CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu , gündemdeki gelişmeleri NTV'nin canlı yayınında değerlendirdi.  Kılıçdaroğlu , "Kuzey Suriye'de yaşanan gelişmeler sonrasında Meclis olağanüstü toplanmalı mı?" şeklindeki soruya şu yanıtı verdi: "Eğer bir parlamento hükümeti sorgulayabilecekse, hükümete soru sorabilecekse parlamentonun toplanması lazım. Bu işlevi kaybolmuşsa o parlamento sorunludur. Parlamento açıkken Suriye konusunda TBMM 'nin ortak deklerasyon yayınlamasını istedik. Maalesef AKP vekillerinin oylarıyla reddedildi. Kuvvetler ayrımı var mı? Fiili durumda yok. Toplanma için grupların yeşil ışık yakması lazım. Biz toplanmasından yanayız. Çözüm üretecekse Meclis toplanmalı" dedi. 

Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun Kuzey Irak 'ı ziyaretini değerlendiren CHP lideri, "Diyaloğa kapalı değiliz. Barzani bugunü kadar hangi sorunun çözümüne katkı verdi? Bu soruya Davutoğlu da olabilir, şu katkıyı verdi diye bir yanıt vermesi lazım. Bizim gördüğümüz böyle bir tablo yok. Biz çözümü orada arıyorsak, çözüm bulamayız" dedi.

Davutoğlu'nun kendisi hakkında küfürbaz demesini yorumlayan Kılıçdaroğlu , " Türkiye Cumhuriyeti hükümetlerinin en çapsız Dışişleri Bakanı'dır. Çıktığı nokta sıfır sorundu, geldiği nokta herkesle kavgalı olan bakan. Hangi konuda Davutoğlu başarılı oldu? Geldiğimiz nokta son derece dramatiktir " diye konuştu.

'ÇUVAL DA OLABİLİRDİ'
ABD Başkanı Obama'nın Erdoğan'la görüşmesi sırasında ortaya çıkan fotoğrafla ilgili konuşan Kılıçdaroğlu şunları söyledi: 

"Bu resim verildiyse bir anlamı vardır. Barzani'nin havucuyla, Obama'nın sopası arasına sıkışan bir dış politika güderseniz açmaza sürüklenirsiniz. O sopa dostluk belirtisi değildir. Obama yanında çuval da bulundurabilirdi. Görüşme sırasında beyzbol sopasının dünyaya gösterilmesi doğru bir tablo değil. Bu sorunun muhatabı Başbakan'dır. Çıkıp bu fotoğrafı yorumlamasını bekliyorum. Nasıl yorumlayacak merak ediyorum."

Terörle mücadele için MHP 'den randevu alınıp alınmadığıyla ilgili soruyu yanıtlayan Kılıçdaroğlu , "Başbakan'a gittik, olumlu karşıladı. Diğer siyasi partilere gitmedik. İklimin oluşmasını bekliyoruz. Medyanın destek vermesi lazım. Niye bir araya gelmiyorsunuz diye sorması lazım? Türkiye 'nin en temel sorunu, ucunda ölüm var. Niye bir araya gelip sorunu çözmüyoruz? Siyasiler iklimi yaratacaklar. Başbakan çıktı, ertesi gün MHP 'ye bir sürü laf etti. Gerek yok ki. Ben karamsar değilim. Bu coğrafyada barış içinde yaşayan toplumu yaratabiliriz" dedi.

'GÜL GÖREVİ BIRAKMALI'
CHP lideri, Köşk'te adaylık polemiğine de değindi. Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: 

"Cumhurbaşkanı'nın görev süresinin 5 yıl olduğu söylendi. Benim beklentim 5. yıl sonunda görevinizi bırakınız, arzu ediyorsanız ikinci kez aday olun. Cumhurbaşkanı da görevini yapsın önünde parlamento örneği var. 5. yılın sonunda seçime gitsin. Ulaklar arasıyla tartışma doğru yöntem değildir. Doğru yöntem 5. yıl sonunda görevini bırakması. Halk teveccüh ederse ikinci kez seçilir. Cumhurbaşkanlığı makamı kimsenin kişisel mülkü değildir. Jestleşme halka, milli iradeye saygısızlıktır. Köşk birilerine ikram edilecek bir alan değildir." Kılıçdaroğlu , kadın cumhurbaşkanı olmasının Türkiye 'nin görüntüsünü çok değiştireceğini söyledi.

Malatya 'da yaşanan olayları yorumlayan Kılıçdaroğlu , "Başbakan ayrışmayı besleyen cümleler kullanıyor.Siz Alevi -Sünni çatışmasını körüklerseniz, bu çatışma kültürünü besler. AKP , barışı değil çatışmayı öne çıkarıyor. Kimin elinde başkasının inancını tartacak terazi vardır" diye konuştu. Kılıçdaroğlu , "Tutuklu vekillerin tahliye olması için yeni girişimler olacak mı?" sorusunu "Yeni dönemi bekleyin. Silivri yargısı bizim anladığımız anlamda bir yargı değil. Demokrasilerde tutuklu vekil olmaz. 'Vekil seçilebilir' dendikten sonra onları içeride tutarsanız, o ülkede demokrasi yok demektir" şeklinde yanıtladı. 

'ÖZKÖK'ÜN İFADESİYLE DAVA ÇÖKTÜ' 
Ergenekon 'da Hilmi Özkök'ün ifade vermesini, Başbuğ'un sanık olmasını yorumlayan Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
 
"Sağlıklı çalışan bir demokraside devletin bütün sırlarına vakıf birisi terör örgütü lideri olarak tutuklanıyorsa orada bir sorun var demektir. İfade sonrası dava çökmüştür. Niçin tutuklu kaldıklarının anlamsızlığı ortaya çıktı. Keşke daha önce çağrılsaydı. Yargılanan tüm sanıkların da duruşmalara katılmasının anlamı yoktur. Yargıçlar 'biz size hapis vereceğiz' diyor. Orada artık yeni bir edebiyat oluştu: Silivri Edebiyatı. Parasız eğitim isteyeni hapse atıyorsunuz. Başbakan 'harçlar kaldırılsın' dedi. Müteşekkirim. Bakalım hangi savcı soruşturma açacak." (ntvmsnbc)