Nükleer programı nedeniyle Batı’nın baskı ve ambargosu altında olan İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatmayı planladığı iddia ediliyor.
ABD’nin bölgedeki kırmızı çizgisi olarak bilinen Hürmüz Boğazı’nın kapatılması halinde Basra Körfezi’nin büyük çatışmalara sahne olacağı tahmin ediliyor. Dünyanın en büyük korkususavaş halinin, petrol piyasasında yaratacağı sarsıntılar. ABD’nin, dünyanın İran petrolüne bağımlılığını azaltmak için getirdiği yeni yaptırımların ne kadar etkili olduğu ise henüz net olarak bilinmiyor.
KRİZDEN SONRA SUSUZLUK BAŞLAR
Ancak dünyanın en zengin petrol ihracatçısı 4 devletini bu ihtimal üzerinde kara kara düşünmeye iten çok daha farklı iki sebep bulunuyor. İranHürmüz Boğazı’nı kapatırsa zengin Arap devletleri, büyük bir gıda ve su kıtlığıyla yüz yüze kalabilir. Suudi Arabistan, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar gibi Basra Körfezi’ndeki Arap devletleri, her ne kadar dünyanın en zengin ülkeleri olsalar da gıda ve su tedariki bakımından oldukça şanssız ülkeler. Su ve gıda ihtiyacı bakımından Hürmüz Boğazı, bu devletler için enerjiden de büyük bir hayati önem taşıyor. S. Arabistan, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar, pirincinden buğdayına kadar, gıda ihtiyaçlarının yüzde 90’ını Hürmüz üzerinden sağlıyorlar.
İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatması halinde, kısa sürede gıda ve su kıtlığı yaşamak zorunda kalacak olan Arap devletlerinin şimdiden farklı tedarik yollarını bulmaya çalıştıkları ve bu doğrultuda milyarlarca dolar yatırım yapmaya başladıkları biliniyor. Bazı ülkeler ithal ettikleri dev buz kütlelerini, depolayacak tesisler kurmaya hazırlanırken, bazıları da başka devletlerden toprak satın alarak tarıma yatırım yapıyor.