Elektrik Üreticileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Önder Karaduman, doğalgaz fiyatlarının Brent petrole bağımlı hale getirildiğini, kömürün de petrole endekslendiğini belirtti.
Türkiye'nin dünyanın en pahalı metasından (doğalgaz) elektrik ürettiğine dikkati çeken Karaduman, petrol fiyatlarındaki artışın normal olarak doğalgaz fiyatlarına yansıması nedeniyle önümüzdeki dönemlerde doğalgaz fiyatlarında da artış görüleceğini, elektrik üreticilerinin maliyetinin artması nedeniyle de artışın elektrik fiyatlarına yansıyacağını söyledi.
Elektrik üreticilerinin doğalgaz santrallerindeki makinelerinin verimine göre maliyet hesabı yaptığına işaret eden Karaduman, bu maliyete bir miktar kar marjı koyarak, elektriği satmak istedikleri fiyata ilişkin bir teklifte bulunduklarını, doğalgaz fiyatlarının petrol fiyatlarına bağlı olarak yükselmesi halinde üreticinin maliyetinin de yükseleceğini belirtti.
Suriye, İran ve Ortadoğu'daki gelişmelerin petrol fiyatlarını her an yukarı doğru hareket ettirebileceğinin altını çizen Karaduman, ''Sonuçta petrol fiyatlarındaki artışın doğalgaz fiyatlarına yansıması kaçınılmaz olacaktır. Bu da elektrik fiyatlarının yükselmesi sonucunu getirecektir. Bunun tersini iddia etmek matematiğe aykırı bir şey olur'' diye konuştu.
-''Doğalgaza bağımlılık...''-
Geçtiğimiz kış aylarının ağır ve sert geçmesi nedeniyle doğalgazın daha çok ısıtma ve sanayi üretimi ağırlıklı verilmeye başlandığını, elektrik üretimindeki doğalgaz kullanımının ise sınırlandırıldığını hatırlatan Karaduman, şöyle devam etti:
''Bu dönemde ikincil yakıta geçme talimatı verildi. İkincil yakıt zaten doğalgazdan daha pahalı bir yakıt. Bunlar petrol ve türevleri ürünler... Genelde doğalgaz kullanmayan tesisler, ikincil yakıtta nafta veya fuel oil kullanırlar. Bu yıl elektrik fiyatlarında kısa süreli de olsa anormal rakamlar görüldü. Bu anormal rakamlara yavaş yavaş alışmak zorundayız. Bir ülke doğalgaza bağımlı hale getirilirse, bunun sonuçlarına da katlanılmak zorunda.
Doğalgazdaki üretimin yüzde 30'lara çekilmesi yönünde açıklamalar var. Bu sevindirici bir durum. Fakat benim merak ettiğim şu; Bugün Türkiye'de doğalgazda 16 bin 300 megavatlık kurulu güç var. Geçtiğimiz kış döneminde doğalgazla üretim yapan santrallere gaz yetiştiremezken ve doğalgazdan üretimin tehlikeli olduğunu savunurken, şimdi bakıyorsunuz 30 bin megavatlık elinde üretim lisansıyla dolaşan doğalgaz yatırımcısı var. Biz 16 bin 300 megavatın doğalgazını karşılayamazken, bundan şikayet ederken, bu ülkede hala doğalgaz yatırımı yapılıyorsa ben buna söyleyecek bir şey bulamıyorum. Bunun önüne geçmek lazım. Liberallik, serbestlik demek önüne gelene lisans vermek demek değildir. Ülkenin birtakım politikaları vardır. O politikalara dikkat etmek lazım. En üst seviyede belli ki Sayın Başbakan da petrol fiyatlarının artışından, enerji giderlerimizin yüksek olmasından endişe ediyor. O halde bizim kurum ve kuruluşlarımızın da buna göre tedbir alması lazım.''
-''Doğalgazın üzerinde oturan Rusya, yüzde 20'sini üretiyor''
Önder Karaduman, Türkiye'de elektrik üretiminin örneğin yüzde 20'sinin doğalgazdan elde edilmesi halinde petrol fiyatlarının etkisinin daha az olacağına dikkati çekerek, ''Rusya doğalgazın üzerinde oturuyor ve elektrik üretiminin yüzde 20'si doğalgazdan. Sanki doğalgazın üzerinde biz oturuyoruz. Biz yüzde 20'lerde kalmış olsaydık, elektriğin yüzde 80'ini hidroelektrik, kömür, jeotermalden üretseydik 'petrol fiyatları ne kadar artarsa artsın endişe etmemize gerek yok, elektrik fiyatlarımız çok etkilenmez' diyebilirdik. Ama diyemiyoruz. Çünkü yüzde 50'nin üzerinde doğalgaza bağımlıyız'' şeklinde konuştu.
-''Dış şoklardan korunmanın sihirli formülü yok''-
Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) Başkanı Ceyhan Saldanlı da petrol fiyatlarındaki ciddi bir yükselişin doğalgaz fiyatlarını da etkileyebileceğini, elektrik fiyatlarının maliyetlerin artması nedeniyle de yükselmesinin kaçınılmaz olacağını söyledi.
Sektörde belli aralıklarla, üç ayda bir maliyetlerin kontrol edildiğinin altını çizen Saldanlı, ''Maliyetlerin yansıtılması kaçınılmaz. Ama geçici birkaç gün yükselme olur, arkasından düşerse fiyatlar üç ayda bir kontrol edildiği için anında yansıtılmaz. Elektrikte maliyetler üç ayda bir gözden geçirildiği için kalıcı şekilde hammadde ve doğalgaz fiyatlarının artması halinde elektrik fiyatları da ister istemez yükselecektir'' yorumunu yaptı.
Bu etkilerden kurtulmanın yolunun doğalgazın ağırlığının azaltılmasından geçtiğini belirten Saldanlı, şunları kaydetti:
''Türkiye'nin kendi kaynaklarını, rüzgar, hidroelektrik kaynakları, yerli kömürü devreye alması gerekiyor. Dış şoklardan korunmak için sihirli bir formül yok. Bu, enerji sektörünün yapısal dönüşümünden geçiyor. Çevresel yatırımları ihmal etmeden bunların yapılması gerekiyor. Yerli kömüre, hidroelektriğe dayalı yatırımlar tamamlanırsa Türkiye'nin korkulu rüya görmekten kurtulacağını düşünüyorum'' dedi.
Haber Kaynağı : Haber7.com