Yönetmenliğini Kevser Çakır Demir'in, Yapımcılığını Fatma Aydın Ataş`ın üstlendiği “İkna Odaları” adlı belgeselin ilk gösterimi, Eyüp Yeşilpınar Kültür Merkezi`nde yapıldı.
Yoğun katılımın gözlendiği özel gösterimin sunumunu, sürecin şahitlerinden ve önemli aktörlerinden olan Gülsüm Alpay gerçekleştirirken, Fatma Aydın Ataş ile “İkna Odaları” mağdurlarından Nevin Öner Karakuş da birer konuşma yaptılar. Yine ikna odalarıyla ilgili ilk yazılı eseri kaleme alan Gülşen Demirkol Özer de belgesel öncesi kısa bir değerlendirmede bulundu.
28 Şubat Süreci`nde acıların ve mağduriyetlerin yaşandığı önemli alanlardan birini şüphesiz üniversiteler oluşturuyordu. O dönemde üniversitelerdeki yasaklara ve ayrımcılığa ışık tutan söz konusu belgesel, bu alanda yapılan ilk çalışma olarak önem arz ediyor. Belgesele katılarak dönemin şahitliğini sergileyen kişilerin, yüzlerinden ve gözlerinden okunan hüznün, onca zamana rağmen hala silinmediğini görmek ise anlamlıydı.
Belgesele, İkna Odalarına alınan öğrencilerin yanısıra, dönemin şahitlerinden öğretim görevlisi Ufuk Uras ve Psikiyatrist Nevzat Tarhan da katkıda bulunmuşlar. Oldukça yoğun ve yorucu uğraşların sonrasında kendilerine ulaşılabilen o dönem öğrencilerinden ropörtaj yapmayı kabul edenlerin görüşlerine ve hikayelerine misafir olmak ise, bildiğimiz ya da bildiğimizi sandığımız acılara bizleri yeniden ortak ediyor.
Görüntü ve ses kayıtları başarılı olan çalışmanın; fon müziğinin de orijinal ve uygun olduğunu söylemeliyiz. Arşiv taramaları ile konunun tarihsel zemini aydınlatılırken, fotoğraflar ve illüstrasyon da belgesele renk katmış. Görüş beyan edenlerin anlatımlarında sıkıcı tekrarların olmaması da çalışmayı akıcı kılmakta. Dönem görüntülerinden de faydalanılan çalışmada, iç mekan ve dış mekan çekimlerinin faklı yerlerde olmasıyla beraber ortaya çıkan fon görüntülerindeki “renklilik” de iyi görünmekte.
28 Şubat soğuğunu, ayazını unutmamak için, tarihe not düşmek için, yerinde ve güzel bir çalışma olarak ortaya konan bu çabalar da göstermekte ki, gerçek kahramanlar, “ikna olmayanlar”dır. Ve onları seyretmeyip, “izlemek” gerekmektedir.
SİVİL HABER