E-reçete ve avuç içi damar izi ile kimlik doğrulama sistemleri dün başladı. Uygulamalarla sahtecilik bitecek ve tasarruf sağlanacak.

Reçetelerin elektronik yolla yazılmasına dayanan e-reçete sistemi dün itibariyle hayata geçti. Bundan böyle e-reçete projeyle birlikte ilaca ulaşmada hastanın T.C. kimlik numarası ve hekimin hastaya vereceği bir kod yeterli olacak.

Doktor hastayı muayene ettikten sonra, Sosyal Güvenlik Kurumu'nun (SGK) veri tabanına hastanın kullanacağı ilaçları yazacak. Hasta eczaneye gittiğinde kendisine ait ilaçları görecek. Dilerse doktor, hastalarının hangi ilaçları aldığını bilmesi için kâğıt olarak da reçete verecek. 1 Ocak 2013 itibariyle kâğıt reçete dönemi tamamen sona erecek. Bu sayede yanlış anlaşılmalar ve yazım hataları da ortadan kalkacak. Öte yandan hastaya hangi ilacın hangi doktor ve eczacı tarafından verildiği de kayıt altına alınmış olacak. Böylelikle her türlü suistimalin önüne geçilecek.

Dün itibariyle uygulamaya giren bir diğer önemli proje ise "Avuç içi Damar Tanıma Sistemi" oldu. Yeni sistemle birlikte hiç kimse bir başkasının kimliğiyle muayene olamayacak ve hastaneye gelmediği halde gelmiş gibi gösterilemeyecek. Sistem şöyle işleyecek. Önce hastaların damar izi kayıt altına alınacak. Muayeneye giden hasta cihazın üzerine elini koyacak ve sistemdeki damar iziyle eşleştirilecek. Bu işlem yaklaşık 30 saniye sürecek ve sistem eşleştirmenin yapıldığını bildirerek hastayı kayıt altına alacak. Hasta ilk defa geliyorsa hem sağ hem de sol elinin üçer defa kaydı alınacak. Sonraki müracaatlara sadece doğrulama yapılacağı için tek elden bir defa kayıt alınması yeterli olacak.

SİVİL HABER