ONAYLIYORUM.
2- Suriye’de savaşa müdahale edilip ‘binlerce TIR’ silah yollanıp iç savaşın tırmandırılmasını ve komşularımızla ‘sıfır sorun’ diyerek başlanıp nihayet Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’yle bile kavga edilmesini ve Türkiye’nin dünyadan yalnızlaştırılmasını
ONAYLIYORUM.
3- Tek suçu hırsız ve rüşvetçileri yakalamak olan yüzlerce polisin tek satır iddianame hazırlamadan rehin alınmasını, sicillerinde tek bir leke bile olmayan şerefli ve onurlu hakimlerin, savcıların yasalara aykırı şekilde tutuklanmalarını
ONAYLIYORUM.
4- Partinin lideri ve üst yönetimi milyarlarca dolarlık yolsuzluk ve rüşvet ithamı altındayken ve 4 bakan yolsuzluklardan istifa etmişken, tüm bu rezaletlerin ‘paralel’ safsatasıyla darbe diye sunulmasını
ONAYLIYORUM.
5- Liselerde öğrencilerin yüzde 45’inin sigara, yüzde 32’sinin alkol, yüzde 9’unun uyuşturucu kullandığı ortadayken ana gündemi bunlarla mücadele olan okullara ve dershanelere şahsi kin ve intikam hisleriyle savaş açılmasını, MEB okulları dökülürken olimpiyat şampiyonları çıkaran bu kurumlara saldırılmasını
ONAYLIYORUM.
6- Hukuk tarihinin en komik iddiasıyla Samanyolu TV Yayın Grubu Başkanı gazeteci Hidayet Karaca’nın tutuklanmasını, tahliye kararına rağmen mahkemelerin yok sayılıp anayasanın çiğnenmesini ve insan haklarının hiçe sayılmasını
ONAYLIYORUM.
7- Askerî vesayetin çökmesinde yaptığı haberlerle büyük payı bulunan yani AKP’nin varlığını borçlu olduğu gazeteci Mehmet Baransu’nun, Ergenekoncuların desteğini almak için saçma sapan bir gerekçeyle tutuklanmasını
ONAYLIYORUM.
8- Gezi olaylarının seçmen tabanını takviye için körüklenmesini, toplumun kutuplaştırılıp sürekli Alevi, Sünni, ‘affedersiniz Ermeni’ vurgularıyla insanların birbirine düşman edilmesini, bir AVM uğruna 7 gencin öldürülmesini
ONAYLIYORUM.
9- Türk dili ve kültürünü dünyaya tanıtan yurtdışındaki Türk okullarının ajanlıkla suçlanmasını, kapatılması için ülke ülke gezilmesini, stat ve kapalı spor salonları Metalicca, Lady Gaga… ve her türlü Batı müziği konserlerine açılırken, Türkçe olimpiyatlarına kapatılmasını
ONAYLIYORUM.
10- Milyonlarca insanı iyi ve güzele yönlendirmiş, tek bir mensubu dahi herhangi bir yolsuzluk, hırsızlık ve rüşvetle anılmamış masum bir kitleye savaş açılmasını, Manisa ve Konya’da burs veren, yardım toplayan derneklere tetikçi bir kısım polis müdürlerince baskınlar yapılmasını ve halkın tutuklanmasını
ONAYLIYORUM.
11- 113 ülkede faaliyet gösteren, 300 bin aileye doğrudan yardım ulaştıran ve yurt içinde on binlerce aileye düzenli yardım yapan, Somalı yetimlere el uzatan Kimse Yok mu Derneği’ne savaş açılmasını, yardım toplama kampanyalarının engellenmesini
ONAYLIYORUM.
12- Bir bakan Kur’an’la ‘bakara-makara’ diye dalga geçtiğinde, bir başka bakan Peygamberimiz’e (sas) dile alınamayacak sıfatlar ithaf ettiğinde ve lideri kendine Allah’ın rahmetini izafe etme cüretinde bulunduğunda tek kelimeyle bile pişmanlık duyulmamasını ve özür dilenmemesini
ONAYLIYORUM.
13- Milyonlarca seveni ve saygı duyanı olan bir din alimine, Fethullah Gülen Hocaefendi’ye sokak ağzı bir üslupla, pavyon ayakçısı sefil bir dille yüzlerce defa hakaretler savrulmasını milyonlarca insana edepsizlik edilmesini
ONAYLIYORUM.
14- Milliyetçi oyları toplamak için insanlık dışı anti semitik bir dil kullanılmasını ama liderin oğullarının onlarca gemiyle gizlice İsrail’le ticaret yapmasını, Gazze’ye saldıran uçaklara aylarca akaryakıt verilmesini ve Gazze’ye vaat edilen yardımların sadece yüzde 1’inin ödenip kalanının savsaklanmasını
ONAYLIYORUM.
15- THY, Turkcell ve kamu kurumlarının arpalığa çevirilmesini, VIP torpille binlerce AKP’linin sınavsız devlet memuru ve bürokrat olarak atanmasını, on binlerce AKP üyesinin KPSS’siz devlete alınmaya çalışılmasını
ONAYLIYORUM.
16- ‘Başkan adayı’ Cumhurbaşkanı’nın bağımsızlık yeminini çiğneyerek toplumla alay edercesine, toplu açılış kisvesiyle mitingden mitinge koşmasını, cumhurla ve muhalefetle savaşmasını ONAYLIYORUM.
Aklını Saray’a hibe edip, vicdanını susturabilenler şu 16 maddeyi boşverip ‘EVET’ mührünü AKP’ye basabilir.
KİME OY VEREBİLİRİM?
Bana gelince; ben AKP’ye verilecek her oyun yukarıdaki zulümlere onay ve iştirak anlamına geleceğini düşündüğümden din ve vicdan hürriyetini garanti altına alan; insan haklarına, hukuk ve Anayasa’ya saygı duyan her partiye 7 Haziran’da oy verebilirim.
- Ruhen kendimi AKP’ye yakın görüyor ama bi-salat haramzadelerin ve Efkan, Egemen, Ethem (3E) troykasının AKP’ye çökmesine içerliyorsam, partinin aslına dönmesi için sağlam bir ders niyetiyle Saadet Partisi ve Büyük Birlik Partisi ittifakına da oy verebilirim.
- Laiklik hassasiyetim var, kimsenin hayat tarzına müdahale edilmesini istemiyor ve Avrupa ile bütünleşme hayali kuruyorsam CHP’ye oy verebilirim.
- Kalkınmanın yanında ülkenin bölünme tehlikesini ciddiye alıyorsam MHP’ye oy verebilirim.
- Terörün ancak siyasî katılımla çözülebileceğini, AKP’nin Kürtlerin insani ve demokratik haklarını siyasî hesaplarla sömürdüğünü düşünüyorsam HDP’ye oy verebilirim.
- Eğer benim bölgemdeyse bir dünya markamız olan Hakan Şükür’e oy verebilirim.
- Eğer benim şehrimdeyse AKP’nin yanlışlarına isyan edip ayrılan Bağımsız Milletvekili İlhan İşbilen’e oy verebilirim.
- Eğer benim bölgemdeyse polis teşkilatı, yönetici ve bakanların rüşvet ve yolsuzluklarını ortaya çıkardı diye on binlerce polisi sürgün edenlere ‘Osmanlı tokat’ı vurmak için bağımsız aday olan emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer’e, Nazmi Ardıç’a, Yakub Saygılı’ya ve Yurt Atayün’e oy verebilirim.
Yukarıdaki denaati ne CHP, ne MHP ne de BDP yaptı. Lütfen kimse artık “niye CHP, niye MHP?..” diye de sormasın. Ülkeyi her gün bir adım daha faşist bir diktatörlüğe götüren, Doğu Perinçek’in hayallerini hayata taşıyan bir AKP’ye, demokrasi vaat eden her parti tercih edilebilir.
SİVİL HABER
Güncelleme Tarihi: 26 Mayıs 2015, 18:42