Sivil Haber

Kurtulmuş'tan MGK'nın yasal gücü için uyarı

SİYASET

HAS Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, ''Milli Güvenlik Kurulu (MGK) hala Türkiye'de anayasal bir kuruluştur.

Halkın Sesi Partisi (HAS Parti) Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, ''Milli Güvenlik Kurulu (MGK) hala Türkiye'de anayasal bir kuruluştur. MGK anayasadaki bu gücünü devam ettirdiği sürece her zaman Bakanlar Kurulunun üstünde bir güce sahip olabilir'' dedi.

Karasu'daki bir düğün salonunda düzenlenen HAS Parti Karasu İlçe Kongresinde konuşan Kurtulmuş, Türkiye'nin 1950 yılından bu yana çok partili siyasi hayatında statüko partilerinin bulunduğunu, bu partilerin mevcut hükümetlerin atacağı adımlara mani olmaya çalıştığını belirtti.

Mevcut iktidarın da kendinden öncekiler gibi halkın diliyle iktidara geldiğini anlatan Kurtulmuş, ''Maalesef halkın diliyle iktidar olanlar, bir süre sonra devletin diliyle konuşmaya başlıyorlar. Türkiye'de mühim olan sadece muhalefette iken halkın diliyle konuşmak değil, iktidardayken de milletin diliyle konuşmak ve milletin arzularını iktidara taşımaktır'' diye konuştu.

Kurtulmuş, son 10 yılda Türkiye'de belli adımların atıldığını ancak sistemi değiştirmeye dönük önemli adım atılmadığını savunarak, şöyle devam etti:

''Rahmetli Özal kısa şortla askerleri denetledi, sonradan anlaşıldı rahat bir adamdı. Herkes ondan sonra 'bir daha ihtilal olmaz' dedi. Ondan sonra Türkiye'de 2 tane nur topu gibi ihtilal oldu. Biri 28 Şubat 1997 diğeri de 27 Nisan 2007. Neden oldu? Kimin nerede oturduğu önemli değil, kimin nerede durduğu daha önemlidir. Milli Güvenlik Kurulu (MGK) hala Türkiye'de anayasal bir kuruluştur. MGK anayasadaki bu gücünü devam ettirdiği sürece her zaman Bakanlar Kurulunun üstünde bir güce sahip olabilir. Bugün olmaz yarın olur. 28 Şubat'ta bu oldu. Yüksek Askeri Şura bugünkü haliyle durduğu sürece Genelkurmay Başkanlığını Milli Savunma Bakanlığına bağlamadığınız sürece her zaman Yüksek Askeri Şura, Milli Savunma Bakanlığından üstün yetkilere sahip olabilir''

Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) mensuplarının ifadeye çağrılmasıyla ilgili herkesin bir şeyler söylediğini aktaran Kurtulmuş, ''Bizim kanaatimizce, MİT Başkanının soruşturmaya açılması, böyle bir soruşturmaya çağrılması, yargının doğrudan doğruya siyasi iradeye bir baskısıydı. Ancak sonuçta 3 temel konu var ki bizden başka kimse şunu söylemedi. Niçin hala özel yetkili mahkemeler vardır. Özel yetkili mahkemeler ihtilal ve olağan dışı zamanlarda olan mahkemelerdir. Devlet güvenlik mahkemeleridir, olağanüstü dönemler geride kaldığına göre özel yetkili mahkemelere gerek yok ki. Meselenin aslı burası'' ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin bütün meselelerinin konuşulup bir kenara koyulduğunu kaydeden Kurtulmuş, şunları kaydetti:

''Eğer Türkiye demokratikleşmesini sağlayamazsa, bütün kurum ve kuruluşlar milletin emrinde kurum ve kuruluşlar haline gelmezse, üzülerek ifade ediyorum ki sandıktan kim çıkarsa çıksın, Türkiye'nin karanlık odası iktidar olur. Herkes gücü eline nasıl geçirirse o gücü kullanmak istiyor. Herkes sahip olduğu alanda da hükümranlığını ilan etmek istiyor. Bu kavgaların arkasında da o var. Biz de diyoruz ki şu sokakta bize yol gösteren polis memuru arkadaşımla Çankaya'da oturan Cumhurbaşkanımız, Bakanlar Kurulunun başında oturan Başbakanımız, Genelkurmay Başkanımız hepsi milletin emrinde birer memurdur ve herkes milletin emrindedir.''

Haber Kaynağı : Haber7.com

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.