'Hak geldi, batıl zail oldu' 40. yılında

12 Ocok 1973’te ilk sayısı ‘Hak geldi batıl zail oldu’ sloganıyla çıkan Milli Gazete 40’ıncı yılını kutluyor. Gazete bugün 40 yıl önceki birinci sayfasıyla çıktı.

'Hak geldi, batıl zail oldu' 40. yılında

Bugün birinci sayfasını 40 yıl önceki birinci sayfayı basan gazetede Genel Yayın Yönetmeni Mustaa Kurdaş ‘40’nıcı yılında bir ulu çınar’ başlığıyla bir yazı kaleme aldı.  Kurdaş yazısında çalışma arkadaşlarına şöyle teşekkür etti;  “Geride bıraktığımız 39 yıl boyunca kasırgalara, bütün zorluklara rağmen Müslümanca duruşa sahip çıkan Milli Gazete'mizin yönetim ve idari kadrolarında bulunmuş, yazı işlerimizde görev yapmış istisnasız bütün ağabeylerime; yazılarıyla gücümüze güç katmış bütün yazarlarımıza ve halen görev yapmakta olan bütün arkadaşlarımıza gazetemiz ailesi adına şükranlarımızı sunmayı bir borç biliriz.”

ERBAKAN'IN YOKLUĞU EN BÜYÜK ZORLUK

Milli Gazete Genel Yayın Yönetmeni, Necmettin Erbakan’ın yokluğunun olduğunu belirterek “40'ıncı yılımıza ilk adımlarımızı atarken özellikle de Muhtarem Erbakan Hocamız'ı rahmetle anıyoruz. 39 yıl boyunca Erbakan Hocamızla birlikte yürüyen Milli Gazete için O'nun yokluğu en büyük zorluk. Biliyoruz ki, Milli Gazete Erbakan Hocamızın bu camiaya bıraktığı en mühim mirastır.” İfadelerini kullandı.

Gazete ilk sayfasını ilk sayısına ayırırken son sayfasının tamamını da 40’ncı yılı için ayırdı.

İşte Mustafa Kurdaş’ın yazısı:

40’nıcı yılında bir ulu çınar’

Bugün 12 Ocak. 40'ıncı şeref yılımızın besmelesini çektiğimiz gün.

14.110'uncu nüshamızla "Hak geldi, batıl zail oldu" diyoruz bugün.

Böylesine büyük bir lütuf için Cenab-ı Allah'a ne kadar hamd etsek azdır. 

İnşallah nice 40 yıllar daha bu şerefi omuzlamak bütün Milli Gazete ailesine nasip olur.

Gazeteler için 'büyüklük' tanımı genellikle tirajla orantılı yapılıyor. Elbette çok satıyor olmak bir gazete için olmazsa olmazdır. Evet nicel anlamda bir ölçüdür tiraj. Zira gazetelerin can damarıdır, hayat kaynağıdır çok satıyor olmak. 

Fakat hakikatte büyüklük; ilk günkü besmeleye sadık kalmak, sahip çıkabilmektir! Santim sapmamaktır büyüklük; yürüdüğün hak davada.

Geride bıraktığımız 39 yıl boyunca köprülerin altından çok sular aktı. Nice darbeler, nice süreçler yaşandı. Nice hükümetler geldi geçti. Kim bilir kaç hükümet kuruldu kaç hükümet yıkıldı. Yıllar aktı, akan yıllarda iktidar koltukları sürekli el değiştirdi. Nice yeni gazeteler çıktı. Niceleri de kapandı. Nice gazete kim bilir kaç kez patron değiştirdi. Nice gazetenin yayın politikaları zamane iktidarlarına, zamane dengelerine göre kalıptan kalıba girdi. Girilen her kalıp gömlekler çıkarttı, yeni gömlekler giydirdi çoğu gazeteye. İzler birbirine karıştı, duruşlar yerle bir oldu. Herşey, herkes değişti; ama Milli Gazete ne manşetlerini sattı, ne de kalemini kırdı.

Diz çökmedi, ram eylemedi, reelpolitik zikzaklara hiç düşmedi Milli Gazete. Her şartta sözüne, mesajına sadık kalabilmek değil midir büyüklük!

Tarih tekerrür eder deyip susmadık hiçbir zaman. Hatalar tekerrür etmesin diye çırpındık sadece. Duruşumuz kişilere karşı olmadı asla! Şahsi ve nefsi hiçbir kavganın içerisine düşmedik. Ne ihale peşinde olduk, ne de rant. İkaz ettik, yol gösterdik sadece. Yanlışlarla savaştık; batıla karşı durduk hep. Şiarımız nasihat oldu, hakkı tutup kaldırmak oldu. Büyüklük, hakkı tutup kaldırmakta değil midir zaten!

 

Ulu bir çınarın fırtınayla olan savaşında fırtına o ulu çınarı topraktan sökemiyorsa eğer bunun nedeni fırtınanın güçsüzlüğü değil; o ulu çınarın toprağa olan sevdasıdır. Fırtınalara, kasırgalara, süreçlere, konjönktürlere rağmen 40'ıncı yılına ilk günkü besmelesiyle girebiliyorsa eğer Milli Gazete, bunun nedeni kasırgaların güçsüzlüğü değil, Milli Gazete'nin "Hak geldi, batıl zail oldu" düsturuna olan aşkının gücüdür. Milli Görüş'e sevdadır 40'ıncı yılı ilk günkü inanç, azim ve heyecanla adımlamaya başlamak.

 

Geride bıraktığımız 39 yıl boyunca kasırgalara, bütün zorluklara rağmen Müslümanca duruşa sahip çıkan Milli Gazete'mizin yönetim ve idari kadrolarında bulunmuş, yazı işlerimizde görev yapmış istisnasız bütün ağabeylerime; yazılarıyla gücümüze güç katmış bütün yazarlarımıza ve halen görev yapmakta olan bütün arkadaşlarımıza gazetemiz ailesi adına şükranlarımızı sunmayı bir borç biliriz. Rahmeti Rahman'a kavuşmuş olan çok değerli Milli Gazete yöneticilerine, yazarlarına, emektarlarına ve gönüldaşlarına bu vesileyle bir kez daha dua ediyoruz. Allah (c.c) onları Hakka hizmet edenlerle birlikte, şehitlerle birlikte haşreylesin, onlara rahmet eylesin.

40'ıncı yılımıza ilk adımlarımızı atarken özellikle de Muhtarem Erbakan Hocamız'ı rahmetle anıyoruz. 39 yıl boyunca Erbakan Hocamızla birlikte yürüyen Milli Gazete için O'nun yokluğu en büyük zorluk. Biliyoruz ki, Milli Gazete Erbakan Hocamızın bu camiaya bıraktığı en mühim mirastır. Çünkü Milli Gazete ve duruşu Erbakan Hoca'nın eseridir. Biliyoruz ki, Milli Gazete O'nun bu millete, bu ümmete hediyesidir. O'nu tanıyan herkesin bildiği bir gerçek var ki, Milli Gazete'ye en büyük değeri, en büyük önemi O veriyordu. "Erbakan Hocamızı seviyorum" diyen herkesin gazetemize O'nun gibi sahip çıkacağına inancımız tamdır. Çünkü Milli Gazete O'nun penceresi, O'nun duruşu, O'nun bakışı ve O'nun kokusudur.

Ve Allah (c.c)'ın izniyle Milli Gazete, Erbakan'ca duruşunu, Müslümanca bakışını ilelebet sürdürecektir.

40'ıncı yıl adımımız camiamıza hayırlı olsun.

Daha güçlü bir Milli Gazete için seferber olunması temennisi ile...

Cenab-ı Allah yar ve yardımcımız olsun.

Tevfik Allah (c.c)'tandır.

MUSTAFA KURDAŞ

İŞTE MİLLİ GAZETE'NİN İLK SAYISI:

Haber7

Haber Kaynağı : Haber7.com

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner309

banner225

banner209