Hakan Göksel'in haberi
Hürriyet yazarı Ege Cansen Cumartesi günü Hürriyet'deki köşesinde "Sukuk: Bono çıkarmanın Arapçası" başlıklı yazısında büyük bir hataya imza attı.
Önce konu hakkındaki bilgi eksikliğini gözler önüne serdi, sonra AK Parti’nin ekonomide başarısının tek kaynağını yabancı sermaye girişi gösterdi, NATO’dan örnek vererek Libya olayında çark etmekle suçladı.
Hızını alamayan Cansen Marksist gözlükler takıp Demokrat Parti dönemine kadar uzandı, 1954’te çıkarılan ‘Yabancı Sermayeyi Teşvik Kanunu’ndan girdi, işçi sömürüsünün önleyen sendikal yapılanmaya övgüler saydı.
1954’ten 2003’e atlayan Cansen yabancı sermayeye dayalı kalkınma modelini eleştirdi. İroni ile ‘Sukuk’a cevaz verdi.
Cansen sonunu da ‘kulluk’ dersi ile yazıyı bağladı. Düğmeyi baştan yanlış ilikleyen Cansen’in hep bir düğmesi açıkta kaldı.
Sözde faizsiz bankacılığın yeni enstrümanı ‘Sukuk’u eleştiren Cansen yazısının giriş kısmında “Sukuk Arapça’da ‘ödeme sözü içeren belge’ anlamına gelen ‘sakk’ kelimesinin çoğuludur. Altın para döneminden kalma yanlış bir yoruma göre, İslam’da faiz yasaktır…” diyor.
Cansen ‘faiz’in “Altın para döneminden kalma yanlış bir yorum” yüzünden yasak olduğunu sanıyor. Oysa faiz ile ilgili yasak Kur’anı Kerim’de “Bakara Suresi’nde (275-276-278-279. Ayetlerinde) Ali İmran Suresi’nde (130. Ayette) Rûm Suresi’nde (39 Ayette) vb ayetlerde defalarca geçiyor.
Cansen Ak Parti iktidarı döneminde sermaye girişinin tüm Cumhuriyet tarihi boyunca en yüksek rakamlar olduğu bilgisine de sahip görünmüyor.
Türkiye ekonomisinin Demokrat Partili ve Ak Partili yılları dışında diğer iktidarlar yokmuşçasına ve ekmek karnelerini, gaz ve tüp kuyruklarını hatırlamayan Cansen, son olarak cari açık için alınan tedbirlerle gerilediğinin farkına varmayıp, Sukuk’un amacının cari açık finansmanı olduğunu öne sürüyor.
Cansen’in yazısının sonuna eklediği ‘Kul kanar, Allah kanmaz’ son sözü tam bir ironi örneğini gözler önüne seriyor…
Haber 7
Haber Kaynağı : Haber7.com