TÜİK, enflasyon sepetini güncelledi. Ayran, katı meyve sıkacağı ve 2000 cc'nin üzerindeki otomobiller sepete girdi. Üzüm yaprağı, elde yıkamak için çamaşır deterjanı ve bilgisayar için webcam sepetten çıkarıldı.
TÜİK Başkanı Aydemir
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Başkanı Birol Aydemir, ''Herhangi bir istatistiği atma ya da farklı hesaplama lüksümüz yok'' dedi.
Aydemir, düzenlediği basın toplantısında ilgili daire başkanlarıyla birlikte istatistiklerin uluslararası standartlara uygunluğu, gelecekte nasıl bir TÜİK görüleceği, işgücü istatistikleri ve enflasyonun nasıl hesaplandığına ilişkin bilgi verdi.
İstatistiklerin geçmişten hareketle geleceğe yönelik veriler olduğunu belirten Aydemir, bunların bağımsız, bilimsel kurallara göre üretilmesi gereğine vurgu yaptı. Aydemir, söz konusu verilerin güncel, güvenilir, karşılaştırılabilir ve bağımsız olması gerektiğini ifade etti.
Kamuoyunda TÜİK istatistiklerinin inandırıcılığına ilişkin bazen endişeler olabildiğini ifade eden TÜİK Başkanı, bunu değiştirmek için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi.
TÜİK Kanunu'na atıfta bulunarak, başkanın bağımsızlığına dikkati çeken Aydemir, TÜİK başkanlarının 5 yıllığına atandığını ve istifa etmedikleri sürece görevden alınamadıklarına işaret etti.
Bireysel istatistikleri kimseyle paylaşmadıklarını da anlatan Aydemir, ''Herhangi bir istatistik metodu seçtiysek inandığımızdandır, yoksa kanun ile kimsenin bize bu yönde talimat veremeyeceği açık. Gerekli yerlerle istişareler olabilir, ama son karar bizimdir'' diye konuştu.
''Herhangi bir istatistiği atma ya da farklı hesaplama lüksümüz yok'' diyen Aydemir, bunun yanında TÜİK'in Türkiye'nin genel idari, sosyo kültürel ve insani yapısından ayrı düşünülemeyeceğini kaydetti. İdari kayıtların ne kadar iyi olduğu konusunundaki tartışmalara da değinen Aydemir, ''Böyle bir ortamdan kendimizi soyutlayamayız. Türkiye'de ne kadar iyileşme olursa, bizim istatistiklerimiz de o kadar iyi olur'' dedi.
Aydemir, Resmi İstatistik Programının ikincisinin (2012-2016) uygulanmaya başlandığını ve bunun web sitesinde yayımlanacağını da bildirdi.
Strateji Geliştirme Dairesi Başkanı Dorsan
Toplantıda ''Gelecekte Nasıl Bir TÜİK Göreceksiniz?'' başlıklı bir sunum yapan Strateji Geliştirme Dairesi Başkanı Nilgün Dorsan birinci resmi istatistik programı döneminde Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi oluşturulduğunu, iş kayıtları ve tarımsal istatistikler konusunda önemli adımlar atıldığını söyledi.
Dorsan, veri derleme ile yayınlama zamanlarında iyileştirmeler yapıldığını kaydederken, ulusal veri yayınlama takviminin de yayımlandığını ifade etti.
TÜİK Başkanı Aydemir ise Resmi İstatistik Programı ile dağınıklıkların giderildiğini vurguladı ve ikinci resmi istatistik programı döneminde kaliteye yönelen, uluslararası standartlara önem veren bir yapıya geçileceğini ifade etti.
Enflasyon Hesaplaması
Enflasyonun nasıl hesaplandığı konusunda sunum yapan Fiyat İstatistikleri Grup Sorumlusu Cengiz Erdoğan ise 2011 yılında enflasyon hesaplamasında 445 madde, 1154 madde çeşidinin kullanıldığını, bu verilerin 81 il merkezi, 74 ilçe, 27 bin işyeri ve 3 bin 993 konuttan derlendiğini, toplamda 375 bin fiyat alındığını kaydetti.
Enflasyon hesaplamasında ana grup ağırlıkları konusunda bilgi veren Erdoğan, sepetteki en ağırlıklı ilk 20 ürünü; ''kira, taze sebzeler, ekmek, elektrik, otomobil, su, benzin, cep telefonu görüşme ücreti, et, taze meyveler, tüp, dolmuş ücreti, LPG, sigaralar, doğalgaz, kömür, mazot, beyaz peynir, lokantada yenenler ve deterjanlar'' olarak sıraladı.
2012 yılında endeks sepetinin kapsamı ve ağırlık yapısının güncellendiğini anlatan Erdoğan, sepetten mal ve hizmetlerin çıkarılması ve sepete alınmasında binde 1 ağırlığın dikkate alındığını hatırlattı.
2012 yılında 15 adet gıda ürünü için aylık fiyat derleme periyodunun 2'den 4'e yükseltileceğini, dönemlerarası çok az fiyat değişimi gösteren 78 madde için derleme periyodunun ayda bire indirileceğini anlatan Erdoğan, 2012 yılında cari dönem fiyatlarının ay içinde derlenen tüm fiyatların geometrik ortalaması alınarak hesaplanacağını kaydetti.
Sepete giren-çıkan ürünler
Erdoğan'ın verdiği bilgiye göre, ''Ayran (1 litre), katı meyve sıkacağı, bulaşık deterjanı (bulaşık makinası için tablet), araba yıkama ücreti, duş jeli, otomobil (2 bin cc) otoban geçiş ücreti (2012 yılında 12 çeşit ile temsil ediliyor-2 yeni çeşit eklendi) şehirlerarası tren ücreti (bu yıl 20 hat ile temsil ediliyor-1 hat eklendi, 4 hat çıktı) uçak ücreti (bu yıl 64 hat ile temsil ediliyor 10 hat eklendi 1 hat çıktı), cep telefonu görüşme ücreti (2012'de 233 çeşit ile temsil ediliyor-5 yeni çeşit eklendi, 1 çeşit çıktı), özel televizyon aidatı (2012 yılında 12 çeşit ile temsil ediliyor 11 yeni çeşit eklendi, 5 çeşit çıktı), magazin ve dergi (bu yıl 8 çeşit ile temsil ediliyor 1 çeşit eklendi 1 çeşit çıktı)'' enflasyon sepetine girdi.
''Üzüm yaprağı, erkek palto, şeffaf ampul, elde yıkama için çamaşır deterjanı, 5 cclik enjektör, bilgisayar için webcam kamera, VCD, çevirmeli internet aylık ücreti ve ADSL modem'' ise sepetten çıkarıldı.
''İstatistikçinin namusu''
Sunumların ardından soruları yanıtlayan Aydemir, bazı meyve ve sebzelerdeki aşırı fiyat oynamaları hatırlatılarak bu konuda neler yapılacağına ilişkin soruya karşılık, geçen yıl kiraz gibi bazı meyve ve sebzelerde bu tür ekstra fiyat oynaklıklarını tespit ettiklerini, ancak ''istatistikçi namusu'' açısından yıl içinde bir yöntem değişikliğine gitmediklerini söyledi. Aydemir, bu yıl söz konusu oynaklığın giderilmesine yönelik olarak 15 temel üründe ayda 2 kez fiyat alma yerine her hafta fiyat alma yoluna giderek yukarı veya aşağı yönlü aşırı sapmaları önleyeceklerini kaydetti.
TÜİK olarak yöntem değişikliğine olaylardan hareketle değil, uluslararası standartlara uyum açısından bakacaklarını dile getiren Aydemir, ''Rakam yüksek-düşük buna bakmayız. Yöntem doğruysa, rakamın ne çıkacağı TÜİK'in üzerinde duracağı bir konu değildir. İstatistik bilimi, uluslararası normlar neyse onun dışında başka bir işlem yapmayız'' dedi.
AB ile istatistikler konusundaki temel uyumsuzluk noktaları konusundaki bir soruya da Aydemir, burada yöntem, tanım, kavram ve sınıflamada bir sıkıntı bulunmadığını, ancak zamanlama konusunda bazen uyumsuzluklar yaşanabildiğini kaydetti.
Bir kurum ne kadar şeffaflaşırsa verilerine de güvenin o derece artacağına dikkati çeken Aydemir, enflasyon sepetindeki ürünlerin ağırlıklarını 3 Şubat tarihinden önce internet sayfalarında açıklayacaklarını söyledi.
Maliye Bakanı'nın yeniden değerleme oranını Ekim enflasyonu öncesinde açıkladığı hatırlatılarak, bunun TÜİK Kanunu'nda yer alan ''hiçbir makama önceden bilgi vermeme'' prensibiyle bağdaşıp bağdaşmadığının sorulması üzerine de Aydemir, kendisinin bir teknisyen olduğunu hatırlattı ve Maliye Bakanının yaptığı açıklamanın kendisine sorulması gerektiğini ifade etti.
Aydemir, bunun yanında söz konusu açıklamanın yapıldığı tarih olan Ekim başında daha enflasyonun hesaplanmadığını, kendisinin bile enflasyon verilerini açıklanacakları günün sabahında görebildiğini bildirdi.
Fiyat İstatistikleri Grup Sorumlusu Cengiz Erdoğan da bu soruya yönelik olarak Maliye Bakanlığı'nın hesaplamayı muhtemelen son on iki aylık ortalamalardan yola çıkarak yaptığını, son 1 aydaki enflasyon verisinin böyle bir hesaplamayı ancak 12'de 1 oranında etkileyeceğini, dolayısıyla sapmanın çok az olacağını söyledi.
Birol Aydemir de hiçbir şekilde herhangi bir verinin önceden kimseye verilmediği ya da açıklanmadığının altını çizerek bu konuda kanunun kendilerine verdiği yetkiyi kullandıklarını belirtti.
''Bekle göreceksin...''
Aydemir başka bir soru üzerine de yeni endeksler üzerinde çalıştıklarını, örneğin kentlerin yaşam endeksi çalışmasına başladıklarını ancak bunların ne zaman ortaya konulabileceğinin kesin olmadığını söyledi. Aydemir, bu noktadaki iş gücü ve maliyet gibi sınırlılıklara işaret etti.
Birol Aydemir, TÜİK verileriyle sokaktaki enflasyonun tutmadığı yönündeki eleştiriler hatırlatılarak, bu konuda bir çalışma olup olmadığının ve gelir gruplarına göre bir enflasyonun ortaya konulup konulmayacağının sorulması üzerine de kendisine de dönem dönem bu tür şikayetler ve e-mailler geldiğini söyledi. Bu konudaki bir anısını anlatan Aydemir, Aralık ayında kendisine e-mail gönderen bir vatandaşın mesajında ''Memura daha fazla zam vermemek için Aralıkta enflasyonu eksi çıkartacaksınız değil mi? diye sorduğunu, kendisinin de cevabında ''bekle göreceksin'' dediğini söyledi.
Gelir gruplarına göre bir enflasyon hesaplaması yapmayacaklarını, uluslararası literatürde böyle bir hesaplamanın bulunmadığını kaydeden Aydemir, bunun karışıklıklara da yol açacağını savundu. Aydemir, buna karşılık kendi içlerinde yaptıkları dar bir çalışmanın en üst gelir grubu ile en alt gelir grubunun enflasyonunda yıllık bazda sadece 1 puan civarında oynamanın görüldüğünü ortaya koyduğunu bildirdi.
TÜİK Başkanı, ''Şubat'ta mevsimsellikten arındırılmış bir sepet görecek miyiz'' şeklindeki soruya cevap verirken de ''Smoothing'e (zımparalama) bu sene geçmeyeceğiz'' dedi.
Aydemir, işsizlik rakamlarına ilişkin bir soruya da ''Çalışma Bakanlığı Müsteşarı şapkası'' ile cevap vermek istediğini, bazı durumlarda işsizliğin açıklanan rakamların da altına olabildiğini söyledi. Birol Aydemir, bu duruma örnek verirken, bir arkadaşının üç ay boyunca gazete ilanının ardından metro kapılarında, cami çıkışlarında eleman aradığına ilişkin ilan dağıttığını ama çalışacak kimseyi bulamadığını anlattı.
Haber Kaynağı : Haber7.com