BU DÜNYA HEPİMİZİN ORTAK VATANI
Zirvenin açılış konuşmasını Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hamza Ateş yaptı. Uluslararası Şehir ve Sivil Toplum Kuruluşları Zirvesi'nin 2 yıllık bir emeğin ürünü olduğunu belirten Prof. Dr. Ateş, "İçerisinde yaşadığımız bilgi çağında her gün iç karartıcı, olumsuz ve daha da önemlisi önleyemediğimiz sorunlarla karşı karşıyayız. Dünyanın daha yaşanabilir, şehirlerin sağlıklı ve sürdürülebilir bir hale gelmesi için toplumların vicdanı olan sivil toplum kuruluşlarına büyük görev düşüyor. Unutmayalım ki, bu dünya bizim ortak vatanımız, soluduğumuz hava ortak malımız ve yaşadığımız şehirler yuvalarımızdır" şeklinde konuştu.
Ateş'in konuşmasının ardından kürsüye Kanada Kent Enstitüsü Program Direktörü Lisa Cavicchia çıktı. Zirveye yurtdışından katılan sivil toplum kuruluşları adına söz alan Cavicchia, dünyada önem arz eden en önemli sorunların şehirlerde yaşandığını söyledi.
Uluslararası Şehir ve Sivil Toplum Kuruluşları Zirvesi'ne ev sahipliği yapan Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bahri Şahin de kısa bir selamlama konuşması yaptı. Dünyada facia boyutunda sosyal problemler yaşandığını belirten Şahin, "Cumhurbaşkanımızın önderliğinde, dünyanın neresinde olursa olsun açlık ve yoksulluk içine düşmüş insanlara yardım eli uzatma misyonunu Türkiye Cumhuriyeti üstlenmiştir. Bu Türkiye'ye yakışan milli bir duruştur" diye konuştu.
DÜNYA DEĞERSİZLEŞME SORUNU YAŞIYOR
Esenler Belediye Başkanı M. Tevfik Göksu da, zirvede yerel ölçekli sorunlara küresel bir bakış açısıyla çözümler üretileceğini söyledi. Dünyada şehirlerin yaşadığı sorunların aynı olduğunun altını çizen Başkan Göksu, "Dünya, bugün kent yoksunluğu, gelir adaletsizliği, çevre sorunlarının ötesinde bir değersizleşme sorunu yaşıyor. İşte bu dünyada bir değer üreterek insanlığın yaşadığı sorunları tartışacağız ve çözümler üretmeye çalışacağız" dedi.
1996 yılında İstanbul'un ev sahipliğinde yapılan Habitat toplantılarında konuşulan sorunların bugün de konuşulduğuna dikkat çeken Başkan Göksu, sözlerini şöyle tamamladı:
"Suriyeli göçmenleri; batılı ülkeler göç sorunu, bizler ise bir sorumluluk alanı olarak görüyoruz. Herkes bakış açısına göre sorunlara farklı değerlendirmelerde bulunabilir. Bu üç günlük zirvede sorunlara karşı bakış açımızı, fikirlerimizi, düşüncelerimizi paylaşacağız. Umuyoruz ki, bu zirve ile insanlığın geleceğine bir nebze de olsa katkı sunarız."
ŞEHİRLER, KÜLTÜREL ZENGİNLİĞİN GERÇEK YANSIMASIDIR
Kendi kültürüne sahip çıkmanın dünya barışına katkısından söz eden Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı ve Danışma Kurulu Başkanı Bilal Erdoğan, "Dünyadaki kültürel fakirleşmenin, kültürel dengesizliğin, eşitsizliğin çatışmaları da körüklediği gerçeğini göz önünde bulundurursak; kültürlerimize sahip çıkmanın, dünyanın kültürel zenginliğine katkıda bulunmanın da, dünya barışı için ne denli önemli olduğunu anlamış oluyoruz. Kültürler, ailede kurulur ve ailede yaşatılır. Aileler de kendilerini şehirlere yansıtırlar. Böylelikle bu kültürel zenginliğin gerçek yansımasının, şehirler olduğunu anlıyoruz. O zaman, kültürlerimizi nasıl aile ve şehir merkezli koruyabiliriz, bu konu üzerinde düşünmek zorundayız. Bunun için bu sempozyumun başlığında da yer bulduğu şekilde, sivil toplum kuruluşlarının şehircilik anlayışımızda merkezi bir yer sahibi olmasının, bu kültürel zenginliğimizi ihyâ etmesi için önem arz ettiğini düşünüyorum" diye konuştu.
TARİHİ MİRASI KORUMAK İÇİN BATILILAŞMAMAK GEREKİYOR
Tarihi mirası korumak için batılılaşmaktan uzaklaşmak gerektiğini savunan Erdoğan, "UNESCO'ya zaman zaman somut olmayan tarihi miras veya somut olan mirasın yaşatılmasıyla ilgili çeşitli başvurular yapıyor kurumlarımız. Bazen düşünüyorum, UNESCO böyle bir şeyi onayladığı zaman bu mirası arşive mi kaldırmış oluyor, yoksa yaşatmış mı oluyor, bunu da sorgulamamız gerekiyor. Çünkü somut olmayan tarihi mirasın, kültürel geleneklerimizin her geçen gün yozlaştığını, kaybolduğunu ve bunun koruma yeri olan ailenin ve şehrin ciddi bir taarruz altında olduğunu görüyoruz. Hem ailenin hem şehrin ihyâsı, kültürümüzün, renklerimizin ve karakterimizin şehirlerimizin yapısına yansımasının görünmesinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Maalesef bu batılılaşma rüzgârı ne kadar etkili oldu ki, bugün şehirlerimiz gittikçe batı şehirlerine benzeyen karakter kazanmakta, mahallelerimiz eski renklerini, geleneklerini ve tavırlarını kaybetmekte ve buna karşı bir şey yapamamaktayız. Eğer biz, bize ait bir mahalle kültürünü ve ev kültürünü yaşatmaya kararlı olursak, yine inanın ki bir yolunu bulabiliriz. Bunun için sivil toplum kuruluşlarıyla belediyelerimizin, üniversitelerimizin bir arada çalıştığı bu zemin, en doğru ve en isabetli zemin diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
3 GÜN, 17 KONU BAŞLIĞI, 35 PANEL, 157 SUNUM
Zirve, konuşmaların ardından "rektörler buluşması" adlı oturumla devam etti. Esenler Belediyesi Şehir ve Düşüncü Merkezi Bilim Kurulu Başkanı ve Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesine Rektörü Mazhar Bağlı'nın yönettiği oturuma, İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, Fatih Sultan Mehmet Vakfı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Duman, Medeniyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. M. İhsan Karaman ve Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bahri Şahin katıldı.
3 gün sürecek zirvede, 17 konu başlığı altında 35 panelde 157 sunum yapılacak. Zirvenin gerçekleştirileceği katılımcı sivil toplum kuruluşlarının stantları da yer alacak. Zirve ile günümüzün ekonomik ve sosyal koşullarında, yerel sorunların küresel bir perspektifle çözüme kavuşturulması için gerekli olan uluslararası işbirliğinin sağlanması hedefleniyor.
SİVİL HABER
Güncelleme Tarihi: 20 Ekim 2017, 23:23