Futbol Ateşi programının sunucusu Tunç Elibol’un ve programın yorumcuları Bünyamin Gezer ve Arif Erdem’in katıldığı etkinlik soru- cevap şeklinde gerçekleştirildi.
Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği eski Süper Lig hakemi Bünyamin Gezer, bir öğrencinin “Tekrar size seçme şansı verilse hakemlik yapmayı düşünür müsünüz?” sorusu üzerine, “Türkiye'de iki tane zor meslek var, gelip beni buldu. Türkiye'de hakemlik yapılacak işlerin en sonuncusu. Bugün bu kariyeri hakemlikten elde etmiş biri olarak, deseler ki ‘dünyaya tekrar gelsen hakem olmak ister misin?’ Asla istemem. Çok erken yaşta hakem oldum ve çok çile çektim. Ama bugün buradaysam bu hakemliğim sayesinde. Her zaman polis Bünyamin Gezer olarak değil de, hakem Bünyamin Gezer olarak tanındım,” şeklinde konuştu.
Öğrencilerden gelen başka bir soru üzerine spor basının bugünkü durumuna da değinen Bünyamin Gezer, “Türkiye’de medya maalesef yanlı. Türkiye'de hakem yorumları kişiyi sevip sevmemeye göre, takımı sevip sevmediğine göre, reytinge göre değişebiliyor. Reyting göre yorumluyorlar. İnsanlar nasıl bir reyting gelir, nasıl bir pozisyonu farklı yorumlarsam reyting alırım diye çok uğraşıyorlar,” diyerek sektörde sıkı bir rekabetin yaşandığını da şu sözlerle anlattı:
“ Mesleğe başladığım ilk yıllarda futbol yorumcuları bana çok büyük destek oldular. Maç vermediler ‘nerede bu çocuk, polis diye mi maç vermiyorsunuz, gariban diye mi maç vermiyorsunuz’ dediler. Çok savundular. Ama belli bir dönemden sonra insanoğlunun içerisinde bu vardır, kendilerine rakip olarak gördüler. Bir bakıyorsunuz, aynı pozisyona farklı yorumlar alıyorum.”
Türkiye’de hakemlerin savunmasız olduğuna da değinen Gezer, “Türkiye'de hakem savunmasız. Gelen, giden hakeme vuruyor. Elhamdülillah iki sene oldu hakemliği bırakalı, ben de vurmaya başladım. Ama bazıları hak ediyor mu, ediyor. Ben söyleyeceğim cümleleri seçerek kullanıyorum ama çok daha ağırlarını hak eden hakemlerimiz var. Türkiye’de hakemler cesur değiller. Cesaretli hakem zor görüyorum. Bunun en büyük sebebi cesaretli Merkez Hakem Kurulu’nun olmaması,” şeklinde konuştu.
Öğrencilerin futbol programlarında yaşanan gerginlikler hakkındaki sorularınaysa Futbol Ateşi programı sunucusu Tunç Elibol şu şekilde yanıt verdi:
“Maç yayın hakkı Lig TV'de. Maçların özet hakkı ise TRT'de. Şimdi özet hakları olmadığı için bir şekilde programlarını izletmek durumundalar. Ben bu anlamda onları ne savunurum, ne de eleştiririm. Onlar da dörder beşer tane yorumcu çıkarıp bir şekilde tartışma ortamı yaratıyorlar. Buna ‘yüksek sesle konuşma ortamı’ da denebilir. İnsanlar alçak sesle konuşulunca kafasını kaldırıp televizyona bakmaz. Bu yapılan doğru mu? Ben buna katılmıyorum tabii. Ben yıllarca bu işin içinde bulunan biri olarak kendi yaptığım program adına şunları söyleyebilirim: Biz programımızda özet veriyoruz ve bununla birlikte futbolun içinden gelen konuşmacılarım var. Zaten TRT’den de böyle bir teklif gelmişti bana. ‘Gelin tartışma programı yapın’ deselerdi ben yapamazdım. Benim yapıma uygun olmazdı zaten. Ama bu tarza uygun insanlar da var ve baktılar bu ses getiriyor, onlar da bu şekilde programlar yapıyorlar.”
Elibol, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı:
“Reyting uğruna maalesef böyle programlar yapanlar var, ama göreceksiniz çok kısa bir süre içerisinde reyting uğruna bir şeyler yapmaya çalışanlar bu ekranlarda olmayacaklar. Yavaş yavaş insanlar onlardan kendilerini çekmeye başladılar.”
SİVİL HABER