Vural, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, ''Türkiye Cumhuriyeti'nin, tarihinde ilk kez bu kadar büyük tartışmaların, şüphelerin, kaosun ve zafiyetin yaşandığı bir dönemden geçtiğini'' öne sürdü.

''Milletin oyunu alarak ülkeyi yönetenler, bu milletin ruhuna, iradesine tuzaklar kuruyor'' ifadesini kullanan Vural, ''AKP'nin, milletin kurduğu Cumhuriyeti temellerinden sarsmak için kirlik oyunların içerisine girdiğine şahit oluyoruz. Milleten aldığı oylara ihanet ediyor'' diye konuştu.

''AKP'nin, ülkenin kuruluş felsefesine aykırı bir takım eylemler yoluyla PKK ve KCK ile hareket ettiğini ortaya koyduğunu'' ileri süren Vural, şöyle devam etti:

''Ülkeyi yönetenler, devletin bütünlüğüne karşı terör örgütüyle nasıl protokol imzalar. Çıktı bu protokoller ortaya. Bunların üzerinin örtülmeye çalışılması hepimizi endişeye sevk ediyor. Bekir Bozdağ, Oslo görüşmeleri için, 'ortada görev var' diyor. Sen nasıl olur da böyle bir oyunu, tuzağı görev olarak adlandırırsın? Devleti yönetenlerin böyle bir adım atmalarında hukuki meşruiyet var mıdır? Siyasi meşruiyet de yoktur. AKP'yi iktidara taşıyanlar böyle pis oyunları reddeder. Bu iddialar hafif iddialar mı? Ortaya çıkanlar sadece bir kağıt parçası mı dola olarak herhalde Sayın Başbakan.

'Özerk Kürdistan', 'PKK'nın polis gücü olması' bunlar var bu protokollerde. Bunları çıkıp yüreklice neden seçim meydanlarında millete anlatmadınız? Ülke içerisinde paralel bir devlet oluşturulmasını, 'açılım' zırvalarıyla KCK'ya zemin hazırlayanları görmezden mi geleceğiz? Gün olacak bunların kayıtların hepsi bu ihanet şebekelerin önüne bir bir konulacak.''

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın TBMM Genel Kurulunda yaptığı bir konuşmayı iPad'ten izleten Vural, ''Bakın, 'hiçbir terör örgütüyle masaya oturmadık' diyor. Oturmuşsun işte. Kime inanacağız? Bunlar devletin, anayasal düzenin peşkeş çekildiğinin göstergeleridir. Protokoller ortaya çıktı. Başbakan yine, 'asla böyle protokoller yok' diyor. Bunların tümü hukuka aykırı eylemlerdir. Devletin ve milletin birlik, bütünlüğünü ortadan kaldıracak bir takım protokollere Hükümetin bilgisi ve talimatı dışında imza konulmuştur'' diye konuştu.

''Neden kanun tasarısı getirmedin?''

MİT Kanununda değişiklik öngören kanun teklifini de değerlendiren Vural, ''Bu teklif, hukuk dışı talimatlar verilmiş bir suçu örtmek için verilmiştir'' ifadesini kullandı.

Teklifin bir ''koruma ve kollama'' belgesi olduğunu öne süren Vural, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Neden kanun tasarısı getirmedin madem bu kadar önemliydi? İmzalatacak bakan mı bulamadın? Belki bir devlet görevlisi falan engel olurdu öyle değil mi? Bir milletvekilinin imzasıyla devlet hayatı tanzim edilmek isteniyor. Anlaşılıyor ki burada Başbakan kanun dışı bir talimat vermiş. AKP, devlete hukuk dışı bir görev vermiştir. Yani MİT'in kanunda tanımlanan görevleri dışında bir görev. Başbakan diyor ki 'benim verdiğim görevleri de yapacak' Bu teklifle hukuk dışı çalışmalar koruma zırhı altına alınmaya çalışılıyor. Bu yönüyle bakıldığı zaman artık Başbakan'ın talimatıyla adam öldürülebilir. Başbakan'ın talimatıyla kurulan özel tezgahlar deşifre olunca, onu korumak için bu kanun teklifini verdiler. Bu teklifle devletin bütünlüğünü bozmaya çalışanları koruma altına almak istiyorlar. ''

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ gözaltına alındığında, ''Hukuk devletinde yaşıyoruz'' sözlerini sarfettiğini belirten Vural, ''Bu olay 9 Ocak'ta oldu. 9 Ocak'tan 9 Şubat'a ne değişti Sayın Bozdağ? Şimdi, 'güç bizde, bize dokunulamaz mı' oldu? 'Elmayla armut birbirine karıştırıldı' diyor. Doğru karıştırıldı ama içerisinden AKP-PKK-KCK-BDP ilişkisi çıkıyor, çıktı. Yolsuzluk yapıyor, 'vazife', terör örgütüyle görüşüyor 'vazife' Nasıl bir anlayıştır bu'' şeklinde konuştu. 

Vural, MİT'e ilişkin süreci yakından takip etmeye ve düşüncelerini paylaşmaya devam edeceklerini belirterek, ''Kimse bu olayı unutturamayacak'' dedi.

AA

SİVİL HABER