Mısır’da bugün ortaya çıkan darbe girişimini protesto etmek maksadıyla burada toplanmış bulunuyoruz.
Yeryüzünde İkinci Dünya Savaşı’nın galipleri tarafından kurulan güçler dengesini ve denklemini esas alan düzen kan ve gözyaşı ile devam ediyor. Ölümden ve savaştan daha kötü olan fitne yeryüzünde toplumları ifsada sürükleme gayretini ısrarla ayakta tutmaya çalışıyor.
Zülüm ile abad olunmaz. Mısır’da 2010 yılında başlayan "yakın tarihin en büyük memnuniyetsizlik gösterisi" birilerinin uykularını kaçırdı. Mısır halkı 25 Ocak 2011 tarihinde sokaklarda ve meydanlarda büyük gösteriler, protestolar yaptı. Farklı sosyoekonomik köklerden ve inançlardan olan Mısırlılar ilk defa bu protestolarda bir araya gelerek toplumsal birlikteliği sağladı. Yani ilk defa Mısır kendisi olmuştu. Ve 11 Şubat 2011 tarihinde Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek gösteriler nedeniyle istifa etmek zorunda kaldı.
Mısır halkına ciddi bir nefes aldıran bu süreç sonunda, demokratik seçimlerle gelen yeni bir yönetimi işbaşına getirdi.
O süreçten bugüne geçtiğimiz 1 yılda 25 tane büyük gösteri yapıldı. Geçmiş dönemin ekonomik ve sosyal problemleri ile uğraşan hükümet finans kesiminin ve askeri bürokrasinin vesayetinde tutulmak istendi. Fakat tüm engellemelere rağmen mevcut yönetim iyi bir sınav verdi.
Fakat küresel güçler Mısır’a ve Mısır halkına kölelik rolünü biçti. Bütün bu olayların arkasındaki güç Hüsnü Mübarek zamanında oluşan güç ve çıkar odakları ve onların uluslararası destekçileridir. Olayları abartan pireyi deve yapan uluslararası medya, Mısır halkının iradesini hiçe saymaktadır.
Şimdi anlaşılıyor ki Mısır’da operasyonu başlatanlar galiba Mısır halkınının kendi iradesine sahip çıkma azmini hesap edememişler ki, 1. yılında mevcut ve meşru iktidara karşı darbe girişimi ortaya koymuşlardır.
Mısır ordusu yaptığı "Son Saatler" başlıklı açıklamada, "Mısır halkını teröristlerden ve radikallerden korumak için kendi kanımızı dökmeye hazırız" ifadesini kullanmıştı. Kimdir bunlar? Seçilmiş Mısır hükümeti mi radikal diye tanımladığınız, halkın desteği ile Cumhurbaşkanı seçilmiş olan Sn. Muhammed Mursi mi terörist?
Mısır'da Ordu'nun verdiği 48 saatlik süre doldu. Mısır ordusuna da, meşru hükümete karşı uluslararası propagandanın etkisinde kalarak kardeş kanı dökmemelerini hatırlatmak istiyoruz. İktidara karşı meydanlarda toplanan insanları Mısır halkı olarak görüyorsunuz da, seçtikleri meşru iktidara destek veren milyonları neden Mısır halkı olarak değerlendirmiyorsunuz? Demokrasiye sahip çıkmak, korumak bu mudur? Bu yaklaşım ne adalettir ne de demokratik bir tavırdır. Bunlar devrini tamamlamış odakların son çırpınışlarıdır.
Mısır'da Ordu'nun verdiği 48 saatlik süre doldu. Mısır ordusuna da, meşru hükümete karşı uluslararası propagandanın etkisinde kalarak kardeş kanı dökmemelerini hatırlatmak istiyoruz. İktidara karşı meydanlarda toplanan insanları Mısır halkı olarak görüyorsunuz da, seçtikleri meşru iktidara destek veren milyonları neden Mısır halkı olarak değerlendirmiyorsunuz? Demokrasiye sahip çıkmak, korumak bu mudur? Bu yaklaşım ne adalettir ne de demokratik bir tavırdır. Bunlar devrini tamamlamış odakların son çırpınışlarıdır.
Mısır ordusunu Mısır halkına karşı konuşlandıranlar kesinlikle Mısır’ın çıkarlarına hizmet edemezler.
Peygamber Efendimizin, Ey insanlar! Yüce ve mübarek bir ayın gölgesi üzerinize düştü dediği Ramazan ayı yaklaşıyor. O, sabır ayıdır. Sabrın karşılığı ise cennettir, buyurdular.
Yaklaşan ramazan ayı münasebeti ile taraflara çağrıda bulunmak istiyoruz.Türkiye Halkı olarak meşru iktidar olan Sn. Mursi’nin yanında olduğumuzu ilan ediyoruz.
Mısır halkına buradan çağrı yapıyoruz ve diyoruz ki; meşru iktidarın yanında olun ve kardeşkanı akıtacak yaklaşımlardan uzak durun.
Bilinmelidir ki, bu darbe ve müdahale Mısır ordusunun değil, kendilerini emperyalistlere kiralamış birkaç generalin boş ve kuru hevesidir.
Mısır halkı sizin kim olduğunuzu çok iyi biliyor. Uluslararası çıkar ve güç odakları size sesleniyoruz. Bu yaptıklarınız asla unutulmayacak ve halkların vicdanında hak ettiği karşılığını bulacaktır ve bu yapılanların hesabı bir gün mutlaka sorulacaktır.
Kendilerine hizmet ettirdikleri Hüsnü Mübarek’in diktatörlüğünü yıllarca destekleyenler, halkın seçtiği Mursi’ye bir yıl tahammül edememelerini hiçbir şekilde açıklayamazlar.
Mursi’nin, meşru Mısır yönetimini savunmak için gerekirse canını vermeye hazır olduğunu ve muhtıraya boyun eğmeyeceğini açıklaması her türlü takdire ve tebrike layıktır. Hakkı üstün tutan Milli Görüşçüler olarak Mursi ile birlikteyiz, Mısır halkı ile birlikteyiz diyoruz. Demokrasi halkın ortaya koyduğu seçime saygı duymayı gerektirir.
Müslüman Mısır’ın Müslüman âlimleri ve önderleri bu haksızlığa sessiz kalmayın. Toplumsal sükûnete katkı yapın. Mısır halkını ve ordusunu sonu gelmez sokaklara değil, evlerin sükûnet ve huzuruna davet etmenizi bekliyoruz…
İslam ülkelerinin Müslüman yöneticileri Mısır’daki olaylara kayıtsız kalmamalıdır.
Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, ordunun siyasi taraflara verdiği "diyalog" süresinin dolmasına az bir zaman kala dün halka hitaben yaptığı konuşmada önerdiği "milli mutabakat hükümeti kurulabilir" önerisini yinelemiş olmasına rağmen bu yapılan darbe girişimi, maksadın üzüm yemek değil bağcıyı dövmek olduğunu ortaya koymuştur.
Mübarek Ramazan ayının tüm yeryüzüne, İslam dünyasına rahmet ve bereket getirmesini temenni ediyoruz.
Allah ülkemizi, Mısır’ı ve tüm İslam dünyasını her türlü beladan, fitneden ve emperyalistlerin tuzağından korusun.
Allah yar ve yardımcımız olsun.
Allah yar ve yardımcımız olsun.
Selman ESMERER
İl Başkanı
www.saadet-istanbul.org.tr