Gül, Çek Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Vaclav Klaus ile katıldığı TOBB'da düzenlenen Türk-Çek iş Forumu'nda, iş adamlarına hitap etti.
Klaus'un Türkiye'ye 6 yıl içinde ikinci kez geldiğini anımsatan Gül, Çek mevkidaşının Türkiye'deki değişiklikleri görebileceğini ifade etti. Klaus'un bir ekonomist olduğunu ve geçmişte başbakanlık ve bakanlık yaptığını anlatan Gül, ''Eminim ki Türkiye'deki değişiklikleri yakından takip ediyordur. Türkiye'nin bu 6 yılda nereden nereye geldiğini en iyi bilen kişilerden biridir. Kendisiyle zaman zaman bir araya geldiğimizde bu konuları tartıştığımız için ilgisini yakından biliyorum'' diye konuştu.
Gül, Çek Cumhuriyeti'nin AB dönem başkanlığı yaptığı 2009 yılında bu ülkeyi ziyaret ettiğinde karşılıklı yatırım anlaşması imzaladıklarını anımsatarak, o dönemden bu yana ekonomik anlamda iyi gelişmeler olduğunu ve ticaretin durgunluğa rağmen arttığını söyledi.
''Türkiye'nin aslında Çekler ile ilişkisi çok eskilere gider'' diyen Gül, Türk sanayisinde Çek makine sanayisinin öneminin herkes tarafından bilindiğini belirtti. Gül, cumhuriyetin ilk yıllarında Türkiye'de kurulan bazı fabrikalarda Çekler ile işbirliği yapıldığını anlattı.
Cumhurbaşkanı Gül, Türk-Çek ilişkilerine yeni bir ivme vermek için bir arada olduklarının altını çizerek, Klaus ile iş forumuna iş adamlarını teşvik için katıldıklarını dile getirdi.
Türk ve Çek iş adamlarının iki ülkenin ekonomik yapısını, performansını, rakamlarını çok iyi bildiğine emin olduğunu belirten Gül, iki ülke arasındaki potansiyelin yüksek olduğunu vurguladı.
Çek enerji sektörünün Avrupa'da ve Avrupa dışında çok başarılı olduğunu ifade eden Gül, ''Bu konuda da çok eskiye dayanan işbirliğimiz var. Özellikle enerji üretim türbinlerinde çok iyi bir ilişkimiz var. Bizim birçok enerji üretim tesisimizde sizin ürettiğiniz türbinler çalışır'' ifadelerini kullandı.
-Türkiye'nin pazar genişliği-
Türk ve Çek iş adamlarının Türkiye'nin dışında da ortak işlere imza atabileceğini anlatan Gül, Türkiye'nin hinterlandının genişliğine dikkati çekti. Gül, Türk iş adamlarının Ortadoğu, Orta Asya, Kafkaslar başta olmak üzere Afrika ve daha uzak coğrafyalarda başarılı işler yaptığını söyledi.
Gül, Çek Cumhuriyeti'nin ihracatının çok büyük kısmını AB ülkelerine yaptığını belirterek, Türkiye'nin ihracatta pazar çeşitliliğine yöneldiğini kaydetti. Türkiye'nin AB'ye ihracatının bir zamanlar yüzde 60'a yakın olduğunu anlatan Gül, şöyle konuştu:
''Sıkıntıları gördük ve pazarımızı genişletme ihtiyacı hissettik. Latin Amerika'dan başladık, Afrika'nın neredeyse bütün ülkelerine akın akın gidiyoruz. Orta Asya ile ilişkilerimizi çok daha güçlü hale getiriyoruz ve bugün AB'ye olan ihracatımız yüzde 45'e düştü. Şüphesiz ki Avrupa piyasası en önemli piyasa. Avrupa gümrük piyasasının içinde olan iki ülkeyiz. Her ne kadar Avrupa Birliği içinde Çekler'in büyük bir cesaretle ayrı duruşları varsa da Sayın Cumhurbaşkanı'nın dikkati çeken cesur eleştiri söz konusuysa da Avrupa hepimiz için önemli. İşte oradaki durgunluk sizin de bizim de ihracatımızı direkt olarak etkilemekte. Nitekim finans krizi yaşandığında bizim otomobil ihracatımızda çok büyük sıkıntılar yaşandı. Öyle oldu ki otomobil fabrikalarımızı kapatmamak için üretimi durdurduğumuz sırada oradaki işgücünü desteklemek zorunda kaldık. O açıdan Avrupa'nın önemini ihmal edemeyiz. Ama ikili ilişkilerimizi, başka ülkelerdeki çalışmalarımızı da ihmal etmememiz gerekir. Bu potansiyelin büyük olduğunu görüyorum. Geleneğe dayanan işbirliğini önümüzde taşıyabilmemiz lazım. Onun için önünüz açık.''
Gül, Çek iş adamları ve sanayisinin Türkiye'de itibarlı bir yeri olduğunu, Türkiye'nin dinamizmi ve Türk iş adamlarının başarısının da yakından takip edildiğini dile getirerek, iki ülke iş adamlarına ortaklıklar yapmaları çağrısında bulundu.
Haber Kaynağı : Haber7.com