FOX TV’NiN YENi iŞLERi
Ardı ardına fragmanları geldi ekrana. ‘Aşkın Halleri’ dizisi. Metin Akpınar, Ayşe Erbulak, İpek Tuzcuoğlu, Haldun Dormen, İclal Aydın, Mehmet Ali Kaptanlar ve Güven Kıraç. Kıraç’ın yer aldığı bir sahne vardı, yayınlanan fragmanda. Hastasıyım onun. Bu isimlerin buluşmalarının diziye kıvamda bir hava verebileceğini düşünüyorum. Versin de yani.
ARINÇ TAKLİDİ YAPABİLİR Mİ?
İsmail Baki TV... İsmail Baki’nin meraklısı çok. Taklit olayını geniş ve başarılı yapıyor. Bakalım bunlardan senaryolar yaratıp hikayeler üretebilecek mi? Kendi tiplemelerini yaratacak mı? Taklitle sınırlı mı kalacak? Bülent Arınç’ın taklidini yapabilecek mi? ‘İcraatin İçinden’ durumunu hicvedebilecek mi? Dün sözünü etmiştim politikada taklidi yapılacak o kadar çok iş var ki? Mesele ‘torikte’ ve de...
EŞCİNSELLİĞİN GENETİK OLDUĞUNU BULAN TÜRK KIZI
Bilmem, başlık belki çoğunuzun hoşuna gitmez! Hatta “Türkiye seninle gurur duyuyor” diye de bağıramazsınız değil mi? Bu konuyu açan bilimadamları çalışmayı ve onun başarısını gururla açıkladılar televizyonda. NTV’de ‘xyz’ adında, (malum yeşil kanal oldu NTV) hocalarımız Sargun Tont, Şevket Ruacan ve Cihan Saçlıoğlu oturup izlenesi bir program yapıyorlar. Geçen hafta ‘genetik’ üzerine sohbet ettiler. Bir bilgi düştü başlıkların arasına. Eşcinselliğin genetik olduğuyla ilgili en çarpıcı araştırmayı yapan iki kişiden biri bir Türk kızı. Adı Ebru Demir. Viyana Üniversitesi’nde doktora öğrencisi olduğu yıllarda (2005) tez danışmanı Dr. Barry Dickson’la yaptığı çalışma. Meyve ve sirke sineklerinin genetiği üzerine yaptığı deneylerde görülen değişim özetle. Önce ‘Cell’ dergisinde yayımlanmış makale. Sonra başta The New York Times olmak üzere yabancı basın balıklama atlamış bu deneyin üzerine. Tarihe de ‘Demir ve Dickson Deneyi’ diye geçmiş. Benim kısa bilgi turundan öğrendiklerim bunlar. Hadi televizyon kanalları bulun bakalım şimdi Ebru Demir nerede, ne yapıyor? Yoksa açmadı mı? Yoksa siz hâlâ ‘o bir hastalıktır’ diyenlerden misiniz?
OLDU MU STV?
Bir cips reklamı vardı; hatun böyle cipsi alıyor, acayip acayip yiyor. Yavaş yavaş, çıtır çıtır. Gözler bir fena bakıyor. Sanki cipsi değil bizi yiyor. Gözler, dudaklar, eller, kollar, bacaklar fena. Bir hatun kişiyi eğlence programı yapıp da çıkarmayan Samanyolu TV, bu reklamı nasıl yayınlıyor? Olur mu böyle ‘muhafazakârlığa’ yakışır mı? Bu cips, meşru-bat işlerinin yaz halleriyle özellikle dondurma olayına dikkat etmeleri lazım. Gençler deniz kenarında yalama, yutma halinde olmaz. Seyredeceksin reklamı diyeceksin ki; “Kardeşim, bize özel reklam yapın. Şimdi bu cips rekla-mını yayınlayan kanalda Armine eşarbının reklamı da var! Reklamlararası diyalog mu yoksa? Aslında kapitalizm dedikleri böyle bir şey mi?
REHBERiM
iLK YÖNETMENLiK DENEMESi
Onun için “Binbir surat” diyorlar; Philip Seymour Hoffman. Oscar’lı oyuncudan alışılmadık tarzda bir romantik komedi; ‘Jack’in Kayık Gezintisi’. New York sokaklarında aşkı ve kendini arayan iki çiftin, ihanet ve dostlukla örülü öyküsü. Bir tiyatro oyunundan uyarlandı. Hoffman’ın da ilk yönetmenlik denemesi. MOVİEMAX FESTİVAL / 23.20
KUNG FU iLE KAFA BULMAK
‘Kunf Pow: Enter The Fist’; ailesi katledilen The Chosen One’ın (Steve Oedekerk) bunu gerçekleştiren Master Pani’den intikam alma öyküsünü anlatıyor. Türkçeye ‘Dövüş Sanatı’ olarak çevrilen film, bir nevi eski kung fu filmlerinin mizahı. Günümüzde çekilen görüntülerin, 70’lerin kung fu filmi ‘Savage Killers’a dijital olarak kopyalanması sonucu oluşturulmuş bir komedi. Filmin inek sahnesi internet ortamında acayip bir izleyici kitlesi toplamış. Filmin türkçe dublajının felaket olduğu söyleniyor. Orijinal altyazıyla izleyin. SİNEMA TV / 21.00
Sina Koloğlu
[email protected]
Reyting canavarı