Hakan Göksel'in haberi
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde yaptığı benzetme Merkez Bankası eski ve yeni başkanlarının trenini ve uçağını hatırlattı.
Ekonomi yönetiminin dönem dönem yaptığı benzetmeler gündeme damgasını vuruyor ve ekonomik tartışmalar da bu benzetmeler üzerinden yürüyor…
Ekonomik benzetmelere önce raylar üzerinde başladı.
İlk örneği 2009 yılında ‘paranın patronu’ olan Merkez Bankası Eski Başkanı Durmuş Yılmaz’dan geldi. Küresel krizin başladığı 2008 yılında, krizin Türkiye’ye etkileri de tartılıyordu. Dünyadaki kriz nedeniyle 2009 yılında Türkiye ekonomisi yüzde 4,7 daraldı.
O günlerde krizden çıkış benzetmesi olarak Yılmaz "Tünelin ucunda ışık göründü. Ancak bu ışık araba da olabilir. Bu nedenle ihtiyatlı olalım" dedi.
Yılmaz’a göre Türkiye ekonomisi o dönem raylar üzerinde yol alıyordu.
Raylar üzerinde 2009’da yüzde 4,7 küçülen Türkiye ekonomi 2010 yılında ise hızlandı ve havalanmaya başladı. 2010 yılında Türkiye, Avrupa’da ve dünyada büyüme rakamlarında rekorlar kırdı. Ekonominin uçtuğuna dair kimsenin şüphesi yoktu.
Ama o dönemde küresel kriz tehdidi Türkiye’yi de ürkütüyordu. Ayrıca Türkiye’de bir takım yapısal sorunların yanı sıra cari açık gibi ciddi tehditler de söz konusuydu.
İkinci benzetme bu kez paranın yeni patronundan geldi fakat bu kez benzetmeyi yapan eski değil yeni Merkez Bankası başkanıydı.
2010’da 8,9, 2011 yılında 8,8 büyüyen Türkiye ekonomisini Merkez Bankası Başkanı Başçı uçağa benzetti. Küresel ekonomide derinleşen kriz ve yaklaşan fırtına uçan ekonomimiz için risk oluşturmaya başladı. Türkiye ekonomisini soğutacak tedbirler alınmalı ve krizden etkileri aza indirilmeliydi.
Kokpitteki ekonomi yönetimi fırtına önünde uçan Türkiye uçağının tekerlerini yere değdirmeyi başardı. Sağ salim iniş gerçekleşti. Yalnız uçak henüz tam olarak durmamıştı ve hala kemer ikaz lambaları yanıyordu.
Bu dönemde Başçı ‘Türkiye’de yumuşak iniş gerçekleşti. Kemer ikaz ışıkları henüz sönmedi. Lütfen kemerlerinizi çözmeyin. Fırtına arkadan geliyor’ diyerek ekonomi gündemine damga vuracak yeni benzetmeyi yaptı…
Ekonomi gündemine damga vuran üçüncü benzetme Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’dan geldi. Babacan Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, konvoyları Uludağ’a çıkarken karşılaştığı yol ve sisi ekonomik durumla özdeşleştirdi.
Babacan’a göre zirveye çıkılıyordu ama zirveye çıkarken bastıran sis nedeniyle hızlarını azaltmışlardı.
Babacan konuşmasında küresel krizdeki belirsizlikten örnek vererek ''İşte böyle bir ortamda biz ne yapıyoruz Türkiye olarak? Karşımıza çıkacak her türlü senaryoya hazırlıklı olabilecek bir senaryo izliyoruz. Yani karşımıza bir şey çıktığında, 'biz bunu hesaba katmamıştık, bu da nereden çıktı' demememiz gerekiyor. En kötü senaryolarda dahi Türkiye ekonomisine olan etkileri minimumda tutabilecek bir politika seti içinde devam ediyoruz. Böyle belirsizliklerin, sisin çok, öngörülebilirliğin az olduğu dönemde hızı düşürmek gerekiyor. Aslında bizim de yaptığımız fiilen bu. 'Çünkü göremiyorsunuz, önünüze ne çıkacağı belli değil. İşte, 2012'de de aslında yaptığımız bu. Belki yüzde 8-9 değil, ama yüzde 4 gibi bir büyüme oranı, ama emniyetli, kendimizden emin, önümüze çıkacak olaylarda da kolay yön değiştirebileceğimiz, manevra kabiliyetinizi koruyabileceğiniz bir hız. Bunun için bütçe disiplini olmazsa olmaz bir şart. Asla taviz yok' dedi.
Türkiye ekonomisi son 10 yılda kayda değer bir büyüme gerçekleştirdi. Ak Parti’nin 2002 iktidara gelmesinden bugüne 10 yılın 9'unda (yalnızca 2009'daki küresel kriz kaynaklı daralma hariç) büyüdü.
2012 için dünyanın süper güçlerinin döküldüğü dönemde yüzde 4 büyüme bekleniyor üstelik kontrollü büyüme…
Yıllar Büyüme hızı
1999 -3,4
2000 6,8
2001 -5,7
2002 6,2
2003 5,3
2004 9,4
2005 8,4
2006 6,9
2007 4,7
2008 0,7
2009 -4,7
2010 8,9
2011 8,8 (son çeyrek hariç)
(Türkiye'nin büyüme rakamları)
2002 yılında 3492 dolar olan kişi başına düşen Gayrı Safi Yurtiçi Hasıla 6487 dolar arttı. Artış sadece 2009 yılında küresel kaynaklı olarak kesintiye uğradı...
Kişi Başına GSYİH (USD) 2002-2010
++
Türkiye ekonomisi mevcut iktidarın yönetiminde trenken yüksek hızlı tren oldu sonra uçağa dönüştü. Son 10 yılda önemli başarılar elde etti. Özel sektör kamu işbirliği ile 2023 hedefine emin adımlarla ilerleyen Türkiye, ekonomisi makinistte de olsa pilotta da emin ellerde...
Haber7
Haber Kaynağı : Haber7.com