İstanbul-Ankara karayolunun bilmem kaçıncı kilometresi. Az önce korkunç bir trafik kaza sı yaşanmış, ortalık toz duman. Şarampole yuvarlanan yolcu otobüsünden çığlıklar yükseliyor.
Olay yerinde henüz ne bir ambulans var, ne de polis...Ne yapsam, kime nasıl yardım etsem diye düşündüğünüz bir anda öyle bir enstantene takılıyor ki gözünüze, yerinizde çakılıp kalıyorsunuz. Otobüsün şoförü almış gazete kağıtlarını, firmasının adını kapatmaya çalışıyor. Şirketin ismini gizleyerek, aslında biraz önce direksiyonda uyuyarak yaptığı ölümcül hatayı da örtbas etmenin derdinde...
Bu okuduklarınız bir film senaryosu değil, ülkemizde yıllardır her otobüs kazası ndan sonra yaşanan acı bir gerçeği anlatmak istedik sizlere. Ama öyle sanıyoruz ki, yollarımızda artık böyle bir ayıp yaşanmayacak. Çünkü sanılanın aksine, araç veya sürücü hatasından dolayı kaza yapan otobüslerin firma adının teşhir edilmesinin önünde yasal hiçbir engel bulunmadığı ortaya çıktı.
Karayolu Trafik ve Yol Güvenliği Araştırma Derneği Genel Başkanı İhsan Memiş, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'na eklenen bir madde ile, kusurlu araçların plakasının ve firma ünvanının televizyon ve gazetelerde teşhir edilmesinin önünün açıldığına dikkat çekti. Şehirlerarası yollardaki otobüs kazalarının yüzde 90'ına, uykusuzluk, aşırı yorgunluk, korsan şoför ve aşırı hızın sebep olduğunu belirten İhsan Memiş, televizyon ve gazetelerin yöneticilerine seslenerek, “ Lütfen Trafik Kanununu uygulayınız. İnsan hayatını tehlikeye atan ve kötü taşımacılık yapan bu firmaların adını gizleyerek bu suça ortak olmayınız” dedi.
Kanuna eklenen o madde ile teşhirin önü açıldı
Karayollarında yolcu taşımacılığı yapan otobüs ve benzeri taşıtların karışmış olduğu ölümlü trafik kazası sonuçlarının; kusurlu araç veya araçları kullanan sürücü ve araca ait plaka numaraları ile birlikte otobüs işleticisi teşebbüsün unvanının, televizyon ve basın organları aracılığı ile kamuoyuna görüntülü ve yazılı olarak, kusur oranlarından söz edilmeksizin ilanı, sırrın ifşaı ve ticari itibarın ihlali sayılmaz.