HDP Grubu temsilcileri ve milletvekillerinin Dersim ile ilgili sözlerini hatırlatan Yılmaz, "PKK tarafından öldürülen binlerce insanla ilgili en ufak özürlerini duymadıklarını" söyledi. Yılmaz, "Bugün de aynı şekilde Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı terör eylemleriyle isyana kalkışan PKK ile o dönemdeki Seyid Rıza başkanlığında yürütülen isyanın aynı şey olduğunu görüyoruz. Ben soruyorum; Sayın Davutoğu, PKK tarafından yürütülen isyan, kalkışma ve terör eylemlerine karşı da PKK'dan özür mü dileyeceksiniz? Bunu mu demek istiyorsunuz? Aslında bu isyan ve bastırılması sürecinde Türkiye Cumhuriyeti'nin laik, demokratik üniter yapısına düşman iki parti, bu isyanının değerlendirilmesiyle ilgili birleşmişlerdir. Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı düşmanlık duygusuyla beslenen AK Parti ve HDP birleşmişlerdir. Hem AK Parti hem HDP, ABD'nin gözetiminde Türkiye Cumuhuriyeti'ni yıkmak için birleşmişlerdir. Bunu içimiz yanarak izliyoruz" diye konuştu.
SEZGİN TANRIKULU TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÜŞMANI MI?
"Sezgin Tanrıkulu'nun Türkiye Cumhuriyeti düşmanı mı olduğunu iddia etmiş oluyorsunuz?" sorusuna Yılmaz, "Tanrıkulu'nun CHP adına böylesi bir özrü dilemeye hakkı da yoktur, haddi de yoktur. Sezgin Tanrıkulu, HDP temsilcisi gibi davranmaktadır. O nedenle öyle bir özrünün anlamı yoktur. Ben CHP'liyim, 88'den beri partinin her kademesinde görev yaptım. CHP emektarıyım. Bu parti bizim yuvamızdır, evimizdir. Bu partiden ayrılmayı asla düşünmem. Ama hata yapanlar, yanlış yapanlar olabilir. Bunlar zaman içerisinde ya yanlışlarını anlayacak ya bu partinin ilkelerine uymadıkları için partiden ayrılıp gideceklerdir" dedi.
YILMAZ: ONA İHTİMAL VERMİYORUM
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklama yapmasını beklemek gerektiğini kaydeden Yılmaz, "Tanrıkulu, televizyon programının Genel Başkan'ın bilgisi dahilinde olduğunu söyledi. Bu özür de bilgisi dahilinde midir?" sorusuna, "Ben ona hiç ihtimal vermiyorum. Çünkü Genel Başkan'ın daha önce açıklamaları da var. Dersim meselesinin bu şekilde Türkiye'nin kara lekesi olarak anılamayacağını, böylesi bir tavır içine girilmeyeceğini belirten 2008'den beri açıklamaları var. Öyle bir ihtimalin olduğunu bile düşünmek istemiyorum" karşılığını verdi. 'Kemal Kılıçdaroğlu o koltukta oturamaz' Sezgin Tanrıkulu’nun “Dersim'de acı duyan herkesten bin kere özür diliyorum” açıklamalarına Onur Öymen’den sert tepki geldi.
CHP eski Genel Başkan yardımcılarından olan Onur Öymen, CHP tarihinde hiçbir zaman bir parti yöneticisi bu şekilde Atatürk’ü suçlayıcı bir beyanda bulunmadığını belirterek, “Ümit ediyorum ki partinin Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu, bu konuşmayı kınayacaktır. Yoksa Atatürk'ün koltuğunda oturması mümkün değildir." dedi.
Onur Öymen, bir televizyon programında Dersim ile ilgili olarak açıklama yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu’nun açıklamalarını değerlendirdi. KKTC’de bazı temaslarda bulunan Öymen, Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu’nun özrünü üzüntüyle karşıladığını kaydetti.
Tanrıkulu’nun özür dilemesinin Atatürk’ü suçladığı anlamına geldiğini belirten Öymen, “Orada Dersim olayları dolayısıyla parti namına ve ya partinin yetkilisi olarak özür dilediğini açıklaması, son derece üzüntü vericidir. Çünkü, özür dilemek için partiyi, geçmişi, Atatürk’ü suçlamak lazım. Yani onu suçluyorsunuz ki o dönemlerde yapılanlardan özür diliyorsunuz. CHP tarihinde hiçbir zaman bir parti yöneticisi bu şekilde Atatürk’ü suçlayıcı bir beyanda bulunmamıştır. Atatürk’ün görev yaptığı dönemle ilgili olarak hiçbir zaman hiç kimse özür dilememiştir. Hiçbir parti yöneticisi halktan özür dilememiştir.” şeklinde konuştu.
"KILIÇDAROĞLU O KOLTUĞA TEKRAR OTURAMAZ"
Bunu kabul etmenin mümkün olmadığına işaret eden Öymen, Kılıçdaroğlu’nun Tanrıkulu tarafından yapılan bu açıklamaları kınaması gerektiğine vurgu yaptı. Kılıçdaroğlu’nun bu açıklamaların CHP’yi bağlamadığını ifade etmesi gerektiğine işaret eden Öymen, aksi halde Kılıçdaroğlu'nun Atatürk’ten gelen koltukta oturamayacağını öne sürdü.
"TELAFİSİ OLMAZ"
Atatürk’ü suçlayanlara göz yummanın telafisi olmayacağını dile getiren Onur Öymen, “Ayrıca Başbakanın Dersim olaylarını Kerbela’ya benzetmesine de tepki göstermeyeceksiniz. Bu da mümkün değildir. Yani CHP’nin tabanının, üyelerinin, örgütünün bunu içine sindirmesi söz konusu olamaz. Ben şahsen bu sözleri içime sindiremedim. İçine sindirenleri de içime sindiremedim. “ açıklamalarında bulundu.
Daha önce CHP koltuklarında oturanlara da büyük iş düştüğünü bildiren Öymen, “ Atatürk’ün koltuğuna oturanların bu şekilde Atatürk’e yönelik bir suçlamada bulunulmasını kabul etmesi, tepkisiz kalmaları mümkün değildir. “ dedi.
"TAVIR ALMAK ZORUNDASINIZ"
“Geçiştirici sözlerle bu meseleyi çözemezsiniz, açık bir tavır almak zorundasınız.” diyen Öymen şöyle devam etti: “ Atatürk’ü suçlayanların yanında mısınız? Partinin birliği bütünlüğü, düşüncesiyle bunu görmekten mi geleceksiniz. Yoksa buna açıkça tavır mı koyacaksınız. Ve bu arkadaşların görevi bırakmasını mı isteyeceksiniz. Bunu bütün partililerimiz beklemektedir. Artık susma zamanı değildir. Herkese görev düşüyor. Susarak partiye hizmet edilemez. “
Kaynak : CİHAN
CHP eski Genel Başkan yardımcılarından olan Onur Öymen, CHP tarihinde hiçbir zaman bir parti yöneticisi bu şekilde Atatürk’ü suçlayıcı bir beyanda bulunmadığını belirterek, “Ümit ediyorum ki partinin Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu, bu konuşmayı kınayacaktır. Yoksa Atatürk'ün koltuğunda oturması mümkün değildir." dedi.
Onur Öymen, bir televizyon programında Dersim ile ilgili olarak açıklama yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu’nun açıklamalarını değerlendirdi. KKTC’de bazı temaslarda bulunan Öymen, Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu’nun özrünü üzüntüyle karşıladığını kaydetti.
Tanrıkulu’nun özür dilemesinin Atatürk’ü suçladığı anlamına geldiğini belirten Öymen, “Orada Dersim olayları dolayısıyla parti namına ve ya partinin yetkilisi olarak özür dilediğini açıklaması, son derece üzüntü vericidir. Çünkü, özür dilemek için partiyi, geçmişi, Atatürk’ü suçlamak lazım. Yani onu suçluyorsunuz ki o dönemlerde yapılanlardan özür diliyorsunuz. CHP tarihinde hiçbir zaman bir parti yöneticisi bu şekilde Atatürk’ü suçlayıcı bir beyanda bulunmamıştır. Atatürk’ün görev yaptığı dönemle ilgili olarak hiçbir zaman hiç kimse özür dilememiştir. Hiçbir parti yöneticisi halktan özür dilememiştir.” şeklinde konuştu.
"KILIÇDAROĞLU O KOLTUĞA TEKRAR OTURAMAZ"
Bunu kabul etmenin mümkün olmadığına işaret eden Öymen, Kılıçdaroğlu’nun Tanrıkulu tarafından yapılan bu açıklamaları kınaması gerektiğine vurgu yaptı. Kılıçdaroğlu’nun bu açıklamaların CHP’yi bağlamadığını ifade etmesi gerektiğine işaret eden Öymen, aksi halde Kılıçdaroğlu'nun Atatürk’ten gelen koltukta oturamayacağını öne sürdü.
"TELAFİSİ OLMAZ"
Atatürk’ü suçlayanlara göz yummanın telafisi olmayacağını dile getiren Onur Öymen, “Ayrıca Başbakanın Dersim olaylarını Kerbela’ya benzetmesine de tepki göstermeyeceksiniz. Bu da mümkün değildir. Yani CHP’nin tabanının, üyelerinin, örgütünün bunu içine sindirmesi söz konusu olamaz. Ben şahsen bu sözleri içime sindiremedim. İçine sindirenleri de içime sindiremedim. “ açıklamalarında bulundu.
Daha önce CHP koltuklarında oturanlara da büyük iş düştüğünü bildiren Öymen, “ Atatürk’ün koltuğuna oturanların bu şekilde Atatürk’e yönelik bir suçlamada bulunulmasını kabul etmesi, tepkisiz kalmaları mümkün değildir. “ dedi.
"TAVIR ALMAK ZORUNDASINIZ"
“Geçiştirici sözlerle bu meseleyi çözemezsiniz, açık bir tavır almak zorundasınız.” diyen Öymen şöyle devam etti: “ Atatürk’ü suçlayanların yanında mısınız? Partinin birliği bütünlüğü, düşüncesiyle bunu görmekten mi geleceksiniz. Yoksa buna açıkça tavır mı koyacaksınız. Ve bu arkadaşların görevi bırakmasını mı isteyeceksiniz. Bunu bütün partililerimiz beklemektedir. Artık susma zamanı değildir. Herkese görev düşüyor. Susarak partiye hizmet edilemez. “
Kaynak : CİHAN