Her beş gençten birinin işsiz olmasının siyasetin gündeminde yer almadığını kaydeden Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şerafettin Kılıç, “İşsizlik sadece istatistiklere dayanan bir rakama indirgeniyor. Ekonomik sonuçları ele alınmıyor. Ciddi toplumsal sonuçları ele alınmıyor. İşsizlik verilerini oluşturan işsiz insanlar, sadece kuru bir rakamdan ibaretmişçesine görülüyor. Bir ülkeyi yönetenlerin temel görevi insanına iş olanağı sağlamak ve böylece halkın refah düzeyini yükseltmektir” dedi.
KAYBEDEN ÜLKE VE MİLLET OLDU
Doların yükseliş seyrine de dikkat çeken Kılıç, “Saray ile Merkez Bankası arasında yaşanan gerginliğe baktığımızda hedefe Merkez Bankası oturtuldu. Devletin tepesinden Merkez Bankası Başkanına bağırıldıkça bağırıldı. Gergin siyasi atmosfere bu gerilim de eklenince dolar aldı başını gitti, rekor kırdı. Uzmanların değerlendirmelerine göre bu yükselişten hazinenin borç yükü 30 ila 50 milyar doların üzerinde arttı. Üretim maliyetleri yükseldi. Maaşlar eridi. Cebimizdeki para eridi. Hayat pahalılığı arttı. Dış borç durduğu yerde çoğaldı. Sonuçta kaybeden ülkemiz oldu, milletimiz oldu.” diye konuştu. Sıcak para ve borçlanmaya dayalı anlayıştan vazgeçilmediğini vurgulayan Kılıç, sözlerine şöyle devam etti: “Büyümenin sağlıklı ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulması, faiz ve tüketime dayalı ekonomi anlayışı yerine üretim ve istihdama dayalı yeni bir ekonomi anlayışı uygulamaya konması, Türkiye’nin öncelikli konuları olmalıdır. Bunun için de Saadet Partisi’nin, rant yerine üretim-yatırım-istihdam merkezli ekonomik modelinin uygulanması lazımdır.”
//www.milligazete.com.tr/