Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, ''Avrupa'da maalesef zihinsel engelleri olan bir takım siyasetçilerle uğraşmak zorunda kalıyoruz. Ona rağmen o engelleri tanımamazlıktan geliyoruz ve azimle, kararlılıkla Türkiye'nin haklarını savunuyoruz'' dedi.
Bağış, ''On Bin Müzakereci-Arabulucu-Lider Öğrenci'' projesi sorumluları ve katılımcı öğrencilerinden oluşan 50 kişilik heyeti, Avrupa Birliği Bakanlığı İstanbul Ortaköy Ofisi'nde kabul etti.
Bağış burada yaptığı konuşmada, müzakereciliğin ve uzlaşının Türkiye'nin kültürünün bir parçası olduğunu söyledi. Egemen Bağış, ''Müzakere aslında bizim genetik kodumuzda olan bir şey'' dedi.
Müzakereciliği anlatan bir karikatürü paylaşan Bağış, ''Dikkat ederseniz el ele sıkışan iki kişinin aslında diğer elleriyle sakladıkları birer sopaları var. Ama bunu sakın gerçek anlamda müzakerecileri eli sopalı olarak düşünmeyin. Aslında eldeki sopa müzakeredeki argümanlarınızı temsil ediyor. Eğer temsil ettiğiniz fikirler, argümanlar, değerler güçlüyse onlar karşınızdaki müzakere ettiğiniz tarafları ikna etme konusunda çok önemli bir araç haline gelebiliyor'' diye konuştu.
Müzakere etmenin demokrasi kültürünün ayrılmaz bir parçası, bir medeniyet göstergesi olduğunu söyleyen Bağış, Türkiye'nin medeniyet kültüründe de öyle bir anlayış olduğunu vurguladı.
Bağış, ''Bugün dünyadaki en eski tarihi anlaşma milattan önce 2280 yılında imzalanan Kadeş Anlaşması'dır. O da bu topraklarda'' dedi.
Türkiye Cumhuriyeti'nin her bir vatandaşının aslında müzakereci olduğunu ifade eden Bağış, ''Ama sizler bunun eğitimini alıyorsunuz ve 10 bin müzakereci içerisinden burada Türkiye'nin baş müzakerecisi ile birlikte İstanbul'da Ortaköy'de birlikte olma noktasına gelmiş, seçilmiş kardeşlerimsiniz. Ben de sizleri burada ağırlamaktan büyük memnuniyet duyuyorum'' diye konuştu.
Demokrasilerde en önemli sürecin uzlaşı süreci olduğuna işaret eden Bağış, demokrasilerin sorun yaratma değil sorun çözme kültürü üzerine kurulduğunu, bugün Türkiye'yi kendi bölgesinde en güçlü kılan özelliğinin de demokrasisi olduğunu kaydetti.
Avrupa Birliği reformları sayesinde bu ülkede yasakçı zihniyetin son bulduğunu, tüketilen gıdaların hijyen standartlarının arttığını, şehirlerin daha temiz olduğunu anlatan Bağış, ''Bu yüzden, 'durmak yok reforma devam' diyoruz. Bu çerçevede kendi reformlarımızı kendi halkımızın ihtiyaçları için hep birlikte gerçekleştiriyoruz'' diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bu görevi kendisine tebliğ ettiğinde, ''Egemen bey, 75 milyonun onurunu temsil edeceksiniz diklenmeyin ama her zaman dik durun'' şeklinde tek bir talimatı olduğunu söyleyen Bağış, şunları kaydetti:
''Sizler de şahitsiniz bu süreçte hep o dik duruşu sergilemeye çalıştık. Hazreti Mevlana'nın çok güzel bir sözü var; 'sesini değil sözünü yükselt'... Türkiye de bu süreçte sesini yükseltmedi ama sözünü yükseltti. Karşımızdakilerin sözünü yükseltebilecekleri argümanları olmadığı için bazen seslerini yükseltiyorlar, Türkiye'nin kervanı ise yürümeye devam ediyor. Türkiye her geçen gün güçleniyor. Son 5 yıldır Avrupa'nın en hızlı büyüyen ekonomisi olduk. Önümüzdeki 20 yıl boyuncada inşallah Avrupa'nın en hızlı büyüyen ekonomisi olmaya devam edeceğiz. İşte sözünü yükseltmek budur.''
İzmir'in Expo'ya ev sahipliği yapmasını sağlayacaklarını söyleyen Bağış, İzmir'in Expo adaylığının arkasında hükümetin tam desteğinin olduğunu belirtti.
Bu arada Bakan Bağış, konuşmasından önce görme engelli rehber öğretmen İdris Ekinci ile bir süre sohbet etti.
Ekinci, diğer insanlar gibi eşit koşullarda olduklarında bu eğitimi verebildiklerini söyledi.
Bunun üzerine Bağış, ''Müzakerede engel tanımıyorsunuz yani'' diyerek, ''Biz de Avrupa'da maalesef zihinsel engelleri olan bir takım siyasetçilerle uğraşmak zorunda kalıyoruz. Ona rağmen o engelleri tanımamazlıktan geliyoruz ve azimle, kararlılıkla Türkiye'nin haklarını savunuyoruz'' şeklinde konuştu.
Bağış, proje kapsamında arabuluculuk ve müzakerecilik eğitimi alan öğrencilere ''Müzakerecilik'' rozetlerini taktı.
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış'ın himayelerinde, İzmir Buca ilçesinde bulunan 18 lisede İzmir Valiliği ve 9 Eylül Üniversitesi işbirliği ile yürütülen ''Anlaşmazlık Çözümü, Müzakere ve Arabuluculuk Eğitim Programı'', okullarda yaşanan öğrenciler arası şiddeti müzakere kültürü ile azaltmayı ve geleceğin yetişkinleri olarak öğrencilerin birlik, bütünlük ve barış içinde uzlaşarak yaşamasına katkı sağlamayı amaçlıyor.
Haber Kaynağı : Haber7.com
