İsrail'in 1967 yılından bu yana ilk kez Mescid-i Aksa'ya girişleri gün boyu kapatması, "Aksa'nın İbrahim Camisi gibi Müslümanlar ile Yahudiler arasında bölünmesi için kamuoyunun hazırlanması" şeklinde yorumlandı.
İsrail yönetiminin şu sıralarda Mescid-i Aksa'nın bölünmesi için parlamentoda çalışmalar yaptığı, bu tür uygulamalarla Müslümanların nabzını ölçtüğü belirtildi.
Eski Kudüs Müftüsü ve Mescid-i Aksa İmamı İkrime Sabri, İsrail yönetiminin 1994'te El Halil'deki İbrahim Camisi'ni Yahudilerle Müslümanlar arasında paylaştırdığını hatırlatarak, "İsrail Parlamentosu Knesset'te Mescid-i Aksa'nın bölünmesine ilişkin çalışmalar yapılıyor. Bu yönde çıkacak bir kararı tanımayacağız ve İbrahim Camisi'nde yaşanan trajedinin Aksa'da tekrarlanmasına müsaade etmeyeceğiz" dedi.
Mescid-i Aksa'nın 1967'den bu yana ilk defa tamamen kapatıldığını dile getiren Sabri, şunları söyledi:
"Biz Aksa'yı korumaya devam ettiğimiz sürece İsrail bu gibi adımlar atma cüretinde bulunamayacaktır. Müslümanların Mescid-i Aksa'da bulunduğunu gördükçe bu planlarını gerçekleştiremeyecekler. Biz de buna izin vermeyeceğiz."
Kudüs'teki Filistinlilerin Aksa'nın tamamen kapatılmasına karşı gösterdikleri tepkiden duyduğu memnuniyeti dile getiren Sabri, İslam ülkelerinin liderlerini ise gereken tepkiyi göstermedikleri gerekçesiyle eleştirdi.
Sabri, İsrail yönetiminin Mescid-i Aksa'ya girişleri kapatarak "aşırı sağcı Yahudileri memnun etmek" istediğini dile getirdi.
- "İsrail, Aksa'yı bölme planları üzerinde çalışıyor"
Öte yandan, Mirasımız Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Muhammed Demirci, İsrail'in bu tür uygulamalarla Müslümanların nabzını yokladığını vurgulayarak, "İsrail, Aksa'yı bölme planları üzerinde çalışıyor, yaptıklarıyla da Müslümanların tepkisini ölçüyor" diye konuştu.
İsrail'in "Mescid-i Aksa'yı bölme planı" yaptığını savunan Demirci, şunları kaydetti:
"Bölünme ilk etapta mekansal olacak. Bu da Müslümanlar ve Yahudilerin ziyaret yerleri ayrılarak yapılacak. Zamansal bölünme de 9 saat Müslümanlara, 9 saat Yahudilere ayrılması şeklinde gerçekleşecek."
İsrail'in yıllardır izlediği politikayla Kudüs şehri ve bölünmesine yönelik emrivaki yaptığını belirten Demirci, "İsrail, Mescid-i Aksa'yı 1967'den bu yana ilk kez tamamen kapatarak gerilimi tırmandırma yoluna başvurdu. Önümüzdeki günlerde benzeri uygulamaların yaşanmaması için bu durumun önlenmesi gerekiyor" dedi.
İsrail'in kurucusu David Ben Gurion'un "Kudüssüz İsrail'in bir anlamı yok, tapınaksız Kudüs'ün de bir anlamı yok" şeklindeki sözlerine dikkati çeken Demirci, "İsrail'in başlıca hedefinin Aksa'yı kontrol altına almak olduğunu" ifade etti.
-"Müslümanlar bu ihlallere sessiz kalmamalı"
Aksa'da İsrail'in söz konusu planlarına karşı savunma görevi yürüten öğrenciler ve murabıtlar olduğunu aktaran Demirci şöyle devam etti:
"İslam dünyası, İsrail'in Aksa'yı bölme planının karşısında durmalı. Müslümanlar bu ihlallere sessiz kalmamalı. Mescid-i Aksa yalnızca Arapları ya da Filistinlileri değil dünya üzerindeki bir milyardan fazla Müslümanı ilgilendiren bir meseledir. İslam ülkeleri resmi düzeyde kesin sonuca götüren tavır almalıdır."
Demirci, 23 Kasım'da İsrail'in Mecid-i Aksa'yı bölme planlarıyla mücadelenin yollarını görüşmek üzere toplantı düzenleyeceklerini sözlerine ekledi.
Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya zaman zaman girişine izin veriliyor. El Halil'deki İbrahim Camisi'nde de 1994 yılına kadar Yahudiler, belli saatlerde Hazreti İbrahim'in mezarını ziyaret ediyordu. Baruh Goldstien isimli aşırı sağcı Yahudinin 25 Şubat 1994'te camicemaati üzerine ateş açarak 29 Filistinliyi öldürmesinin ardından İsrail yönetimi, güvenlik gerekçesiyle camiyi ikiye bölmüştü.
SİVİL HABER
Güncelleme Tarihi: 01 Kasım 2014, 19:58