Türk Macar İşadamlari Derneği'nin Budapeşte'de 2012 yilindaki “ Osmanli Kaynaklarina Dayanarak“ gerçekleştirdiği ilk konferansı. Türk Macar İşadamlari Derneği'nin Budapeşte'de 2012 yilindaki “ Osmanli Kaynaklarina Dayanarak“ gerçekleştirdiği ilk konferans

Türk Macar İşadamlari Derneği'nin Budapeşte'de 2012 yilindaki " Osmanli Kaynaklarina Dayanarak" gerçekleştirdiği ilk konferansı.

Türk Macar İşadamlari Derneği'nin Budapeşte'de 2012 yilindaki “ Osmanli Kaynaklarina Dayanarak“ gerçekleştirdiği ilk konferansı. Türk Macar İşadamlari Derneği'nin Budapeşte'de 2012 yilindaki “ Osmanli Kaynaklarina Dayanarak“ gerçekleştirdiği ilk konferans
HABERİN GALERİSİ
Türk Macar Dostluk Grubu

Türk Macar Dostluk Grubu

 Türk Macar İşadamlari Derneği'nin Budapeşte'de 2012 yilindaki " Osmanli Kaynaklarina Dayanarak" gerçekleştirdiği ilk konferansı.
" Osmanlı Macaristan'ında Toplum, Ekonomi Ve Yönetim "  16. Yüzyilda Budin Beylerbeyine bağli Simontornya Sancağı.
Türk Macar İşadamlari Derneği ( TÜMiŞAD ) evsahipliğinde Ramada Plaza Budapest Hotel'de gerçekleştirilen ELTE ( Eötvös Loránd Tudományegyetem Egyetem ) 
Üniversitesi Türkoloji Bölüm Başkani,Şarkiyat Enstitüsü Müdürü,Macar Bilimler Akademisi Doktora sahibi, TC Devlet Liyakat nişanı 
sahibi ve Macar Türk Dostluk Derneği eski Başkani 35 yildir Osmanli Arşiv'inde araştırma yapan Prof.Dr.Dávid Géza"16. yüzyılda Simontornya Sancağı , Osmanlı Macaristan'ında Toplum, Ekonomi ve Yönetim" konusunda konferans verdi..
Çok kalabalık münevver dinleyicinin katıldığı konferans ilgiyle dinlendi.
Konferansın açılış konuşmasını Türk Macar İşadamları Derneği ( TÜMİŞAD ) Başkanı ve DEİK-DTİK Avrupa Bölge Başkan Yardımcısı Osman Şahbaz,"Macaristan ile Türkiye'nin tarihe dayanan gaçmişi, dostluğu ve ortak tarihimizin bulunduğunu, bunu da ekonomi, ticaret ve günümüzün sanat, spor ve kültürleri ile daha yukarılara taşımak hepimizin en büyük görevidir.
Macaristan'in birçok yatırım konusunda teşvik ve avantajlar sundugunu yaşayarak gözlemliyoruz. Bugünlerde global ekonomik kriz Macaristan'ı da bir şekilde etkilese de, uzun soluklu projeksiyonlar oluşturmalıyız. Son 20 yılda yatırımcıya birçok imkan sağlayan Macaristan gelecekte de bu avantajları sunmaya devam edecektir. Macaristan, Türkiye'nin Batı'ya açılan son kapısıdır.Üniversitelerde Türkoloji Bölümü Macaristan'da Türkiye'den önce 1870'li yıllarda açıldığını biliyor, takdirle karşılıyoruz. Macaristan'da günümüzde de Üniversite eğitiminin yüksek sevyelerde olduğuna şahitlik ediyoruz.
Macar Bilim adamlari ve yazarlar 1905 - 2002 yillari arasinda 14 Nobel Ödülü almıştır. Bu da münevver, aydın bir Macar toplumunun varlığının bir nişanı olduğunu göstermektedir." dedi.
Prof.Dr Dávid Géza konuşmasına, bir işadamının böyle yorucu bir kitabı okuyor olmasına şaşırdım, entellektüel kişiler bu metodolojide bir kitabıokuyabileceğini düşünürdüm. Aslında takdirle karşıladım. Düşünen insanlar kitap çıkartıyorlar, düşünmeyenler ise kitap çıkartmıyorlar. Babamın dönemi Marksist bir dönemdi. O günlerde Osmanlı dönemini çok karanlık ve kötü anlatıyorlardı. Bu kitabı yazmama, Osmanlıdaki metodolojiyi anlama gerekçem
sebep olmuştur. Macaristan'da önceden tahrifata uğramış, yıkılmış, dökülmüş kilise ve kaleleri gördüğünüzde kapısında şu yazıya rastlardınız ''Osmanlı döneminde tahrif edildi  ! '' . Bugün bu yanlışların yavaş yavaş farkına varıyoruz.
Osmanlı dönemi Macaristan'ında halk nisbeten rahat yaşadı. Yoksa başka yerlere göç edebilirlerdi. Bir köyde 374 kişiden sadece 5 kişinin 15 yıl içerisinde başka krallıklara göç ettiğini görüyoruz, onlarda evlilik vesilesiyle olmuştur.
Vergi konusu ise; türlerinde artma var. Ancak oran olarak sadece %5 artış olmuş 45 yıl içerisinde. Bu vergi toplama yöntemini üç boyuttan inceledim.
Her neticenin çok doğru vergi toplama yöntemi olduğunu tesbit ettim. Bu nüfusun çok varlıklı ve rahat olduğunu da gösteriyor. Hububat konusunda da çok iyi idi.Özellikle de vergilerin %60'ı  şarap ( şıra ) konularında tahsil ediliyordu. Temeşvar bölgesinde ilk defa Osmanlı döneminde ayrıntılı kayıtlara rastlıyoruz.
Öncesinde böyle bir kayıt tutma yok. Bu bölgelerdeki Beylerbeyi ortalama 1.5 yıl görevde kalmışlar.Sonrasında etraftaki bölgelerde görevlendirilmişler''. dedi Türkcesi, Şimontorna  Budapeşte'nin Güneyinde 120 km. mesafede Kapos ırmağının kuzeyindedir. Budin Beylerbeyi Yahya Paşazade Gazi Mehmet Paşa tarafından 1545 yılında fethedilmiştir. 15 Eylül 1686 yılında Almanlar'ın işgaline kadar Budin Eyaleti'nin sancağıydı.
Simontornya Sancağı : Simontorna, Tamasi, Endrek ve Ozora şehirlerinden oluşuyordu.
Simontornya Kalesi bugün, 33 yıl önce hassas bir restorasyon  çalısmasının sonunda Macaristan'ın eşsiz Rönesans dönemi eserlerinden biri olarak kapılarını ziyaretçilerine açtı. Kale geçmişte tarih kokan duvarlarıyla birlikte geçmişte harekletli bir zaman geçirmiş, 140 yil boyunca Osmanlı Sancak merkezi olarak askeri ve  idari merkez olarak kaderini icra etmistir.Osmanlı Serhat boyunda üzerinde Palota Kalesinin tam karşısında olmasından dolayı o dönemde stratejik önem arzetmiştir. Uzun yillar süren Osmanlı egemenliği döneminde etrafında önemli gelişmelere şahitlik etti.
Nüfus azaldı, köyler, kasabalar seyrekleşti ,bölgedeki etnik dengelerde degişiklikler meydana geldi.
 
Konferans sonrasinda misafirlere aksam yemegi ve yaninda Türk baklavasi ikram edildi.
Konferans sonunda Prof.Dr.Dávid Géza'ya Dernek Plaketini T.C. Büyükelçiliği 2. Sekreteri Anıl Kayalar takdim etti.
Türk Macar ilişkilerindeki Akademik ve Kültürel katkılarından dolayı Öğretim üyesi Edit Tasnádi'ye plaketini T.C. Büyükelçilik Ticaret Müşaviri Evrim Demirci Soranlar takdim etti.
TÜMİŞAD'ın geçmiş dönemde yönetim  kurulunda bulunan işadamları, Tahsin Er'e T.C. Büyükelçilik Ticaret Müşaviri Fatma Seda Sevgi, Bahaettin Sancar'a plaketini THY Macaristan Müdürü Levend Arısoy ve Tümişad Başkan Yardımcısı Emin Altaç takdim etti.
Konferans ve plaket takdiminden sonra hep birlikte hatıra fotografı çektirildi.
Doğu ve Orta Avrupa'yı etkisi altına alan soğuklar, Macaristan'daki son 30 yılın en dondurucu havasının yaşandığı günümüzde, misafirler Konferans sonrası sohbetin ve birlikte değerlendirme yapmanın tadına vardılar. Konuklar geç saatlere kadar kültür, eğitim, sanat ve güncel konularda derin sohbete daldılar, 
özlem giderme fırsatı yakalayarak uzun süre salondan ayrılmadılar.
Dr.Kamil Nas'ın ; Tarih kitaplarına günümüz yansıması nasıl ? sorusuna ise, Bu konu yavaş yavaş düzelecek.Doğruları okudukça Macarlarda doğruyu bulacak oldu.
 Seminer sonund Prof.Dr.David Geza kitabını imzalayarak Başkan Şahbaz'a hediye etti.
Türk Macar Isadamlari Derneginin Kültüre katkisi takdirle karsilandi. Seminere Kimler Katildi,Seminere Tümisad yönetimi ve üyeleri ile birlikte TC. Büyükelciligi 2.Sekreteri Anıl Kayalar, Ticaret Müsaviri Evrim Demirci Soranlar, Ticaret Müsaviri Fatma Seda Sevgi, TÜMİŞAD Başkan Yardımcısı Emin Altaç, Macar Türk Dostluk Derneği Genel Sekreteri Öğretim Üyesi Edit Tasnádi,THY Budapeşte Müdürü Levend Arısoy, Dr.Kamil Nas,Macaristan İslam Kültür Derneği Başkani Fadıl Başar, Flormar Hungary temsilcisi Mete Atug Macar ve Türk isadamlari, timciler ve ögrenciler katildi.

SİVİL HABER

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner309

banner225

banner209