Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından belirlenen Riskli yapıların yıktırılmasında ve bunların bulunduğu alanlardaki uygulamalarda öncelikli olarak malikler ile anlaşma yoluna gidilmesi esas olacak, Maliklerle anlaşma olmadığı hallerde bakanlık yıkımı gerçekleştirecek, arsa maliklere pay edilerek arsa olarak tescil edilecek
Tasarıya göre, riskli yapıların tespiti, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanacak yönetmelikte belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde masrafları kendilerine ait olmak üzere öncelikle yapı malikleri veya kanuni temsilcileri tarafından, bakanlık tarafından lisanslandırılan kurum ve kuruluşlara yaptırılacak. Çalışmanın sonucu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı veya ilgili idareye bildirilecek.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, riskli yapıların tespitini süre vererek, maliklerden veya kanuni temsilcilerinden isteyebilecek. Verilen süre içinde yaptırılmadığı takdirde, tespitler Çevre ve Şehircilik Bakanlığı veya idare (belediyeler veya il özel idareleri) tarafından yapılacak veya yaptırılacak. Bu tespitlere karşı malikler veya kanuni temsilciler 15 gün içerisinde itiraz edebilecek. Bu itirazlar, bakanlıkça, üniversitelerde görevli inşaat, jeoloji veya jeofizik mühendisliği ile hukuk öğrenimi görmüş öğretim üyeleri arasından seçilecek 3 ve bakanlıkta görevli iki kişiden oluşturulan teknik heyet tarafından incelenerek, karara bağlanacak.
Tahsis ve devir tarihinden itibaren 3 yıl içinde ve gerekli görülen hallerde bakanlığın talebi üzerine Maliye Bakanlığınca uzatılan süre içinde maksadına uygun olarak kullanılmadığı ilgili bakanlıkça tespit edilen taşınmazlar, bedelsiz olarak ve resen tapuda Hazine adına tescil edilecek veya önceki maliki olan kamu idaresine devredilecek.
Uygulamayı yürüten kurum veya kuruluş, riskli alanlarda kanun kapsamındaki proje ve uygulamalar süresince her türlü imar ve yapılaşma işlemlerini geçici olarak durdurabilecek.
Uygulamaya konu olan taşınmazlar, tahsis ve devir işlemleri sonuçlandırılıncaya kadar Maliye Bakanlığınca satılamayacak, kiraya verilemeyecek, tahsis edilemeyecek, ön izne veya irtifak hakkına konu edilemeyecek.
İlgili bakanlık, idare ve TOKİ tarafından talep edilmesi halinde, riskli alanlardaki yapılar ile riskli yapılara elektrik, su, doğalgaz hizmetleri verilmeyecek ve verilen hizmetler ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından durdurabilecek.
-''Yıkım için 30 gün süre"-
Riskli yapıların yıktırılmasında ve bunların bulunduğu alanlar ile riskli alanlar ve rezerv alanlarındaki uygulamalarda öncelikli olarak malikler ile anlaşma yoluna gidilmesi esas olacak.
Anlaşma ile tahliye edilen yapıların maliklerine kira yardımı yapılabilecek.
Riskli bulunan yapıların maliklere, bu yapıların yıktırılması için 30 günden az olmamak üzere süre verilecek. Bu süre içerisinde yapı, malik tarafından yıktırılmadığı takdirde, yapının ''idari makamlarca yıktırılacağı'' belirtilip, tekrar süre verilerek tebligatta bulunulacak.
Üzerindeki bina yıkılarak, arsa haline gelen taşımazlarda, malik ile yapılan anlaşmanın şartları tapu kütüğünde belirtilerek, malikleri adına payları oranında tescil edilecek.
Kanun uyarınca, yapılan konutların iş yerlerinin bedellerinin belirlenmesinde ve ilgililerin borçlandırılmasında, sosyo-ekonomik durumlar, tabii afetin ortaya çıkardığı neticeler ve sosyal devlet anlayışının gerekleri gözetilerek uygulama gerçekleştirilecek.
Kanunun uygulanacağı alanlar dışında olmakla birlikte kanunun amaçları çerçevesinde güçlendirilebileceği teknik olarak belirlenen yapılar için de dönüşüm projeleri özel hesabından ''güçlendirme kredisi'' verme imkanı getirilecek.
Kanun uyarınca tesis edilen idari işlemlere karşı tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde dava açılabilecek. Bu davalarda yürütmenin durdurulmasına karar verilemeyecek.
Kanunun öngördüğü iş, işlem ve hizmetlere tahsis edilen para, mal ve hakların kamu yararı amacına tahsis edilmiş sayılacak. Kanun maksadı için kullanılmak üzere gerekirse Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca TOKİ'ye ve ilgili idareye kaynak aktarılabilecek ve bu gelirler kanunun amacı dışında kullanılamayacak.
Riskli yapıların tespiti, tahliyesi ve yıktırma iş ve işlemleri ile değerleme işlemlerini engelleyenler hakkında, işlenen fiilin ve halin durumuna göre, Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulabilecek. Bu yapıların, tespiti, tahliyesi ve yıktırılması iş ve işlemlerine dair görevlerinin gereklerini yerine getirmeyen kamu görevlileri hakkında ise tabi oldukları ceza ve disiplin hükümleri uygulanacak.
Kanun tasarısına göre ayrıca, kanun kapsamındaki iş, işlem ve uygulamaların özelliği ve aciliyeti gözetilerek yapılacak olan planlar, İmar Kanunundaki kısıtlamalara ve askı ilan sürelerine tabi olmayacak. Kapsamdaki alanlara ilişkin iş, işlem ve uygulamalar hakkında ilgili diğer kanunların bu kanunu engelleyici hükümleri ile diğer kanunların bu kanuna aykırı hükümleri uygulanamayacak.
SİVİL HABER