Seçim arifesine girdiğimiz şu günlerde kim kazanır, kim kaybeder derdine düşmüşken “bu konuda nerden çıktı! ” diyen okuyucuların serzenişini duyar gibiyim.
Hep aklımdaydı Japon Mühendisi yazmak. Yazmasam vicdanım rahat etmezdi.
Köyde yaşayan biriyle bir ortamda karşılaştım. Biraz sohbet etme fırsatı buldum. Sohbet esnasında bir süre Japonya’da çalıştığını söyledi. Hemen sordum: “Japonlar nasıl insanlardır?” dedim.
Köylü Japonlar için; ben hayatımda onlar kadar dürüst, çalışkan, dedikodu, yalan, dolan bilmeyen bir millet görmedim, dedi.
İşin doğrusu Japonların az çok kişilik özelliklerini biliyordum. Köylünün Japon’lara bu kadar hayranlık duyması doğrusu beni şaşırttı.
Yalanın, dolanın, üçkâğıtçılığın, rüşvetin, hırsızlığın, sahtekârlığın olmadığı bir memleket hiç yoktur diye düşünürdüm.
Olmaz değil mutlaka olur falan…
Japon Mühendisin ölüm nedeni medyaya yansıyınca şaşırmadım değil; “insan tüh vah” çekiyor.” Yazık etmiş kendine” diyor.
İnternetten araştırdığımda Japonlarda buna benzer birçok intihar vakalarının olduğunu öğrendim.
Japonlar devlet yönetiminde de çok ilkeliler. Küçük bir suçlamada, şaibede, devletteki görevlerinden hemen istifa ediyorlar.
Garip ama gerçek!
Kültürümüze çok uzak Japonlar!
Ülkemizde, insanlar hayatlarını kaybetse kimsenin umurunda olmaz. Hiçbir yetkilinin kılı kıpırdamaz. “Ölen ölür. Kalan sağlar bizimdir!” misali hiç bir şey olmamış gibi davranılır. Sorumluluğu kimse üzerine almaz. Kimsenin bedel ödemek gibi bir derdi olmaz. İstifa etmek, yargının karşısına çıkmak hak getire…
Japon mühendis insanlığın yok olduğu bir çağda ülkemize insanlık dersi vermiştir. Demiştir ki; arkadaş boş laflarla insan olunmaz. Ağız dolusu dini nutuk atmakla bu işler hallolmaz. . “aynası iştir kişinin lafa bakılmaz!” Senin ne dediğin değil ne yaptığın önemlidir.
Dünyaya örnek olacak bir davranışımız var mı? Gündemi meşgul edecek bir insani değer yarattık mı? Nerede genel geçer doğrularımız var? Bilimde sanatta evrensel bir eserimiz var mı?
Bırakınız böyle bir insani çabamızın olmasını Japon Mühendisi kimse konuşmadı. Kimse dert etmedi kendine. Sıradan bir haber olarak geldi geçti.
Medya günlerce seçimlerle ilgili haber yapıyor. Siyasi gündemle ilgi programlar organize ediyor. Konuşuluyor da konuşuluyor. Kimse mangalda kül bırakmıyor. Meydan boş salla sallayabildiğin kadar.
Medyanın bol olduğu ülkemizde doğruluk, dürüstlükle ilgi bir kelam edilmiyor.
Ülkemiz için önemli değildi Japon mühendisin neden öldüğü. Derdi de değildi. Ölmüşte ne olmuştu? Onun yerine bir daha Japon mühendis gelirdi
Ülkemiz insanı için Japon mühendisin ölümü sıradandı. Konu edilip medyada tartışılacak mesele değildi.
Maalesef ülkemizde evrensel değerin eseri yok. Doğruluk, dürüstlük, hak hukuk hak getire.
Biz ne kadar inkâr edersek edelim insani değerler her zaman var olacaktır. Yaşanan her meselede ülke olarak yüzümüz kızaracak, insanlığımızdan utancağız.
Dönüp kendimize bak zamanı geldi de geçiyor. Biran önce kendimizle yüzleşmeliyiz.
Toplum nasıl güzelleşir?
Japonlar her anlamda iyi bir örnektir. Ne zaman onlar gibi olursak o zaman yaşanası bir ülke olmaya aday oluruz. İnsanlık o zaman hayat bulur. Güzellik, insani değerler o zaman tavan yapar. Dostluk, kardeşlik, paylaşım, hoşgörü o zaman anlam kazanır.
Gerisi hikâyedir.