Sancak, "Eczacıbaşı, aday olursan destekleriz dedi ama arkadaşım Yılmaz'a rakip olmak istemedim.
Yoksa, ayrı bir liste çıkarıp, 'Arap Baharı'nı TÜSİAD'a getirecektim. 2 yıl sonra aday olacağım" dedi.
İşadamı Ethem Sancak, TÜSİAD'ın yeni başkanlık adaylığı seçiminde şimdiye kadar gizli kalan bir konuyu BUGÜN'e açıkladı.
"TÜSİAD'a başkan adayı olacaktım ve Başkanlar Konseyi'ne karşı üyeler adına liste çıkaracaktım" diyen Sancak, şu bilgileri verdi:"Çok da güzel de olurdu. TÜSİAD'a Arap Baharı'nı getirecektim ama çok sevdiğim bir tarımcıyı arkadaşım Muharrem Yılmaz'ı aday yaptılar. Onunla, bir elmanın iki yüzü gibiyiz. Ben Muharrem Bey'e karşı aday olmak istemedim."
Ezacıbaşı, adaylık önerdi
Sancak, ilk kez dillendirdiği bu konuyla ilgili görüşlerini açıklarken, "Size adaylık önerisi geldi mi?" sorusuna karşılık da şöyle konuştu: "Yılmaz'ın kendisine de söyledim. 'İki yıl başkanlık yap, sonra sana karşı rakibim' dedim.
Bülent Eczacıbaşı bana, 'Biz sizi Başkanlar Konseyi olarak öneririz' dedi. Ben de ona, 'Sizin adayınız olmam. Ben, TÜSİAD'ın vicdanının ve özgür bireylerinin adayı olacağım ve sizin Başkanlar Konseyi'nin adayını da devireceğim' dedim.Bunun üzerine Yılmaz aday oldu. Muharrem Bey'in dışında karşıma kimi çıkarırlarsa aday olsaydım devirirdim. Ben yeni sütçüyüm, eski sütçü ile yeni sütçü kapışmaz."
2 yıl sonra demokrasi getireceğim
Sancak, iki yıl sonra TÜSİAD'a kesinlikle aday olacağını ısrarla söylerken de neler yapacağını şöyle özetledi: "Eğer, üyeler oy verirse TÜSİAD'a demokrasiyi getireceğim. Ben başkan yardımcılığı da yaptım, tahammül edemediler. Orada eski başkanlardan oluşan Başkanlar Konseyi diye bir grup var. Bütün ipler onların elinde. her şeyi dikte ettiriyorlar. Yönetim kurulunda üye olmanın, piyon olmaktan öte bir durumu yoktur. O sistem, Çin Komünist Partisi'nde uygulanıyor. Eskiyen başkanları 'Konsey Üyesi' yapıyorlar, her şeyi de onlar belirliyor. Sadece bu durum TÜSİAD'da yok. Ülkedeki diğer STK'larda da durum böyle. Ben 10 yıl TÜSİAD'da süt için kavga ettim. Tarıma girin, işadamları tarıma girsin dedim. Şimdi de bir inekçiyi (sütçüyü) getirip kendilerine başkan yaptılar. Demek ki, tesbitlerim doğruymuş."
Türkiye'nin en iyi sütünü üretiyoruz
Sancak, işleriyle ilgili projeleri anlatırken de, Türkiye'nin en büyük çiftliğini Acıpayam Denizli'deki devlet üretme çiftliğini 32 yıllığına, her yıl da 1 milyon dolar ödeyerek kiraladıklarını söyledi ve şu bilgileri verdi:"Holstein ırkının en özel ineklerini seçtik. Şu anda da sürümüz 10 bine ulaştı. Çiftlik, 4'üncü senesine girdi. 10 bin hayvana yaklaşan bir sürümüz var. Sağılma sayımız 4 bin. Günde 120 ila 150 litre arasında süt alıyoruz. Sütümüzü, Yaşar Grubu'nun Pınar'ına satıyorduk, 3 ay önce yaptığımız anlaşmayla artık Ülker'e satıyoruz. "
PERİHAN ÇAKIROĞLU - BUGÜN GAZETESİ
SİVİL HABER