin olarak yasakladığı, Kur’an-ı Kerim’de açık ayetlerle “bulaşmayın” diye uyardığı faizin Türkiye’nin bir bakanının ağzından resmen “Geçim kaynağı” olarak açıklanması, yolsuzluğun da neden bu kadar yönetimde “Yaygın bir hak” olarak görülüp yapıldığını ortaya çıkardı. Alınan bilgilere göre, AKP’li eski 4 bakanla ilgili rüşvet ve yolsuzluk iddialarını araştırmak üzere kurulan Soruşturma Komisyonu’na 2 avukatıyla birlikte gelen Muammer Güler, ekonomik durumunun sorulması üzerine “Kira gelirlerim var efendim. Banka faizi olarak, mevduatın normal faizi olarak. Onu da tabii gelir olarak sayarsanız. Ticari işletmem yok.” diye konuştu. Rüşvet ve yolsuzluk iddiaların neden bir başka bakanla ilgili değil de kendisiyle ilgili ortaya atıldığı yönündeki soruya muhatap olan Muammer Güler, “Güneydoğu vekili oluşumuz, içişleri bakanı oluşumuz, çözüm sürecine yönelik, çözüm sürecinin yapısıyla ilgili, yürümesiyle ilgili bir müdahale olabilir.” iddiasında bulundu. Eski bakanlarla ilgili yolsuzluk ve rüşvet iddialarını araştıran TBMM Soruşturma Komisyonu’na ifade veren eski İçişleri Bakanı Muammer Güler, kendisinin Yüce Divan’a gönderilmeme talebinde bulundu. Güler, “Kuşkudan sanık yararlanır ilkesi gözetilerek, Yüce Divan’a sevkime karar verilmemesini taktir ve tasviplerinize saygılarımla arz ederim.” dedi. Oğlu Barış Güler’e ait 26 tarla ve 4 daire tespit edilen Güler, çocuklarının mal varlığına ilişkin soruları cevaplarken zorlandı.
Sarraf’tan Güler’in Akrabasını 100 Bin TL Maaş
Rıza Sarraf’la amcasının torunu olan Rüçhan Bayar üzerinden tanıştıklarını belirten Güler, Bayar’ın 2012 yılından itibaren Sarraf’ın yanında çalıştığını, aylık kazancının da 50-200 bin dolar arasında değiştiğini anlattı. Güler, oğlu Barış’ın akrabaları Rüçhan Bayar’a 2007 yılında 2 milyon 50 bin dolar borç verdiğini ve aralarında ödeme planı olduğunu da kaydetti. Bu parayı alabilmek için görüşmeler yaparken, yanında çalıştığı Sarraf’la diyalog oluştuğunu aktardı.
Güler’in oğlu ve kızı gayrimenkul zenginiymiş!
Komisyon Başkanı Hakkı Köylü, Güler’e eşi, oğlu ve kızının ortak bir banka hesabının neden mal beyanında bulunmadığını sordu. “Halk Bankası’nda 233 bin TL olan hesap mal beyanında gözükmüyor” diyen Köylü’ye, Güler “Belki oğlum tarafından açıldıysa onu bilemiyorum” demekle yetindi. Güler, THY’de çalışan kızının üzerine alınan daireler ve banka hesabındaki paralara ilişkin soruları cevaplamakta da zorlandı. Kızının maaşını ‘umarım 5 bin lira civarında’ diye cevaplayan Güler, kızının Şişli ve Esenyurt’taki dairelerinin Özel İdare’den vakıf yoluyla alındığını söyledi. Güler “Biri 75 bin diğeri 40 bin ödendi” deyince Başkan Köylü “Şişli’deki daire 270 bin liraya alınmış” diye düzeltti. Köylü, Güler’in kızının banka hesabında da 915 bin TL olduğunu kaydetti.
24 tane tarlasının bulunduğu tespit edildi
Komisyon Başkanı Köylü, Barış Güler’in mal varlığını anlatırken “İstanbul’da 2 daire ve 1 tarla, İzmit’te 2 daire ve 1 tarla, Tekirdağ Çorlu ve Marmara Ereğlisi’ne bağlı köylerde de 24 tane tarlasının bulunduğu tespit edilmiştir.” dedi. Muammer Güler, bu bilgiler üzerine “Gayrimenkul işi yapıyorlar bizim bir komşumuzla. Alıyorlar, satıyorlar bu son yıllarda gayrimenkul danışmanlığı adı altında ev, arsa almak…” açıklamasında bulundu. Güler, oğlu Barış Güler’de 15 telefon bulunduğu yönündeki ısrarlı sorular üzerine de “Bu konuyla ilgili şöyle bir tahminde bulunmak istiyorum; Ben oğlumun nihayet bu son 10 yılda bir veya iki telefon değiştirdiğini biliyorum ama avukatlarının kullandıkları telefonlar var şirket olarak. Acaba ‘onlardan biri midir?’ diyorum ama doğru sizden duyuyorum bu kadar… Belki avukatlara dağıtılmak üzere şirketlerin telefonudur…” şeklinde konuştu. Komisyon Başkanı Hakkı Köylü ise, ilgili kuruluşlarından istedikleri bilgilerin gelmemesinden yakındı.
“Rakının tadını bilseniz benden çok içersiniz”
“Dindar nesil!” söylemiyle caka satan, alkol sempozyumunda ayranı “milli içki” diye anan AKP’nin Tunceli vekilinin açıklamaları da manidardı. Muhafazakâr çoğunluğun temsilcisi olduğunu iddia eden AKP’nin vekilleri, yaptıkları ve söyledikleriyle bu iddiayı adeta yalanlıyor. İşte İbrahim Yiğit’in bir gazetede yayımlanan o sözleri…
Yiğit, parti içinde yadırganıp yadırganmadığını mizahi bir şekilde ele alarak; “Hep saygı gördüm. Yaşam biçimim değişik. Bunu da her yerde söylüyorum. AK Partili arkadaşlarım uçakta hostese soruyorlar. “Dede ne yiyor?”, “Balık”, “Dedenin yediğini yeriz, içtiğini içmeyiz” diyorlar. Ben de onlara takılıyorum, “Tadını bilseniz siz benden çok içersiniz! diyorum” dedi.
Kaynak:www.milligazete.com.tr