BBP Lideri Muhsin Yazıcıoğlu ve beş arkadaşının ölümüyle sonuçlanan helikopter kazası yla ilgili Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı soruşturmasını derinleştirirken, çarpıcı bulgular gün yüzüne çıkmaya devam ediyor. Ortadan kaybolan uçuş bilgilerini gösteren cihazların akıbetinin ne olduğu merak edilirken, Ulaşılan belgelere göre söz konusu cihazların, Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde kaza kırım ekibiyle birlikte incelendi ortaya çıktı. Konuyu değerlendiren Yazıcıoğlu ailesinin avukatı Selami Ekici, bu durumu skandal olarak değerlendirdi.
6 kişinin ölümüyle sonuçlanan helikopterin ilk incelemesi Ulaştırma Bakanlığı'na bağlı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nde görevli kaza kırım ekibi tarafından yapıldı. Kırım ekibinin yaptığı inceleme sonucunda hazırladığı 14 Aralık 2009 tarihli raporuna Büyük Birlik Partisi itiraz etti. O dönem Kahramanmaraş Cumhuriyet Savcılığı'nca yürütülen soruşturma çerçevesinde BBP'nin itirazı haklı görülüp, helikopterde olan cihazların Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ)'nde savcılık kanalıyla incelenmesi istendi. ODTÜ'nün 6 Eylül 2010 tarihinde hazırladığı rapora ulaşıldı. Söz konusu raporda helikopterden sökülen 'ARGUS 5000 ce' ve 'SKY MAP 3 C' cihazlarında inceleme yapıldığı belirtiliyor. Fakat yapılan incelemede bu cihazların ne işe yaradığı belirtilmiyor. Tam aksine cihazların ne işe yaramadığı belirtiliyor. ODTÜ'de yapılan bilirkişi incelemesinde adı geçen cihazlar ile ilgili şu ifadelere yer veriliyor: 'ARGUS 5000CE' 'Bu cihaz, bir navigasyon gösterme birimidir. Kaza sonrası yer belirleme konusu ile ilgisi yoktur ve bu amaçla kullanılamaz.' 'SKY MAP3 C' cihazı için ise, 'Databese kartı. Kaza sonrası yer belirleme konusu ile ilgisi yoktur ve bu amaçla kullanılamaz.'
DDK CİHAZLAR İÇİN NE DİYOR?
ODTÜ'de yapılan inceleme sonrasında yazılan raporda cihazların ne işe yaradığı sümen altı edilirken, kazayı inceleyen Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu (DDK) cihazların hayati önem taşıdığına vurgu yapıyor. DDK'nın kayıp cihazlar ile ilgili tespiti şöyle: "Kaza mahallinde bulunamayan 'ARGUS 5000CE' cihazının NVM hafızasının olduğu ve son 10 saatlik uçuşa ait pozisyon ve irtifa bilgisi elde edilebileceği dolayısıyla elde edilen pozisyon bilgilerinden son 10 saatlik uçuşuna ait uçuş rotası, iki nokta arasındaki uçuş süresi ve helikopterin muhtemel süratinin tespit edilebilir."
"Kaza mahallinde bulunamayan 'SKYMAP IIIC' cihazının NVM hafızasının olduğu, uçuş pozisyon bilgileri, uçuş başlangıç, uçuş bitiş saati, uçuş tarihi, toplam uçuş süresi ve toplam çalışma süresi bilgilerinin elde edilebileceği, dolayısıyla elde edilen pozisyon bilgilerinden uçuş rotası, son uçuşa ait uçuş süresi ve helikopterin muhtemel süratinin tespit edilebileceği değerlendirilmiştir."
BBP'NİN İTİRAZ ETTİĞİ KAZA KIRIM RAPORUNU YAZANLAR İLE BİLİRKİŞİLER CİHAZLARI BİRLİKTE İNCELEMİŞ
ODTÜ'nün cihazlar ile ilgili hazırladığı rapor, bir başka gerçeği de gün yüzüne çıkardı. Rapora göre kaza kırım ekbinin hazırladığı rapora BBP'nin itiraz etmesine rağmen adı geçen cihazlar ile ilgili ODTÜ'deki inceleme toplantısında Kaza Kırım Ekibi Başkanı Feridun Seren, üyeler Kerem Mumcuoğlu ve Mehmet Sevdim de hazır bulundu. ODTÜ'nün raporunda, kaybolan cihazların 29 Haziran 2010 tarihinde Kaza Kırım Ekibi ile bilirkişilerin birlikte toplantı yaparak incelediği açıkça ifade ediliyor. Rapordaki konuyla ilgili bölüm şöyle: "29.06.2010 günü Bilirkişiler Prof. Dr. Yalçın Tanık, Prof. Dr. Serkan Özgen, Doç. Dr. S. Sencer Koç ve Y. Doç. Dr. İlkay Yavrucuk, Ulaştırma Bakanlığı'nda Kaza İnceleme Kurulu Başkanı Feridun Seren, Mehmet Sevdim ve Kerem Mumcuoğlu'nun katılımlarıyla bir toplantı yapılmış, kaza hakkında bilgi edinilmiş ve adı geçen cihazlar incelenmiştir."
KAZA KIRIM EKİBİNİN RAPORUNDA KAYIP CİHAZLARDAN HİÇ BAHSEDİLMİYOR
Muhsin Yazıcıoğlu ve beş arkadaşının hayatını kaybetmesine neden olan kazayla ilgili kaza kırım ekibinin 9 ay da hazırladığı 14 Aralık 2009 tarihli 181 sayfalık raporunda kayıp olan 'ARGUS 5000CE' ve 'SKYMAP IIIC' cihazlarından hiç bahsetmiyor. Kaza Kırım Ekibi muhtemel kaza nedenini pilotaj hatasına bağlamış 'Yoğun kar yağışlı kontrolsüz sahada pilot Kaya İstektepe'nin VFR uçuşa ısrarla devam ederek oryantasyon (vertigo/his yanılması) kaybına uğraması nedeniyle dağlık alanda araziyle temas etmesini engelleyemediği' olduğunu iddia etmişti. Oysa ki, helikopterde seyahat edenlerden İhlas Haber Ajansı Muhabiri Gazeteci İsmail Güneş'in helikopter düşmeden 4 dakika önce çektiği fotoğraflarda, bölgede kar yağışının olmadığı ve havanın oldukça açık olduğu görülüyor.
SELAMİ EKİCİ: 'BU BİR SKANDALDIR'
Konuyla ilgili konuşan BBP Genel Başkan Yardımcısı ve Yazıcıoğlu ailesinin avukatı Selami Ekici, kayıp cihazların ODTÜ'de kaza kırım ekibiyle birlikte incelenmiş olmasını skandal olarak değerlendirdi. Ekici; "Kayıp olan ve savcılığın da şu anda peşinde olduğu helikopterin neden düştüğünü ortaya çıkartması muhtemel 'ARGUS 5000CE' ve 'SKYMAP IIIC' cihazlarının ODTÜ'de kaza kırım ekibiyle birlikte incelenmiş olması ve şu an itibariyle bu cihazlara ulaşılamamış olması skandaldır. Ayrıca kaza sürecinin başlangıcından itibaren arama kurtarmadaki zafiyetler ve kaza kırım ekibinin yapmış olduğu faaliyetler ve bu çıkan belgeler ile birlikte düşündüğümüzde bu işlerin ancak ciddi bir organizasyonla yapıldığı şüphesini doğuruyor. Kaza kırım ekibi örgüt yöneticiliği, evrakta sahtecilik ve delil karartmadan 7 ay boyunca tutuklu kalmıştır. Bu belgelere göre ve kaza kırım raporunda bu cihazlardan hiç bahsedilmediği dikkate alındığında kaza kırım ekibinin bu organizasyonun içinde çok önemli bir rol sahibi oldukları ortaya çıkıyor. Hatta kaza kırım yönetmeliklerine aykırı olarak 9 kişilik kaza kırım ekibi yerine 3 kişilik kaza kırım ekibi oluşturulması, bunlarında gerekli uzmanlık yeterliliğine sahip olmaması ve bu kaza kırım ekibinin görevlendirme yazısının altında bizzat Ulaştırma Bakanı binali Yıldırım'ın imzasının bulunması kafalardaki soru işaretlerini artırıyor. Ulaştırma ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım bu ekibe sahip çıktı. Kamuoyunda çok tartışılan CMK 250 nci madde de yapılacak olan değişikliği ilk olarak Ulaştırma Bakanı'nın gündeme getirmesinin nedenlerini şimdi çok daha iyi anlayabiliyoruz. Bu gelişmelerden sonra dosyada yeni gözaltılar ve tutuklamaların olması kaçınılmazdır." ifadelerini kullandı.