Senin oğlunun evine para kasalarını çeteler mi koydu?

 Amasya’da parti teşkilatına seslenen Kamalak, içinde bulunulan durumu ‘tam bir soygun düzeni’ olarak yorumladı. Türkiye’nin iyi yönetilmediğini anlatan Kamalak, “Şimdi bakıyoruz mevcut duruma; belediye başkanlarının yolsuzluğu, usulsüzlüğü, hırsızlığı yetmiyormuş gibi bu sefer yazık ki, bakanlar da işin içerisine girdi. Tam bir soygun düzeni. Gezi olaylarında kahraman olan emniyet mensuplarımız, 17 Aralık’ta çete üyesi, kumpas mensubu, haşhaşi, öyle mi?” ifadelerini kullandı.

Mustafa Kamalak, hükümetin ‘komplo’ iddialarının da gerçeği yansıtmadığını anlattı. Şöyle konuştu: “Efendim komplodur, şudur, uluslararası entrikadır, kumpastır. İyi de arkadaş, senin oğlunun yatak odasına 6 tane çelik kasayı uluslararası çeteler mi koydu? Kapıda zorlama var mı? Yok. Peki, pencereler kırılmış mı? Hayır. Nereden geldi bu kasalar? Hepsini kabul edelim. Arkadaş senin yatak odandaki veya kitaplıkların arasındaki ayakkabı kutularına başkaları mı yerleştirdi o paraları? Ben sizlere soruyorum; gerçekten başkaları mı yerleştirdi o paraları?”

İktidara üslup uyarısında bulunan Kamalak, iktidarın kullandığı dilin milleti birbirine düşürdüğünü anlattı. Şunları söyledi: “Sadece hırsızlık ve yolsuzlukla da değil, millet birbirine düşürülüyor. İktidar mevkiinde olanlar milleti germeden işin gereğini yapar, böyle olması lazım. Gezi olaylarını hatırlayın. Biz olsak ne yapardık; ‘Yahu gençler sizin maksadınız bu ağaçları korumak mı? Ne güzel gençlersiniz siz. Hay Allah sizden razı olsun. Fidanları ben temin edeyim. İstanbul’un her tarafına 5-10 milyon fidan dikelim’ Acaba o kriz, o zarar kazanca dönüşmez miydi? Siyaset dertleri tedavi içindir, yaraları sarmak içindir, milleti germek için değil.”