Kiss; 57 Sene önce sadece Budapeşte'liler değil, her Macar Beethoven'in Egmont uverürünün ezgilerini dinliyordu, çünkü 23 Ekim itibariyle eylemler ve çatışmalar başladığında Macar Radyosu geçici bir stüdyoya taşındı: Bodrum kattaki bir odadan yayın yapmaya başladı ve elindeki tek müzik plağı buydu.Bu müzik insanları harekete geçirdi ve ayaklanmanın marşı oldu.
O dönemin dünya nizamı Avrupa'yı Doğu'nun ve Batı'nın etkisi altında kalan iki bölgeye ayırdı. Serbest bir hayat, bağımsız ve daha iyi bir gelecek için gerçek bir özlem yaşandı.Ve Macarlar yanlız değildi. Seneler boyunca Polonyalılar, Doğu Almanlar, Çekoslavakyalılar da aynı hakları talep ettiler. Ama Soğuk Savaşın kuvvete dayanan politikasını değiştiremediler.Bu arzularının farkına varmak için 30 seneden fazla zamana ve dünyanın her yerinde cesur liderlere ihtiyaç vardır dedi.
Geceye katılan Macaristan Dışişleri Bakan Yardımcısı Szabolcs Takács ise; Birkaç gün önce Türkiye ve İslam âlemin önemli bayramı, Kurban Bayramı kutlandı. Hepimizin ortak atası, İbrahim, sadakatinin işareti olarak kendi oğlunu kurban etmeye hazırdı ama Allah onu engelleyip kurban olarak ona bir koç verdi. Müslümanlar bu bayramda kurban kesiyor, etini yoksullara dağıtıyor. İbrahim’in imanının gücünü böylece anıyorlar ve aynı zamanda birlik ve beraberliklerini daha da güçlendiriyorlar.
Günümüze gelecek olursak; biz Macarlar da kutlama yapıyoruz. 23 Ekim 1956 tarihi bizim için çok önemli.
Devrimcilerin inancı ve fedakârlılığının acaba anlamı var mıydı? Devrim sonuçta bastırıldı ve Macaristan tarihinin en sert diktatörlüğü ayaklanmanın intikamını aldı.
23 Ekim bayramının düşünceleri ile her Macar özdeşleşiyor. Tartışmalarımız var ve olabilir ama özgürlüğe olan sevgi ve özgürlük için savaşan kahramanların saygısında ulus bütündür.
Bugünlerde biz, Macarlar ve Türkler aynı düşünceleri anıyoruz: inancın gücünü, gerektiğinde kurban olmayı ve örnek olmanın anlamını. Ortak anılarımız da beraberliğimizi güçlendiriyorlar.
İlk bakışta belki Kurban Bayramı ve Macar özgürlük savaşının örneği arasında keşfettiğim benzerlik biraz zoraki. Ama iki ülkenin tarihinin arasındaki temas noktaları, insanların düşüncelerinde ve milli duygularında gerçekten ortaklaşa özellikler olduğunu göstermektedir. Türk milleti İmre Thököly, II. Ferenc Rakoczi, Lajos Kossuth ve onlarla beraber Türkiye’ye sığınan mülteciler gibi, 1956’dan sonra Macarların özgürlük için yaptığı çabalarını da anladığını ve özgürlük için savaşanları desteklediğini ifade etti. 1956 devriminin bastırılmasından sonra Türkiye, rejimin intikamdan kaçan birçok Macar’a sığınak verdi. Türk yazar, Tarık Buğra ‘Ayakta kalmak istiyorum’ adlı dramında, 1966 senesinde Macar devriminin kahramanlarını andı. Macaristan’da o dönemde onlardan bahsetmek bile mümkün değildi.
Bu akşam İstanbul’da düşünceleri ve inançları için kurban olan herkesi hep beraber analım. Macar özgürlük ve bağımsızlığı için hayatlarını feda edenlerin önünde saygıyla eğilelim dedi.
Macaristan Kayseri Fahri Konsolosu ve Türk Macar İşadamları DerneğiBaşkanı Osman Şahbaz ise; Üstad Sezai Karakoç'un o dönemde yazdığı ve çok güzel tasvir eden '' Kan İçinde Güneş '' sanki o gün Budapeşte'de gibi yazmıştır. Her okuduğumda duygulanırım.
Özellikle de '' Peşte bir kan çemberi Işıklı çemberler içinde ölüler Konuşturuyorlar sfenksleri '' kısmı çok derin ve duyguludur.
Bugün 23 Ekim 1956 tarihindeki Macar devriminin 57. yılı kutlandı. O tarihte Macaristan'da özgürlük savaşı ve mücadelesi verilen dönemi hatırlayıp, milletin birlik ve beraberliğine atıfta bulunuldu. O dönemin en büyük ülkesi olan Sovyetler Birliği'ne karşı gelerek, verebileceklerinin en büyüğünü ortaya koyarak, Macar bağımsızlığı ve özgürlüğü için binlerce Macar hayatlarını kurban etmişti.
Devrim bastırıldı, daha sonra Macaristan tarihinin en sert diktatörlüğü ayaklanmanın intikamını aldı. 1956 Yılındaki devrim vesilesi ile dünya Macaristan'a sempati ile bakmaktadır tabi.
1956 Devriminden 33 yıl sonra, tam onun yıldönümünde, 23 Ekim 1989 yılında Macaristan Cumhuriyetini ilan etti. Macaristan o günden beri bağımsız, özgür ve demokratik hukuk devleti. Avrupa Birliği ve NATO üyesidir. Macaristan'ın organizasyona katılımı ile aynı zamanda Türkiye'nin de müttefiki oldu. Macaristan'da ve dünyanın her yerinde milyonlarca Macar 1956 özgürlük savaşını beraberce kutluyor. Dost, Müttefik ve Kardeş Macar halkının bu milli gününde birlikte olmaktan büyük onur duyuyorum dedi.
Proğram '' Budapest Bar '' grubu assolisti Robert Farkas ve arkadaşlarının seslendirdiği Macar Halk müziği, Cigan ve Rock müziklerinde parçalar seslendirdiler.
Resepsiyonda İstanbul Vali Yardımcısı Kazim Tekin, Tekirdağ Valisi Ali Yerlikaya, Tekirdağ Belediye Başkanı Adem Kılıç, Macaristan Kayseri Fahri Konsolosu ve Türk Macar İşadamları Derneği Başkanı Osman Şahbaz, Kayseri Ticaret Odası Başkan Yardımcısı İlhan Miraboğlu, İstanbul Süryani Ortodoks Cemaati Ruhani Reisi Metropolit Filüksinos Yusuf Çetin, Macaristan Ticaret Ataşesi Janos Weisz, Kocaeli Sanayi Odası Genel Sekreteri Mehmet Barış Turabi, İsrail İstanbul Başkonsolosu Moshe Kamhi, Kayserililer Derneği Başkanı Fatih Doğan , Macaristan Ticaret ve Sanayi Odası Türk Masası Sorumlusu András Rév ve geniş protokol ile birlikte Macaristan'dan gelen misafirler hazır bulundu.